|
||
Tüm çocuklara eşit imkânlar sağlanmalı | ||
SARAY Haberi | ||
Cumhuriyet Halk Partisi Saray İlçe Başkanı Ali Osman Yaşar 2012- 2013 Eğitim Öğretim Yılı’nın başlamasına kısa süre kala bir dizi değerlendirmede bulundu. Geri kalmışlığın temeli olan yetersiz eğitim ve kader kabul edilen geri kalmışlığın nedenleri üzerine değerlendirmelerde bulunan Yaşar, “Yoksulluk zincirinin koparılması için tüm çocuklara eşit imkânlar sağlanmalıdır” dedi. CHP Saray İlçe Başkanı Ali Osman Yaşar eğitimde yaşanan sorunlar üzerine değerlendirmelerde bulundu. 2012- 2013 Eğitim Öğretim Yılı’nın büyük sorunlarla başladığını ifade eden Yaşar şu şekilde konuştu: EĞİTİMDE GERİ KALMIŞLIĞIN NEDENİ TOPLUMSAL EŞİTSİZLİKTİR Geri kalmışlığın önemli nedenlerinden biri giderek daha da derin ve köklü bir hale gelen toplumsal eşitsizliktir. Ülkemizde toplumsal eşitsizliklerin temelinde bireylerin doğum yeri ve annenin eğitim durumumu yatmaktadır. Araştırmalar yoksul bireylerin, büyük çoğunluğunun yine yoksul ailelerden geldiğini göstermektedir. Çünkü baba ve özellikle annenin eğitim düzeyinin düşük, aile gelirinin kısıtlı ve okul çevresindeki koşulların elverişsiz olması, çocukların okullarını terk etmelerine ve eğitimde başarısız olmalarına neden olmaktadır. Böylelikle toplumsal eşitsizlikler aileden ve yakın toplumsal cevreden kaynaklanmakta ve yoksulluk kuşaktan kuşağa aktarılmaktadır. Bu durum yoksulluk ile mücadelenin ana hedefinin de çocuk olduğunu apaçık ortaya koymaktadır. Çocuklarımıza daha yaşamlarının başlangıcında daha eşit fırsatlar sunulmalıdır. Çocuklar eğitimi terk etmemeli ve başarılı olmalıdır. Yoksulluk zincirinin koparılması için tüm çocuklara eşit imkanlar sağlanmalıdır. AKP DÖNEMİNDE EĞİTİM GERİLEDİ AKP iktidarı döneminde eğitim sistemimiz bir gelişme göstermemiş, hatta gerilemiştir. Özelikle kır ve kent arasında, coğrafi bölgeler arasında, zengin ve yoksul kentler arasında eşitsizlikler daha da derinleşmiştir. Aileden gelen ve kalıtsal kabul edilen, geri kalmışlık, çocukların yoksulluk çemberini kırmaları eğitim sistemindeki fırsat eşitsizliği nedeni ile engellenmiş olmaktadır. Öte yandan devlet elektrik, su ve ısınma masraflarını ve sözleşmeli öğretmen masraflarını karşılamaktadır. Oysa okulların bunların yanında temizlik ve temizlik malzemeleri, kırtasiye, boya basana gibi temel ihtiyaçları ve müstahdem masrafı bulunmaktadır. Ücretsiz olduğu söylenen okullar işte ücretli duruma gelmektedir. 5257 sayılı kanun okul aile birliklerine katkı payı ve bağış toplama yetkisini vermiştir. Böylelikle katkı payı uygulaması yasallaşmış olmaktadır. VELİLERİN BAĞIŞ YAPACAK İMKANI YOK Oysa birçok velinin bağış yapacak veya gönüllü hizmet verecek imkanı yoktur. Katkı payı üzerine kurulmuş bir eğitim sisteminde düşük gelirli bölgelerde en temel alt yapı ve temizliğin bile sağlanamamasına neden olmaktadır. Zor durumda bırakılan görevliler ödeme yapamayan öğrencilerin isimlerini açıklamaktadır. İşte bu uygulamalar ve damgalama dışlanmaya neden olmakta ve yoksulluk kader olmaya devam etmektedir. Oysa eğitimde temel anlayış; devlet okullarının tüm masraflarının devlet tarafından karşılanması, toplumun her kesimine eşit ve yeterli hizmet sunulması velinin hiçbir katkı payı ödemek zorunda bırakılmamasıdır. CHP’NİN HEDEFİ YOKSULLUĞA DUR DEMEKTİR Tam gün eğitim veren okullarda, ücretsiz öğle yemeği sunulmalıdır. Bu yoksul aile çocuklarının devamlılığını sağlayacağı gibi, özellikle dar gelirli ailelerin çocuklarını etkileyen beslenme yetersizliği ve bozukluğundan kaynaklanan sağlık sorunlarının azalmasına da katkı koyacaktır. CHP sinin hedefi yoksulluğun kuşaktan kuşağa aktarılmasına artık dur demektedir. Bu sayede nihai amacımız hiç bir çocuğun arkada bırakılmamasıdır.”
|
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.