Cumhuriyet Halk Parti Genel Merkezi sıkı bir diyalog üzerine kurduğu yol haritası çalışmalarını sürdürürken, Saray ilçe teşkilatı kurulduğu günden beri karanlık bir yol izlemeye devam ediyor. İlçe Teşkilatı aynı zamanda parti içerisinde demokrasi uygulamak yerine kendi hegemonyasını sürdürmeye çalışıyor!...
CHP Türkiye genelinde görevini yapıyor. Ana muhalefet ülkenin çıkarları ve memleket sorunlarına da ciddi anlamda odaklanırken, çalışmalarını basın yolu ile kamuoyuna aktarmayı da birinci planda tutuyor. Gerek iktidar partisi ve diğer siyasi partiler olsun, gerekse de kamu kurum ve kuruluşlar ve sivil toplum örgütleri olsun yaptıkları çalışmaları, icraatları ve gelecekte yapmayı planladıkları programları en iyi şekilde basına aktarıyorlar. Basın da bu çalışmaları doğru ve tarafsız bir şekilde kamuoyuna aktarmakla görevlidir. Yaşanan olumsuzlukların da görmezlikten gelinmesini beklemek, tamamıyla basının meslek ahlakına terstir. Varsayalım ki, bir programdasınız ve programın akışında ters giden bir şeyler var. Bu esnada hataların ve bir takım olumsuz durumların yaşanması olasıdır. Yeter ki bunu abartmadan, yapıcı bir üslupla eleştirelim. Programı izleyen basın mensuplarının görevi, programda yaşananları doğru ve tarafsız bir şekilde kamuoyuna aktarmaktır. Bu onun en asli görevidir. Bundan dolayı ne hiç kimse suçlanmalı, ne de kırılıp gücenmelidir.
"ÖZELLİKLE, CHP İLÇE TEŞKİLATI TOPLANTILARI" CHP Saray İlçe Teşkilatının toplantıları ve basın açıklama anlayışı çok farklı. Yani "Kendi çal kendi oyma" misaline benziyor. Benim bildiğim, CHP toplantıları ve basın açıklamaları, özellikle partinin şeffaflığı açısından kamuoyuna açık olmalıdır. Yaklaşık 3 yıldan beri Saray İlçe Teşkilatı bu anlayıştan uzak. Mantıklar farklı işliyor. Aslında bizim ortak bir görüşümüz var. "Bizler kulağımızı aynı yerden değil farklı yerden tutuyoruz" Yıllardan beri bu mantıkla hareket edildi ve faturasının da kimlere çıktığı apaçık ortada. Ama bunu hala anlamayanlar dahi var. Zaman zaman gazetemizde CHP Saray İlçe Teşkilatı hakkında bazı eleştirilerimiz oluyor. Bu eleştirileri yaparken, asla kişilere hakaret içerikli suçlamalarda bulunmuyoruz. Parti içerisindeki çalışmalar hakkında yapmış olduğumuz haberlerden dolayı rahatsız olan ilçe teşkilatı bu durumu farklı yorumluyor. Eleştiriyi kabullenemiyorlar. Yaptıklarının doğru olduğunu sanıyorlar. Geçtiğimiz yıl CHP ile ilgili gazetemizde bir habere yer vermiştik. Haberi şu cümlelerle ifade etmiştik: "CHP'nin Saray'da neden 4 bin üyesi olmasın?" İlçe Teşkilatı bu haberden 6 ay sonra İlçede bir danışma toplantısı yaptı. Toplantıya milletvekilleri, il başkanı ve yönetim kurulunun yanı sıra partililer de katıldı. Toplantıda söz alan İl Başkanı, ilçedeki üye sayısını sordu ve 1200 üyenin olduğu beyan edildi. İl Başkanı hemen arkasından, "Başkan 1200 üye olmaz, 2800 üye istiyorum" diye ifadede bulundu. CHP Saray İlçe Teşkilatı bu haberden dolayı bize cephe aldı. İlçe Başkanı önemli programlara katılamayınca, "CHP İlçe Başkanı programda yok" diye birkaç haber daha yapma gereği duyduk. Bu haber üzerine yeniden "Kin ve nefret duyguları" kabarmaya başladı. Yani anlayacağınız isteklerimiz tamamıyla parti ile alakalıdır. Şahsımıza istediğimiz tek şey yoktur. İlçe Başkanı Ali Osman Yaşar 6 yıl önce bir genel kurulda bir konuşma yaptı. Bu konuşmasında "Gabrozlar" diye bir cümle kullanarak dönemin yöneticilerine hakaret etti. Dönemin yöneticileri ise, o zaman bana da neden böyle bir yazı yayınladığımı sordular. Ben ise, şunu ifade ettim: "Yazana değil, yazdırana bakınız" Bu cevabı dönemin yöneticileri hoşgörü ile karşıladılar. Ama ne hikmet ise, Başkan Ali Osman Yaşar hoşgörüden uzak tavır sergiledi. Cumartesi günü CHP Saray İlçe Teşkilatı tarafından Belediye Kültür ve Sanat Merkezi'nde bir "Danışma Toplantısı" yapıldı. Danışma toplantısının basına kapalı olduğunu öğrendik. Bizim bildiğimiz "Danışma Toplantıları" basına açık olur. Ama ne hikmet ise Saray'da basına kapalı yapılıyor. Ne diyelim, Yaradanım yöneticilerimize akıl fikir versin!.. |