|
||
SARAY BELEDİYESİ NDE SKANDALLAR BİTMİYOR! | ||
SARAY Haberi | ||
Saygıdeğer okuyucularımız: Saray Belediye Başkanlığı tarafından yapılan bir basın açıklamasına, gazete tüzel kişiliği olarak cevap verme gereğini duyduk. Yapılan bu açıklamayla kullanılan ifadelerde, Başkan Yardımcısı Dilaver Perçin'i, Başkan Danışmanı Savaş Korucuoğlu'nu ve Başkan Yardımcısı Arif Naci Öngören'in gazetemiz tarafından kasıtlı olarak haber yapılmış gibi ifadelere yer verildiği görülmüştür. Başka bir anlatımla, Gazetemizin bu zatlara; “Gidin, istediğinize cinsel tacizde bulunun" mealinde telkinde bulunduğunu çağrıştıracak bir durum sergilediği anlaşılmıştır. Açıklamada ayrıca, taciz olayının doğru olmadığı da beyan edilmektedir. Oysa, gazetemiz sözlü tacize uğrayarak mağdur olan kişinin, Saray Cumhuriyet Başsavcılığı'na ve CHP Tekirdağ İl Başkanlığı'na verdiği dilekçelere ulaşarak, gerçeği siz değerli okuyucularımıza sunmuştur. Saray Belediyesi'nde yaşayan bu çirkin taciz olayında, Belediyede çalışan Özden Turan isimli bir çocuk annesi kadın, ilçenin Belediye Başkan Yardımcısı Dilaver Perçin’in kendisine sözlü olarak cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla, 30 Mayıs 2016 tarihinde Saray C. Başsavcılığına şikayetçi olmuştur. İffetine saldıran bu kişi hakkında yaptığı bu şikayetle hukuk mücadelesini başlatan Özden Turan’ın mağduriyetini gözetmek yerine, Saray Belediye Başkanlığı taciz olayını yalanlayarak, bir basın açıklamasında bulunmuştur. Yani, Belediye Başkanı Nazmi Çoban’ın mağdurun yanında olması gerekirken, tacizcilerin yanında yer alarak gazetemizi yalan haber yapmakla ve taciz mağduru olan Özden Turan'ı şikayetçi olduğu için suçlamaya çalışmıştır.. KONU, ZATEN YARGIDA ! Taciz mağduru Özden Turan, 30 Mayıs 2016 tarihinde Saray Cumhuriyet Başsavcılığı’na konuyla ilgili verdiği şikayet dilekçesinde, Belediye Başkan Yardımcısı Dilaver Perçin, "Benim çalışma odama gelerek, ahlaksız teklifte bulundu." diye ifade vermiştir. Saray Belediyesi yönetimi her olumsuz haberde olduğu gibi, bu haberde de Belediyenin tüzel kişiliğinin hedef alındığını belirterek, konunun üstünü kapatamayacaktır. Konu yargıya intikal etmiş, mağdur ve sanıklar yargı önünde elbette hesap verecektir. ÇOBAN, BİRAZ DÜRÜST OLSA Bu olayla da, bir kere daha Başkan Çoban, dürüstlüğünü gösteremedi. Çoban, kendisinden beklenmediği halde tacizcileri koruyarak ve kollayarak, onları aklamaya ve temize çıkarmaya çalışmaktadır. Başkan Çoban'ın bu olaya duyarsız ve sorumsuz olduğunu da, belgeleriyle kamuoyuna duyurduk. Bütün yanlışlarına ve haksız olmalarına rağmen Çoban, gazetemizi şu şekilde suçlayabilmektedir. Çoban o kadar ki; “Bir manipülasyon merkezi haline gelmiş olan bu gazetenin, bu tip haberlerinin ciddiye alınacak bir yanı olmadığının ve halkımızın itibar etmemesi gerektiğinin altını çizeriz” ifadesini kullanmıştır. Şimdi ben de, buradan kendisine soruyorum: “Bay Çoban, taciz mağduru Özden Turan hanımın Saray Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunduğunu bilmiyor musunuz?” Bu olayı, örtbas etmeye çalışıyorsun ama başaramasın. Çünkü sorumlu olduğunuz bu birimde yaşanan bu olayı, tüm Saray halkı biliyor. Bu mağdurun 75 yaşındaki annesi şahsınıza gelerek olay ile ilgili sorduğunda, verdiğiniz cevap, "Şahidiniz var mı?" demişsiniz. Bu tacizler, şahitlerin önünde mi yapılıyor? ‘Bir Belediye Başkanı’ sıfatını hak ederek söyler misiniz, acaba kim dürüst? Bu tacizcileri koruyup kollayan bir Başkan mı, yoksa, belgelerle kamuoyunu doğru bilgilendiren, dürüst olarak görevini yapanlar mı? Size soruyorum bay Çoban. Bu halk, size güvenerek bu makama getirdi. Yanlış ve yamuk işler yapmanız ve ahlak dışına taşanları savunmanız için o göreve getirmedi.” SORUMLULAR HAKKINDA, NEDEN TAHKİKAT AÇMIYORSUNUZ? Madem ki gazetemizdeki haberin yalan ve yanlış olduğunu söylüyorsunuz, o halde yalanladığınız gazetemize neden muhakkik gönderiyorsunuz? Olayın faillerine, şimdiye kadar ne sordunuz? Ayrıntı isterseniz, size gerçeği biraz daha anlatalım. Belgelerini sunalım. Şimdi Başkan Çoban'a bir kez daha soruyorum. “Saray Belediyesi'nde tacize uğradığını iddia eden mağdur, söz konusu olayı daha önce size intikal ettirdi mi, ettirdiyse sizin bu konuya yaklaşımınız ne oldu? Belediye avukatını ve İnsan Kaynakları Müdürü’nü görevlendirip gazetemize göndererek, konu hakkında bilgi toplarmış gibi yapıp, olayı neden kapatmak istiyorsunuz? Hepsinden önemlisi, Saray merkezle, uzak ve yakın çevresinde duymayanın kalmadığı bu gerçek olay karşısında, o zanlıları neden hala görevlerinde tutuyorsunuz? Soruşturmanın selameti bakımından geçici de olsa, onları neden ayırmıyorsunuz? İşte, yöneticilik bilginiz, otoriteniz ve iradeniz bu kadar. Size, daha ne demeli ki? “ TACİZCİLERİ KURTARMAK İÇİN, ADETA ÇIRPINIYORSUN ! Bay Çoban, sizde biraz dürüst davransaydınız, iffetine sahip çıkan ancak mağdur olan bir kadına yapılan bu haksızlığı ve ahlak dışı teklifi ciddiye alırdınız. Sizin korumanız altındaki o mağdur olan kadına, sahip çıkmalıydınız. O kadının mağduriyetini gidermek için çaba sarf etmeliydiniz. Ama, açık söyleyelim. Nerede sizde o anlayış ve o dürüstlük. Kadınlar Günü’nü bahane edip, kadın hakları savunuculuğuna gelince, mangalda kül bırakmıyorsunuz! Ey Çoban. Saray Belediyesi'nde kurulduğu anlaşılan ‘Tacizciler Çetesi’ çırpınarak, kendilerini aklama yolunu arıyorlar. Oysa, onların önce Belediyede bulundukları görevlerinden ayrılarak, basamak ve güç yaptıkları o koltukları kullanmamaları gerekiyor. Halkımız da, öncelikle bunu bekliyor. Bay Çoban, lütfen bir empati kurunuz. Düşün ki, bir başkaları “Sizin bir yakınına tacizde bulunmuş olsaydı, tepkiniz ne olurdu acaba? Böyle ilgisiz ve kayıtsız kalır mıydınız?” Bize, öncelikle bu konuda cevap veriniz. Ahlaka yönelik tacizler, toplumumuzda büyük nefret uyandırıyor. Tacizin, affedilecek ve korunacak hiç bir yanı bulunmuyor., Tabi ki bu sözler ahlak, dürüst ve vicdan sahibi insanlar için geçerlidir. Her halde, himaye ettiğiniz bu kişiler için değil. Tabi ki, bunlardan biri de tacizci çetesine göz yuman sizin içindir. Acaba, hiç bir utanç duymadan, sıkılmadan ve yüzünüz kızarmadan, bunları nasıl savunuyorsunuz? İşte, bunu anlamak mümkün değil. Ahlaki yönden olmasa bile insanları taciz etmek, hiç kimsenin kabul edebileceği bir davranış değildir. Siz, bunu nasıl savunabiliyorsunuz? İşin içine “Cinsel taciz” girdiğinde ise, toplum bunu büyük bir “Namussuzluk” örneği olarak algılıyor. Bundan haberiniz yok mu? Taciz tehdit edici, rahatsızlık veren ve toplum tarafından tasvip edilmeyen davranışlardır. Cinsel taciz’in yakın geçmişte yaşandığı yerleri hatırlayınız. Yurdun muhtelif yerlerindeki büyüklere ve özellikle küçüklere yapılan bu nitelikli tacizler, toplumda çok büyük bir nefret yaratmıştı. Bunlardan da mı haberiniz yok Bay Nazmi Çoban? EY ÇOBAN, SENİN KURUMUNU DA DÜŞÜNDÜĞÜN YOK? Kendi nefsinden önce, sana emanet edilen o görevi ve çalıştığın kurumu düşünmelisin. Çünkü, emanet bir koltukta oturuyorsun. Kalıcı değil, geçicisin. Senin gibi hak etmeyenler için, o koltuk çok kaygandır. Koltuğunun hakkını veremiyorsun. Önce, bunu iyi bilmelisin. “Özrü, kabahatinden büyük”ler gibi bize karşı, bir de açıklama yapmışsın. Bay Çoban; açıklamanızda, "Saray Belediyesi’nin kurumsal kimliğine karşı gerek kişileri tek tek hedef alarak, hakaret ederek, iftira atarak ve adeta bir linç girişimi oluşturarak; gerekse Saray halkının iradesini temsil eden kurumumuza doğrudan saldırmayı alışkanlık haline getiren bu yayının basın meslek ilkelerinden de öte, insan vicdanı ve aklıyla hiçbir alakası kalmadığını kaygıyla izliyoruz" diyorsunuz. Ey Çoban, şahsen bu kurumdan besleniyorsun. Biz ise, o kurumu korumak ve kollamaktan yanayız. Sen ve senin gibi zavallılar, kendine sermaye olarak buldukları böyle kurumları kullanıyor. Bahsettiğin o kişilerin hepsinin, marifetlerini (!) ortaya koyan belgeleri mevcuttur. Bay Çoban; "Karalama kampanyası ile Belediyemizi hedef alan ve ahlaka sığmayan vahim olaylar" açıklamasında bulunmuşsunuz. Ey Çoban; Ahlaktan bahsediyorsun. Senin nasıl bir ahlak sahibi olduğunu, tüm kamuoyu çok iyi öğrendi. Hangi davranışınızı ahlaka sığdırıyorsunuz? Laf kalabalığı ile hatalarınızı örtmeye çalışmayın. Bay Çoban; "Basın özgürlüğüne ve halkın haber alma hakkına, elimizden geldiğince hoşgörülü davranmak için çaba harcadığımız, tüm kamuoyunun takdiridir" açıklamasında bulunmuşsun. Ey Çoban: Bu kirli ayakları ve numaraları çok iyi kullanıyorsun. Ama sanma ki, bu söylediklerine inananlar var. Tüm Saray halkı, aksine senin basın özgürlüğüne ne kadar duyarlı ve hoşgörülü biri olmadığını çok iyi biliyor. Daha doğrusu, doğruları yazan basından nasıl nefret ettiğini çok iyi biliyor. Dazla fazla söze gerek var mı? Bay Çoban; "Belediyemizi ve kamu hizmeti veren çalışanlarımızı zan altında bırakılmaya, küçük düşürülmeye çalışılmasının ve açıkça hakaret edilmesinin basın ve fikir özgürlüğü ile hiçbir alakası yoktur. Böyle bir yayın organının yaptığı bu iş, gazetecilik mesleği ile açıklanabilecek bir durum değildir" diye buyurmuşsunuz. Ey Çoban: Anlamıyorsunuz ama yine de tekrarlamak istiyorum. Belediye’nin itibarını, senden daha fazla koruyorum. Namuslu her insan gibi yetim hakkını korumak, basının öncelikli görevidir. Çünkü biz o kurumu, sen ve senin gibi zavallıların yaptığı gibi, kendime sermaye olarak görmüyoruz. Sen ve senin gibi zavallılarsa, çalıştıkları kurumları kendilerine sermaye olarak görmekteler ve bundan beslenmektedirler. Bunu bir hakaret gibi algılamayın, sana gerçekleri söylüyorum. Çık, etrafına bir bak ve hakkında söylenenleri iyi dinle. Belediye de çalışan üç kişi ve bir de siz hariç olmak üzere, diğer çalışanlarla hiç bir zaman bir sıkıntı yaşanmadı. Biz, kimsenin onuru ve gururu ile oynamadık. Sizin gibi oynayanlarla, hep mücadele ettik. Çalışan o personeli zan altında bırakmadık ve hiç kimseyi de küçük düşürmedik. Ancak, takdir etmek gerekir ki; o savunmasız personel sizin gibi zavallı, beceriksiz, basiretsiz yöneticilerle çalışmak zorunda kalmıştır. Bir türlü anlamadığınız o gazetecilik mesleği ile ilgili olarak da, daha önce size ve sizin gibi zavallılara gereken cevabı vermiştim. Ama, anlayan kim? Bu marifetleriniz(!), bir kere daha Saray halkının bilgi ve takdirine bırakıyorum... |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.