Moved Permanently

Okuyucularımın hatırlayacağı üzere, bu köşede daha önce ve iki defa ülkemizdeki Özel Hastaneleri yazdım ve bu kuruluşları enine boyuna eleştirdim. Eleştirdim, çünkü Türkiye’deki toplam 374 Özel hastaneden, 142’si İstanbul’da faaliyet gösteriyor, haklarındaki yakınmalarsa hiç bitmiyordu. Uygulamada görüldü ki, bu kuruluşların öncelikli amacı para kazanmak, daha sonraki amaçları yine para kazanmak ve nihayet biraz da insan sağlığına hizmet etmekti.

İşin ilginç yanı, bu hastaneler sadece hastalarını değil, devleti de iyi bir kazanç kapısı yapmışlardı. Sosyal Güvenlik Kuruluşları ile yaptıkları anlaşmalarda, devlete çıkardıkları faturalar dudak uçuklatıyordu. Yapılmayan bir çok tetkik ve tedavinin yapılmış gibi gösterilmesi, daha da kötüsü kadın hastalara prostat tedavisi, erkek hastalara jinekolojik tetkik ve tedaviler yaptıklarını beyanla devlete çıkardıkları yüksek faturalar, herkesi şaşırtıyordu.

Yazılarımın İnternet’te de yayınlanması üzerine, kimi hastane sahipleri haksızlık ettiğimi, kendilerinin hiç de öyle olmadıklarını söyledilerse de, ben de zaten, “Bütün Özel Hastanelerde durum böyledir.” demedim. Az da olsa dürüst olanları, yani kazançlarını düşünmekle birlikte, hizmeti ön plana çıkaranların varlığını da anlatmaya çalıştım.

HAYRET ! .. BİR ÖZEL HASTANE SAHİBİ, BAKIN NE DİYOR ?Yaklaşık üç yıldan beri Bakırköy İncirli’de faaliyet gösteren “Özel Ethica İncirli Hastanesi”nin sahibi ve Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Akdoğan’ın, önemli bir toplantıda yaptığı konuşma, doğrusu beni şaşırttı.

Özel Hastanelerin, sağlık hizmetinden önce kişisel kazançlarını düşündüklerini ve devlete büyük faturalar çıkardıklarını anlatan Akdoğan, meslektaşlarından büyük tepki alan konuşmasında bakın ne diyordu?

“Sağlık hizmetleri için devlet büyük paralar harcıyor. Mesela, 2008 yılında devletin bu maksatla harcadığı para, tam 24 milyar lira. Bu hastanelerde yapılan ameliyatların % 60 ı, yapılmaması gereken ameliyatlardır. Ülkemizde sağlık hizmetlerinin % 85’ini devlet, kalan % 15’ini ise Özel hastaneler yerine getiriyor. Yapılan hesaba göre, toplam sağlık harcamaların % 95 ini, devlet karşılıyor.”

Çıkarlarıyla örtüşmese de, Sağlık Bakanlığı’nın Özel Hastaneler konusunda aldığı bütün kararları desteklediğini söyleyen Akdoğan, “Daha başka ve daha ciddi tedbirler alınmalıdır.” diyor.

Başından geçen bir olayı da nakleden ve para için kendisine nasıl yanlış bir tedavinin önerildiğini anlatan Akdoğan, şöyle konuşuyor. ”1994 yılında, muayenemi yapan hekim beynimde bir kitle/tümör olduğunu ve ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Yoğun bakıma alındım. Başka bir hekimse, hastalığın tümör değil, enfeksiyon olduğunu ve ameliyat gerekmediğini söyledi. Ben de, ameliyat olmadım. Enfeksiyon tedavisi yapıldı ve hayatım kurtuldu.”

Özel Hastanelerin devletin parasına göz diktiklerini kimi doğrudan, kimi de dolaylı yoldan anlatmaya çalışan Dr.Murat Akdoğan, kendisi de bir Özel Hastanenin sahibi olduğu halde, doğruları söylemekten hiç çekinmiyordu. Bu konuşmasıyla, Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği’nin büyük çapta tepkisini çeken Akdoğan, “Sağlık gibi, insanın yaşamını doğrudan ilgilendiren bir hizmetten ve eğitimden salt kazanç beklemek ve servet edinmek, katiyen doğru değil” diyordu.

Ah !.. Bunu, bir de kimi Özel Okul sahipleri ile, kimi Vakıf Üniversitelerinin kurucuları da bilebilseydi.

Yanlış teşhis ve tedavilerin çok kere kazanç amacıyla yapıldığını ve insanın hayatına mal olduğunu anlatan Akdoğan, “İşte, beni Özel Hastane açmaya iten sebep budur. Salt para kazanmak için değil, öncelikle itibar kazanmak ve insan sağlığına hizmet etmek için bu işe soyundum.” diyor.

Bu düşünceyle hareket eden Dr. Murat Akdoğan, böylece Bakırköy İncirli’de “Özel Ethica İncirli Hastanesi”ni açıyor. Sloganı da, yazımıza hem başlık, hem de yazının konusu oluyordu.

“Önce itibar, sonra para ; Sağlığı, Ethica’da ara.”

GELİN, ETHİCA İNCİRLİ HASTANESİ’Nİ BİRLİKTE DOLAŞALIM Dr.Murat Akdoğan’ın açıklamalarını öğrenince, “Özel Ethica İncirli Hastanesi”ni görmek istedim. Sırf merak saikiyle, buradan atlayıp Bakırköy’e gittim. Tam yarım gün süreyle hastaneyi, çatı katından ikinci bodrum katına kadar, yani tamamen ve çok dikkatli biçimde gezdim ve izledim.

Önce, hastanenin fizik imkanlarına baktım. Poliklinik odalarını, laboratuarlarını ve diğer ek ünitelerle, yataklı tedavi bölümlerini gezdim. Bütün mekanlar, iyi bir hastanede olması gereken koşullara göre dizayn edilmişti.

Bu arada hasta-personel ve hasta-hekim ilişkilerini izledim. Her şey, kurulmuş bir saat gibi işliyordu. Personelin, bir çok hastanede görülmeyen güler yüzü, burada hemen fark ediliyordu. Çünkü, tıbbi tedavinin yarısı “moral” tedaviydi ve bu tedaviyi, hastane daha ilk başvuruda gösteriyordu. Keza, hekimlerin hasta ve yakınlarıyla olan ilişkilerinde de, bu durum hemen fark ediliyordu. Hastaneyi cazip hale getiren, işte bu ilk izlenimlerdi.

Aldığım notlara göre hastanede, Acil Servis dışında, Ağız Sağlığı ve Diş Polikliniği, Diş Beyazlatma Ünitesi, Dahiliye, Çocuk Hastalıkları, Dermatoloji, Kadın-Doğum, Diyabet ve Metabolizma Hastalıkları, Osteoroproz, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Gastroenteroloji, Genel Cerrahi, Radyoloji, Göz Hastalıkları, İnme Merkezi, Kardiyoloji, Klinik Laboratuar, Klinik Biyokimya, Klinik Mikrobiyoloji, Patoloji, KBB, Nöroloji, Nöroşirurji, Ortopedi ve Travmatoloji, Plastik Cerrahi, Üroloji ve diğer yan üniteler bulunuyordu.

Bağırsak kanser teşhisinde kullanılan M2PK yöntemini, Türkiye’ye ilk getiren de, Ethica İncirli Hastanesiydi. Hastanenin hemen yakınında açılan “Ethica İncirli Tıp Merkezi” de, aynı kuruluşun bünyesinde hizmet veriyordu.

Hastanede, yoğun bir hasta trafiği vardı. 54 yatağın, tamamına yakını doluydu. 250’ ye yakın personeli ile hastane, hastalarına mükemmel sağlık hizmeti sunuyordu. Genel Cerrahi Servisi hekimlerinden Op.Dr.A.Rıza Küçükyılmaz ve Op.Dr.Gürol Şahin’i ziyaretimde edindiğim bilgilerden, Hastanenin bütün dallarda çok başarılı sağlık hizmeti verdiğini, bir kere daha anladım.

Bir ara, Hastanenin Genel Müdürü Aydın Karadeniz’le de görüştüm. Aydın Bey, hastanede sıradan bir personel gibi koşturuyor, hizmette herhangi bir aksama olmaması için, büyük titizlik gösteriyordu. Kendisinden, biraz daha aydınlatıcı bilgi aldıktan sonra Genel Müdür, “Daha fazlasını, isterseniz İşletme Müdürümüz Özge Hanım versin.” dedi.

ETHİCA İNCİRLİ HASTANESİ, BİR “BAYMAK” KURULUŞU2007 Mayıs Ayı’nda açılan Hastane, bir Baymak kuruluşuydu. Kurucu Dr. Murat Akdoğan, aynı zamanda Baymak’ın da (Makine San.ve Tic.A.Ş) Yönetim Kurulu Başkanı’ydı. Hastanedeki hissenin % 70 i Akdoğan’ın, % 30’u ise, Dr.Eser Alptekin ve Doç.Dr.Gazi Zorer’e aitti.

Ortaklar, hastanenin bir benzerini, şimdi Kadıköy’de açmak istiyorlar. Bu yeni hastane, Ethica İncirli’nin en az iki katı kapasitede olacak ve hastanede 700 personel çalıştırılacak.

Bu arada Murat Akdoğan’ın, başka projelerinin olduğunu da öğreniyorum. Mesela, bir okul açmak. 18 yaşından sonra devlet korumasından çıkan kimsesiz çocuklara sahip çıkmak. Onları okutmak ve iş sahibi yapmak. Akdoğan, sırf bu maksatla her yıl için 2,5 milyon lira ayırdıklarını da beyan ediyor.

Bütün bu görevlerinin yanında, Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde Öğretim Görevlisi olan Dr. Akdoğan’ın, 24 yaşında Fabrika Müdürlüğü yaptığını, 26 yaşında ise, Baymak’ın başına geçtiğini öğreniyoruz. 2011 yılında bir Meslek Yüksek Okulu açmak istediklerini açıklayan Dr.Murat Akdoğan, sloganlarını tekrarlıyor ve ekliyor. ”Önce itibar, sonra para.”

ÖZEL HASTANELER OLMALI, AMA ISLAH EDİLMELİ

Bir Özel Hastane sahibinin, Özel Hastaneleri sert bir biçimde eleştirmesi, bu sektörde bazı yanlışların yapıldığını, tevil götürmeyecek biçimde ortaya koymuştur. Benim de, daha önceki yazılarımda anlatmak istediğim zaten hep buydu. “Kimi Özel Hastaneler, vatandaşın sağlığı için değil, sırf para kazanmak için açılıyor ve sadece kendi kazançlarını düşünüyorlardı.” Bir Özel Hastane sahibinin bunu dürüstçe itiraf etmesi, ancak kendisinin aksini düşünmesi güzel bir gelişmeydi. O halde, bu hastaneleri kapatmak ya da cezalandırmak yerine, ıslah etmek gerekiyordu.

Sosyal Yardım Sandıkları vasıtasıyla vatandaşlara büyük çapta sağlık yardımı yapan ancak, bir çok haksız ödemelerle karşılaşan devlet, bu soruna mutlaka el atmalıdır.

Kendisi aksini düşünen ve Özel Hastanelerdeki “katakulli”leri dürüstçe açıklayan Dr.Murat Akdoğan’a meslektaşları kızsa da, Akdoğan önemli bir vatandaşlık görevi yapmıştır. Onu, buradan tebrik ediyorum. Ülkenin sağlık hizmetlerine böyle modern bir hastaneyi kazandırdığı için, ayrıca ve bir kere daha tebrik ediyorum.Ethica İncirli Hastanesi, Bakırköy İncirli’de, E-5 Karayolu’nun tam üstünde. Benim gibi merak edenler için Telefonu (0212) 466 40 40