301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
19 Ocak 2012 - Perşembe 23:25 Bu haber 2328 kez okundu
 
Milli Bayramlar Kaldırılıyor mu?
Köşe Yazıları Haberi


     Cumhuriyet Bayramı ile 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın başına gelenler, şimdi 23 Nisan Milli Egemenlik Bayramı ile 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın akıbetinin ne olacağını düşündürüyor.

       Bütün milletlerin tarihlerinde belirli “Kahramanlık Günleri” vardır. Bunların çoğu, ülkenin kurtuluşunu ya da ulusal  veya uluslararası alanda ülkeye gurur veren başarılarını simgeler.
        Ülke genelinde birer “Milli Bayram” olarak kutlanan bugünlerde, halk ulusal anlamda bilinçlenirken, ülkenin yetişen genç neslinin de milli duyguları daha çok pekiştirilir.
        Ulusal anlamda bizde de,  her yıl 29 Ekim’de kutlanan Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan’da kutlanan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs’ta kutlanan  Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Baymamı ile 30 Ağustos’da kutlanan Zafer Bayramı olmak üzere, topu topu 4 tane Milli Bayram var.


                     DEPREM VAR,  CUMHURİYET BAYRAMI  YOK !
        Hükümet, Van’da meydana gelen depremi bahane ederek, 2,5 ay önce kutlanması gereken Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını, yasaklar gibi ortadan kaldırdı. Ankara’da yapılan sembolik bir kutlamanın dışında, ülkemizin hiçbir yerinde o eski anlı-şanlı kutlamalar yapılmadı.
        Oysa Cumhuriyet Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu simgeleyen bizim en büyük bayramımızdı. 87 seneden beri ülkemizin köyünde kentinde, çok büyük bir coşkuyla kutlanıyordu.
          Yetişen yeni nesil, her bayram günü yaşadığı bu heyecanla, Cumhuriyeti ebediyete kadar koruma arzusunu içinde biraz daha pekiştiriyordu.
         İlginçtir, depremi bahane edip matem havasına giren ve böylece bayramın kutlanmasına izin vermeyen hükümet, aynı gece bir Bakanın oğlunun Ankara’da yapılan düğün törenine tam kadro katılıyordu.
        Büyük ve lüks bir otelde yapılan düğüne katılan ve sahne alan iki türkücü ise, depremden duydukları üzüntü sebebiyle ne yapacaklarını şaşırmış bir vaziyette (!) oteldeki odalarına 4 bayan atıp, sabaha kadar fuhuş yapıyorlardı.
       Rezalet bununla da sınırlı kalmıyor, bu suçlama ile bir çok mesken ve işyeri Fuhuşla Mücadele Tüzüğü’nün 95 ve 104. maddeleri gereğince 90 gün süreyle mühürlenirken, otele hiçbir şey yapılmıyordu.

                 SIRA, 19 MAYIS GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI’NDA
        Milli Eğitim Bakanlığı, geçen hafta açıkladığı bir kararla, her yıl 19 Mayıs’larda kutlanan “Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı”nın da, sadece Ankara’da kutlanacağını ve başka hiçbir yerde tören yapılamayacağını duyurdu.
        Bu bayram, Atatürk’ün Samsuna çıkarak, yeni Türk devletinin ve Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşuna temel hazırlayan bir haykırışın kutlanmasıydı.
        Yeni Türk devletinin kuruluş günü sayılan ilk Meclisin açıldığı günü çocuklara bayram olarak armağan eden Atatürk, 19 Mayısı da sporcu Türk gençliğine armağan etmişti.
        Anlamı büyüktü ve o sebeple, her yıl köylerde, kasabalarda şehirlerde ve her yerde sportif gösterilerle kutlanıyordu. Türk gençliği yaptığı bu gösterilerle, Türk milletine gelecek için büyük umutlar veriyor, halkın gönlüne pek güzel duygular yüklüyordu.
        Ne yazık ki, Cumhuriyet Bayramı’nda olduğu gibi, bu bayram gününde de artık bu duygular yaşanmayacak, Atatürk anılmayacak, gençler Spor gösterileri ne koşmak yerine, kahvehanelerdeki okey masalarına dönecekti.
         Atatürk, “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur.” diyerek bu bayramın önemine başka bir açıdan da işaret etmişti, ama onu yasaklayan kafalar acaba ne kadar sağlamdı?


                       HÜKÜMETİN BİR BAKANI  DİRENİYOR !
       Karar açıklandığında, tepkisiz halkımız tepkisizliğini yine korudu. Çünkü, iktidarın her kararına alkış tutan yandaş medya, bu konuda da tepki anlamında hiçbir kalem oynatmamıştı.
       Ne var ki, sol cenahtan devşirme Kültür Bakanı’mız, olaya tepkisiz kalmadı. Bakan, yaptığı sert açıklamada; “Bayramları yasaklamak, kimsenin haddi değildir. Türk milleti yaşadıkça ve Türkiye Cumhuriyeti var oldukça, bu bayramların engellenmesi ya da kaldırılması söz konusu olamaz.” dedi.
       Hızını alamayan Bakan, “Hiç kimse, Cumhuriyetin kalelerini ve kulelerini yıkamaz. Elbette, gençler bu günde becerilerini gösterecek. Ankara’da da gösterecek, her yerde de gösterecek.”şeklinde konuştu, ama …
       Aynı Bakan, Kars’ta dikilen ve Ermenilerin tepki verdiği “İnsanlık Anıtı”na Başbakan “O bir ucubedir” deyince, yine tepki göstermişti. Bakan, heykelin yıkılmayacağını, heykel yıkmayı bir insanlık ayıbı ve kültürel değerlere büyük bir saldırı olarak niteledikten hemen sonra, heykel yıkılıvermişti.
        Bakanın bu çıkışları, yaygın bir tabirle “milletin gazını almaktan” ya da “ucuz kahramanlık”tan başka bir şey değildi.

                 ŞİMDİ SIRA, ACABA ÖTEKİ BAYRAMLARDA MI ?
       Şimdi, halkımız soruyor. Cumhuriyet Bayramı ve 19 Mayıs Bayramı’nın başına gelenlerden sonra, acaba 23 Nisan’la 30 Ağustos da mı güme gidecek? Yani, aynı olay onların başına da mı gelecek?
       Değerli okuyucularım, gidişat onu gösteriyor.
       Bu köşeyi takip eden okuyucularım iyi bilirler ki, ben dini ve milli meselelerde samimi olunması şartıyla, iktidarın bütün icraatını destekledim ve destekliyorum.
        Ama, milli bayramlarımızın kutlanmasının, bu şekilde yasaklar gibi ortadan kaldırılmasını katiyen kabul edemem. Halkımızın da, bu yanlışlara tepkisiz kalmasını doğru bulmam.
        Türk gençliğinin yetişmesi için eğitimin her kademesinde görev yapmış ve sorumluluk üstlenmiş bir kişi olarak, bu konuda sessiz kalmayı kendime yakıştıramam.
        Hükümetin, bu kararından döneceğine inanmak istiyorum. Milli birliğimizi ve bütünlüğümüzü temsil eden bu mutlu günlerin kutlanmasına engel olmanın ve bu konuyu kaşımanın hiç kimseye fayda getirmeyeceğini, sorumluluk sahiplerinin bilmesini istiyorum.
                                                            ***
           Selman Akı’yı Kutluyorum.
   Değerli arkadaşım, rahmetli Selami Akı’nın oğlu Selman Akı, Çerkezköy’de gazetecilik yapıyor.
      Selman, gazeteciliğin dışında başka konularda da, iyi bir araştırmacı.
      Daha çok göçmen halkın yaşadığı Trakya’nın ve Balkanların tarihi ile daha yakın çevremizin geçmişi hakkında, Selman’ın ilginç yazılarını okudum.
       Onun, bu konuda Saray Belediyesi ile yaptığı işbirliği de takdirle anılıyor. Araştırmaya ve belgelere dayalı olarak yazdığı kitaplar ilgi çekiyor ve merak edenler, bunlardan oldukça istifade ediyorlar.
        Selman, son olarak Atatürk’ün Trakya’daki yaşamını ve çeşitli ziyaretlerini doğru tespitlerle, resim ve belgelere dayalı olarak “Trakya Manevraları’nda Ata’dan Kalan İzler” adlı kitabında anlatmış.
        Kitabı, bir solukta okudum ve pek beğendim.
       Selman’ı kutluyorum ve Sone Yayınları’nın yayınladığı bu kitabı, hemşerilerimin mutlaka okumalarını tavsiye ediyorum.

 

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 29.11.2024
Bugün
10 - 14
Cumartesi
10 - 12
Pazar
10 - 12
Tekirdağ

Güncelleme: 28.11.2024
İmsak
06:35
Sabah
08:05
Öğle
13:03
İkindi
15:29
Akşam
17:51
Yatsı
19:15
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Galatasaray
34
33
0
1
11
12
2
Fenerbahçe
29
33
1
2
9
12
3
Samsunspor
26
25
3
2
8
13
4
Eyüpspor
22
19
3
4
6
13
5
Göztepe
21
23
3
3
6
12
6
Beşiktaş
21
21
3
3
6
12
7
Sivasspor
18
17
5
3
5
13
8
Başakşehir
16
17
4
4
4
12
9
Rizespor
16
12
6
1
5
12
10
Gaziantep FK
15
18
5
3
4
12
11
Trabzonspor
15
17
3
6
3
12
12
Kasımpasa
15
16
4
6
3
13
13
Konyaspor
15
15
6
3
4
13
14
Antalyaspor
14
15
6
2
4
12
15
Kayserispor
12
13
4
6
2
12
16
Alanyaspor
11
10
5
5
2
12
17
Bodrumspor
11
10
8
2
3
13
18
Hatayspor
7
11
7
4
1
12
19
A.Demirspor
2
9
10
2
0
12
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı