Moved Permanently

           İLÇE TEŞKİLATI  YENİLENDİ VE KOLLARINI  SIVADI !
        Saray’da peş peşe iki seçim kaybeden AKP sırtını halka dönerken, ilçe teşkilatı olarak da bir türlü toparlanamadı. Görev verdiği İlçe Başkanları da, teşkilatı toparlamada ve halkın gözüne girme konusunda hiçbir gayretin içine giremediler. En azından, ilçede yarım kalan projelerin tamamlaması için -  göstermelik de olsa - çabalamak yerine, adeta, “Benim adım Hıdır, marifetim budur.” diyerek, hiç bir girişimde bulunmadılar.
         İl Teşkilatı da aynı inat ya da gaflete düşünce, bekledikleri sonuç hep “hüsran” oldu.
        Nihayet parti, yakın geçmişte İlçe Teşkilatı’nı yenileyip, bu defa seçimi kazanmak için kollarını iyice sıvadı.
        Sıvadı çünkü, kaybedilen yerlerin bu seçimde kazanılması için bizzat Başbakanın talimat verdiği ve işin takibi için o İl’in Milletvekillerini, bilhassa görevlendirdiği söyleniyor.
                        SARAY İLÇE TEŞKİLATI, TALİMATI ALMIŞ
       Bu köşeyi izleyen okuyucularımın hatırlayacağı üzere, geçen ay yayınlanan “Ah! Bu Siyasetin Gözü Kör Olsun.” başlıklı yazımdan sonra, yeni İlçe Başkanı Ecivet Sevim’in daveti üzerine, kendisiyle görüştüm.
       Ecivet Sevim, daha önce de bir dönem partinin Saray İlçe Başkanlığı’nı yapmıştı. En uygun olarak yine o görülmüş olmalı ki, bu görev yine ona verilmiş.
      Başkan, duruşu ve nezaketiyle muhatabına güven veriyor. Siyasette pişmiş, ama henüz yanmamış.
      O yazımdaki eleştirilerime, hemen cevap vermek istedi. Mesela, yazımda 20 yıldan beri iskelet halinde tamamlanmayı bekleyen Kapalı Spor Salonu‘nun neden tamamlanmadığını, keza 6 yıldan beri yine iskelet halinde bekleyen Öğretmenevi’ne neden bir çivi çakılmadığını, Devlet Hastanemize yıllardan beri neden uzman hekim verilmediğini cevaplamak istediyse de, sonra bunu yapmaktan o da pişman oldu. Çünkü, AK Parti iktidarının Saray’a yaptığı bu haksızlığın, savunulacak hiçbir yanı yoktu.
       Ben zaten, Başkan Sevim’den hiçbir savunma istemedim ve beklemedim. Çünkü, iktidarın Saray’a karşı yaptığı haksızlıktan Ecivet Sevim’in, eleştirilecek bir yanı yoktu.
      Onun kusuru olsa olsa, birinci Başkanlığı sırasında partinin yetkililerine baskı yapıp, “Halkla zıtlaşmadan vazgeçelim. Saray, iktidarımızdan hizmet bekliyor. Bekledikleri o hizmeti mutlaka verelim ve bu defa karşılığını biz bekleyelim.” diyebilmeliydi.
       Bu görüşmemizde, Başkan Sevim’in de artık talimatı aldığını ve bu defa Saray’ı kazanmak için kararlı olduklarını anladım.

                                ŞİMDİ, GELELİM TAVSİYELERE
        İlçe Teşkilatı ve Başkanı’nın “Bizim, akıla ihtiyacımız yok.” demeyecek kadar duyarlı ve basiretli olduklarını biliyorum. O nedenle, tavsiyelerimi sunuyorum.
       Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, Tekirdağ’dan seçilmiş iki Milletvekili var. Ziyaeddin Akbulut şimdi son döneminde. Parti tüzüğüne göre, önümüzdeki seçimlerde aday olamıyor ve bir daha seçilemiyor. O sebeple, önümüzdeki yerel seçimler için ciddi bir çalışmanın içine girip girmeyeceği bilinemiyor.
      Özlem Yemişçi adlı vekil ise, ilk döneminde. Genç ve gayretli, ancak henüz tecrübesiz.
      Partinin Tekirdağ İl Başkanı Ahmet Kambur, yine eski vekillerden ve siyasette oldukça tecrübeli.
      Bu üç kişi istediği takdirde, yıllardır sırt çevirdikleri ve böylece ihmal ettikleri Saray ilçesine, dikkat çekici katkıları sağlayabilirler.
     “Peki, bir yıllık bu kısa sürede neler yapılabilir?” derseniz; hemen sıralayayım.
* Ali Naki Erenyol Lisesi’nin bahçesine yapılan ve bitirilme aşamasında olan Kapalı Spor Salonu hem okulun, hem de ilçenin salon ihtiyacını karşılayabilecek nitelikte ve kapasitededir.
      O sebeple, yeni bir salonuna şimdilik ihtiyaç olmamakla birlikte, iskeleti çürüyen ve artık yıkılması gereken Güngörmez yolu’ndaki salon yıkılıp, yenisinin temeli atılabilir. Çünkü, onun yanında tribünlü bir Futbol Sahası da var. Orası, İlçemizin geleceği için bir Spor Kompleksi yapılabilir.
*  6 yıldan beri iskelet halinde tamamlanmayı bekleyen Saray Öğretmenevi inşaatı, kısa sürede tamamlanabilir.
* Bu binanın bitişiğinde bulunan ve bundan önceki AKP Saray İlçe Başkanı’nın isteğiyle, sebepsiz ve haksız yere Öğretmenlerden alınan Çay Bahçesi, tekrar Öğretmenler için tahsis edilebilir. Bu alan (bahçe) hazine malı olup, zaten Milli Eğitim’e (Ortaöğretim’e) tahsislidir.
*  İhalesi yapılıp daha sonra iptal edilen, başlayan inşaatı durdurulan Saray-Çerkezköy duble yol inşaatına, bu kısa sürede yeniden devam edilebilir, bitmese de tamamlanacağı konusunda halka güvence verilebilir.
*  Geçen ay boşaltılan ve Milli Eğitim’e tahsis edilen Askerlik Şubesi binasının alt katına, binası yeterli olmayan İlçe Halk Kütüphanesi taşınabilir. Üst katına da, örgün eğitimdeki öğrenciler için “Rehberlik ve Araştırma Merkezi”, çocuklar ve erişkinler için de, bir “Psikolojik Danışma Merkezi” açılabilir.
*  Yıllardır uzman hekim bekleyen Devlet Hastanemize, bir KBB Uzmanı, bir Ortopedi Uzmanı ve bir Göz Hekimi tayini yaptırılabilir. Mevcut Başhekimin başarısı ve hasta ve yakınlarıyla olan ilişkileri gözden geçirilebilir.
       Yerel seçimlerin, Eylül ya da Ekim 2013 tarihinde yapılacağı anlaşılıyor. Başbakanın açıklaması böyle.
        Demek oluyor ki, seçime dolu dolu bir yıl var. Eğer, AK Parti Saray İlçe Teşkilatı isterse ve bastırırsa, İl Teşkilatı ve seçilmiş vekiller de destek verirse, yukarıda sıraladığım hizmetler pek ala gerçekleşebilir.
        Mevcut Belediyemiz, inşaatının yağmur sularını havadan uzattığı borularla  sokağın ortasına, halkın ve park eden araçların üstüne akıtan bir müteahhide bile söz geçiremediğine göre, işte o zaman, benim oy’um açıktır ve tabii ki AK Parti’nindir.
                                       ***
    AK Parti, Şu Hüseyin Çelik’ten Kurtulamadı!
       Büyük zarar verdiği Milli Eğitim’den uzaklaştırabilmek için Parti Sözcülüğü’ne getirilen Hüseyin Çelik, partinin başına dert olmaya devam ediyor. Partililerle ters düşen, abuk-sabuk laflarla açıklama ve eleştiri yaptığını sanan bu zatın son olarak, “Üç-beş şehit için Meclis toplanamaz.” lafı, bardağı iyice taşırdı.
       Yitirilen tek bir can için içimiz yanarken, bu adam ne konuştuğunu bilmiyor.
      AK Parti, bu kişinin kolundan tutup, artık kapının önüne koymalıdır.