|
||
KÜRT KARDEŞLERİME KISA KISA NOTLAR | ||
SARAY Haberi | ||
İnsanın, insanca yaşayacağı bir düzenin özlemini duymamak için gözler köreltilir, beyinler uyuşturulursa, toplumun toplumsal kimliği, doğal olarak başka alanlara kaydırılarak güdülenir. Onun en doğal hakkı olan yaşamak hakkı, kendi elinden alınarak, kimileyin ayrımına bile varamadan, kendi ipini çeker hale getirilir. Çünkü emperyalizm denen, doymak bilmez canavar, ömrünü uzatabilmek için, her zaman, kendisini yok edecek düşüncelerin insandan uzaklaşmasını ister ve bunu yaşama geçirmek için her şeyi geçerli sayar. Düşünün, bizleri çırılçıplak soyarak iki ellerimizle edep yerlerimizi kapattıran ve bu koşulları gerçekleştirirken de, ürettiği ırksal, dinsel, yöresel giysileri çıplaklığımıza giydirerek, o kalıpların içinde ve birbirine düşmanlığı yaratır. Bizlerse o giysilerin albenisi ve faşistliğini kavrayamayız. BURADA DÜŞÜNELİM… BURADA DÜŞÜNELİM…
İktidarların geri bıraktırmalarına tavır alamayıp, insan olarak, insan gibi yaşamanın kavgası verilmezse, yani toprağına, varlığına sahip çıkılmazsa, günlük çıkarların peşine düşülerek, geleceğimizi pazarlarsak, kendi çıkarlarını halkın çıkarları üstünde gören iktidarların doğal olarak kölesi durumuna düşmez miyiz? Hep kendimize zarar geldiğinde konuşur, başkalarının zarar görmesinde susarsak ve bu davranışın yaygınlaşmasına seyirci kalırsak varacağımız yer neresi olacaktır? Herkes kahraman olsa bile örgütsüz bir arada yaşanamaz ve başarıya ulaşılamaz. BURADA DÜŞÜNELİM…
Tarımıyla kendi kendine yeten bir ülkenin, tarım ürünlerini dışarıdan almaya başlaması ve bunu başarması (!) nasıl açıklanabilinir? Şeker fabrikaların kapanmışsa, şeker pancarını, kamışını neden üreteceksin? Tütün fabrikaların kapalıysa, neden tütün ekeceksin? Et Balık Kombinaların yoksa hayvancılık yapmana gerek kalır mı? Hibritlenen tohumlar ve birbiri peşine kaybolan bitkiler hiçbir şey açıklamıyor mu geldiğimiz durumlar hakkında? Devletin okulları, hastaneleri neden özelleştirilir ve parası olana yaşama hakkı tanınır? Toplumun kaynaşmasını sağlayan, birbirininin gereksinmesini karşılayan üretim neden tu kaka yapılır? BURADA DÜŞÜNELİM… Kimseler, Türk, Kürt, Alevi, Sünni olduğunu dillendirmezken, aynı ülkenin vatandaşı olma gerçeğiyle üretim içinde yer alıp daha güzel yaşamanın mücadelesinde birleşirken nereden çıktı bu ayrı ayrı etnik, mezhepsel dillendirmeler? Emperyalizm kendi içinde bu dillendirmelere olur vermezken, sömürmek istediği, yıkmak istediği ülkelerde neden körükler bu ayrılıkları? Yiyemedikleri büyük lokmaları küçük lokmalara bölmelerinin insani , çıkarsız bir yanı olabilir mi? Daha düne kadar, omuz omuza Anti Emperyalist mücadele verirken, Bağımsız Türkiye isterken hangimiz birbirimize ırkımızı, mezhebimizi sorduk? BURADA DÜŞÜNELİM… Diyorum ki, emperyalizm hiçbir zaman babasının hayrına sevmez Türkü, Kürdü, Aleviyi, Sünniyi, buraya dikkat edelim. Sömürenin, insan hakları, demokrasi sözleri her zaman cilalıdır ama yalandır. Çünkü emperyalizm hep kendini düşünür ve kendini düşünmesi başkalarının zararınadır. Şöyle dünya tarihine bakalım gerçeği hemen görürüz. Küçük küçük ayrılıkları körükleyen emperyalizm değil midir Irak’ta, Cezayir’de, Afganistan’da, Türkiye’de, Hocalı’da katliamları gerçekleştirenler? Mayaları, İknaları, Kızılderilileri yok edenler, Afrika’dan zencileri toplayıp köleleştirenler kimler? Bunları yanıtlarsak, katillerden medet ummanın aslını öğrenebiliriz sanıyorum. Son olarak, bu topraklar hepimizin kanlarıyla sulanarak vatan olmuştur. Bu nedenle de öylesine kolay kolay emperyalizme peşkeş çekilemez. Bir arada yaşayarak, evliliklerle kaynaşan bir toplum, birkaç kendini iyi bilen feodalin, para babasının, emperyalizmden beslenen teröristin isteği ile parçalanamaz. Akan kan, kurutulan Türkiye’nin kültür ve aydın havuzu bize değil emperyalizme hizmet etmektedir. ÇOK DEĞİL BİRAZ DÜŞÜNELİM… |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.