Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları yönetimleri düzenledikleri eş zamanlı basın açıklaması ile imamlara verilmesi planlanan remi nikah kıyma yetkisine tepki gösterdiler. İL genelinde eş zamanlı gerçekleştirilen basın açıklamasının Saray ayağı CHP Saray Kadın Kolları Başkanı Fatma Aslan tarafından CHP Saray İlçe teşkilatında gerçekleştirildi. Basın açıklamasına İstanbul Atatürk Havalimanında gerçekleştirilen terör saldırısını kınayarak ve hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyerek başlayan Aslan, yapılması planlanan değişikliğin toplumu dini kurallara göre yeniden dizayn etme projesinin bir parçası olduğunu vurguladı. “NİTEKİM TÜM BU OLANLAR ARTIK BİZİ ŞAŞIRTMIYOR!” Sıcak aile söylemi adı altında sosyal hayatın dini referanslara göre dizayn edildiğini belirten Aslan açıklamasında, “Terörü bitiremeyenler, gençleri, akademisyenleri, öğrencileri, kadınları kendine düşman görenler, 8 Mart’ta kadınları saçından sürükleyenler, gazetecileri, kadınları hapse atanlar, ama IŞİD’lileri, Ebu Hanzala’yı tahliye edenler hiç yapılacak iş kalmamış gibi bir de nikâhı kimin kıyacağı ile uğraşmaya başladılar! Kadını öncelemeyen bu zihniyet, kadınların ve çocukların haklarını yok sayıyor. “Sıcak aile” söylemi altında sosyal hayatı dini referanslara göre dizayn etmeyi kendisine görev ediniyor. CHP’li kadınlar olarak sormak istiyoruz: Türkiye’nin tek sorunu muhtarlara ve müftülere nikâh kıyma yetkisinin verilmesi midir?” ifadelerine yer verdi.
MEDENİ KANUNUN KADINLARA VERDİĞİ HAKLARDAN NEDEN RAHATSIZ OLDUNUZ! Açıklamasını hükümete sorular yönelterek devam eden Aslan, “Kadınlar nikâh kıydırmak istediklerinde nikâh memuruna mı ulaşamamışlardır? Kadınların en önemli sorunu evlenme akdinin müftü ve muhtarlar aracılığıyla çözüme kavuşturulmaması mıdır? Kadınlar ölüyorken, öldürülüyorken, tecavüze uğruyorken, yoksulluk içindeyken, borç batağındayken, emekli olamıyorken, çalışma hakları ellerinden alınıyor, yaşama hakları gasp ediliyorken soruyoruz, medeni kanunun kadınlara verdiği haklardan neden rahatsız oldunuz? Kaldı ki müftülerin görev tanımı ile yakından uzaktan ilgisi olmayan bu söylem Türkiye’nin tek din esaslı yönetilmesi amacının önemli bir ifadesi, gericiliğe bu topraklarda yer açılması gayretinin bir göstergesidir” dedi.
“YAPILACAK BÜTÜNCÜL DEĞİŞİKLİKLERİN İLK ADIMIDIR” Yapılması planlanan değişikliğin medeni kanunda yapılması planlanan bütüncül değişikliği ilk adımı olduğunu belirten Aslan, “Bunun yanında imamlara verilecek resmi nikâh kıyma yetkisi, medeni haklar açısından yapılacak bütüncül değişikliklerin ilk adımıdır ve bu yolla sosyal hayatın dini kurallara göre yeniden dizayn edilmesi projesi kuşkusuz ki en fazla kadınları ve kız çocuklarını etkileyecektir. Müftülerin nikâh kıyması; Resmi nikâhın “tercih” haline getirilerek, imam nikâhını tekleştirmeye özendirecek uygulamalara, Evlilik yaşının Medeni Kanun yok sayılarak daha düşürülmesine, bunun sonucunda erken yaşta ve zorla evliliklerin daha da artmasına, Özellikle küçük yerlerde akraba evliliklerinin fazlalaşmasına, Çocuk gelinlerin artmasına, Kadını kolaylıkla evlendirmeye, eve kapatmaya, gereken yaşta özgür iradesiyle eş seçimini engellemeye, Kadınların evlilik, miras ve boşanma gibi hakları açısından güvencesiz bırakılmasına, Kadını yok sayarak aile içerisinde sadece bir figüre indirgemeye yol açacak. Aynı zamanda böylesi bir düzenleme inanan ve inanmayan özgürlüğü bakımından tek bir mezhebin din adamlarına verilecek yetki anayasal bir hakkı da ortadan kaldıracaktır. Kısaca; bu uygulama kadını eşit vatandaşlık haklarından mahrum etme uygulamasıdır” dedi.
“AMA ALIŞMAYACAĞIZ!” Basın açıklamasının son bölümünde yapılan uygulamalara karşı direneceklerini belirten Aslan basın açıklamasını şu sözlerle noktaladı; “Bizler bu zihniyeti çok iyi biliyoruz. “Devrim” olarak nitelenen bu söylem, AKP’nin gerici, kadın düşmanı zihniyetinin ve toplumu dini kurallara göre yeniden dizayn etme projesinin bir parçasıdır. Biz tüm bu olanlara artık şaşırmıyoruz. 14 yıldır her gün bir yenisini ekliyorlar. Ama alışmayacağız! Kadını yok sayan, kadını eve hapseden, kadını köle yapan bu zihniyetin karşısında dimdik duracağız. Biz Atatürk devrimlerinin uygulayıcısı kadınlar olarak kadınlara yönelen her türlü ‘kapatma sisteminin, eve hapsetmenin, kadını toplumdan dışlayan her tür uygulamanın karşısında olduğumuzu ve AKP’nin karanlığına karşı aydınlık mücadelemize devam edeceğimizi bir kez daha duyuruyoruz. Cumhuriyet’i dişiyle tırnağıyla var etmiş tüm kadınların mücadele azmiyle de direnmeye devam edeceğiz.”
|