301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
24 Ekim 2016 - Pazartesi 20:15 Bu haber 7214 kez okundu
 
Musul mu? Kandil mi?
Köşe Yazıları Haberi


        Tabii ki Kandil. Bizim hedefimiz  Musul değil, öncelikle Kandil olmalıydı. Kandil’deki teröristler temizlenmeden, Musul’da işimiz neydi? Kandil’in temizlenmesi, FETÖ’den bile önemli.

    Irak’lı Saddam’ın yıkılmasından sonra, artıkları bir araya gelip kısa adı IŞİD, açılımı ise, “Irak Şam İslam Devleti” adıyla İslami bir terör örgütü kurdular.

    Öncelikle, Saddam’ı deviren Amerika’yı hedef alan bu örgüt, 11 Eylül 2001 günü Newyork’taki ikiz kuleleri vurarak, beş bin civaarında insanı yok etti.

    Örgüt, adını dünyaya duyurduktan sonra, sempatizanlarının sayısı arttı ve hemen her ülkeden taraftar buldu.

    Adı, sonradan DEAŞ olarak söylenen bu örgüt, “Sünni” Müslümanları temsil ettiğini söyleyerek, İslam dininin bu mezhebinden olmayanlarla, gayrimüslimleri keserek öldürmeye başladı. Canlı bombalarla, toplu katliamlar yaptı. Cinayetler işledi.

    Amacı, bütün cihana korku salmaktı, bunu başardı. O kadar ki, Türkiye dahil bir çok ülkeden taraftar, yani militan topladı. Onları eğitti, savaşa hazırlar gibi hazırladı. Böylece yalnız bölgenin değil, dünyanın başına bela oldu.

     Son din olan İslam’ın mensubu olmak yeterli olduğu halde, başımıza bir de mezhepçilik çıkardılar. Sünni mezhepten olanları ötekilerinden üstün sayıp, bir çok kimse IŞİD denilen bu örgüte sempati duymaya başladı. Kimi devlet adamları da.

     Türkiye’de de  çok sayıda sempatizanı olduğu söylenen bu  örgütün kimi mensuplarının, bu sempatiden dolayı Irak ve Suriye’den gelerek sınırımızı geçip, Türkiye’den yardım aldığı ve hastalananların Devlet hastanelerimizde ücretsiz tedavi edildikleri hep söylendi, yazıldı, çizildi. Desteklendiklerine dair başka işaretler de var.

     İş o kadar ileriye gitti ki, hükümetin hatta Cumhurbaşkanı’nın bile bu örgüte sempati ile baktığı söylendi, durdu.

     Söylendi, ama onlar canlı bombalarla ve toplu eylemlerle, Türkiye de toplu katliamlar yaptılar ve çok can yaktılar. PKK gibi, onlar da başımıza bela oldular.

    Örgütün yok edilmesi için Amerika’nın öncülüğünde, Rusya ve kimi Avrupa ülkeleri ile kurulan koalisyon, Türkiye’nin katılmasına soğuk baktıysa da, çeşitli sebepler öne süren Türkiye’nin, “IŞİD ile savaşta ben de varım.” diyerek koalisyona dahil olması ve asker göndermesi, öteki ülkelerce pek hoş karşılanmadı. Çünkü, tasvip görmeyen Suriye ye karşı tutumumuzda, yalnız kalmıştık.

     Alan, Irak topraklarına da yayılınca, bölgeye asker gönderen Türkiye’nin bu tutumu Cumhurbaşkanı’nın, “Operasyona da katılacağız, masaya da oturacağız.”  demesiyle başka bir boyut kazandı.

     Tavrımız belki doğruydu, bizim öncelikli hedefimiz PKK ve onun uzantısı PYD idi. Ancak, Amerika’nın PYD’ye, dolayısıyla PKK’ya sahip çıkması işlerimizi zorlaştırdı. Tam bir dost(!) kazığı yiyorduk.

     Kurulan koalisyon tarafından tanınan Irak merkezi hükümetinin istememesine rağmen, askerlerimizin bölgede vaziyet almasıyla, operasyonlara katıldık, ama  masaya henüz çağrılmış değiliz.

    Bu durumda, Cumhurbaşkanı kararlı ve öfkeli olsa da, olayların ve gidişatın  sonucunu kestirmek, şimdilik çok zor.

     Türkiye her ne kadar, “Biz, öncelikle Peşmerge’leri eğitiyoruz. Kimsenin toprağında gözümüz yok” dese de, Peşmergeleri ve kuzey Irak’ı elinde bulunduran Barzani’nin bile bize çok sıcak bakmadığı ve “Benimle değil, Irak hükümetiyle görüşün, anlaşın” dediği ifade ediliyor.

    Türkiye bu haliyle, “İki arada, bir derede” kalmış durumda. Sonumuzun hayırlı olması için dua ediyoruz. Yani, bindik bir alamete…

                          NEDEN KANDİL DEĞİL DE, MUSUL?

    Şimdi, hemen herkes bu soruyu soruyor. Bizim esas derdimiz ve hedefimiz, PKK terörünün kaynağı olan Kandil’dir.

    Kandil, Barzani’nin yönetimindeki Kuzey Irak topraklarındadır. Her vesileyle sırtını sıvazladığımız Barzani ile anlaşıp, Musul yerine neden Kandile girmiyoruz? Bunu anlamak, mümkün değil.

    Son gelen bilgilere göre, Amerika’nın Rusya ve İran’la anlaşıp, yanlarına PKK’yı da katarak,. IŞİD’le savaşacağı bildiriliyor.

    Bu üçlemede neden PKK var da, Türkiye yok? Amerika, terör örgütü kabul ettiği PKK denilen ve Türkiye’ye düşman olan  bu yapılanmayı neden muhatap alıyor, neden yanına alıyor? Bu nasıl müttefiklik?

     Türkiye’nin öncelikli ve en önemli sorunu, PKK’yı ortadan kaldırmak ve Kandil’i kurutmaktır. Bu sorun, FETÖ’den bile önemlidir ve çözülmesi önceliklidir. Mezhepçilik yapmakla, Musul’dan bize ekmek çıkmaz.

 

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 28.11.2024
Bugün
10 - 12
Cuma
9 - 14
Cumartesi
10 - 12
Tekirdağ

Güncelleme: 27.11.2024
İmsak
06:34
Sabah
08:04
Öğle
13:03
İkindi
15:29
Akşam
17:51
Yatsı
19:16
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Galatasaray
34
33
0
1
11
12
2
Fenerbahçe
29
33
1
2
9
12
3
Samsunspor
26
25
3
2
8
13
4
Eyüpspor
22
19
3
4
6
13
5
Göztepe
21
23
3
3
6
12
6
Beşiktaş
21
21
3
3
6
12
7
Sivasspor
18
17
5
3
5
13
8
Başakşehir
16
17
4
4
4
12
9
Rizespor
16
12
6
1
5
12
10
Gaziantep FK
15
18
5
3
4
12
11
Trabzonspor
15
17
3
6
3
12
12
Kasımpasa
15
16
4
6
3
13
13
Konyaspor
15
15
6
3
4
13
14
Antalyaspor
14
15
6
2
4
12
15
Kayserispor
12
13
4
6
2
12
16
Alanyaspor
11
10
5
5
2
12
17
Bodrumspor
11
10
8
2
3
13
18
Hatayspor
7
11
7
4
1
12
19
A.Demirspor
2
9
10
2
0
12
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı