|
||
LAİKLİK DÜŞMANI OLAN BİR MECLİS BAŞKANI | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
O şimdi, Atatürk’ün kurduğu Meclisin Başkanı. Tayyip Bey’inse hayranı. Onun için, altın para bile bastırmış. Ancak, Atatürk’ü ve onun getirdiği laik devlet düzenini sevmiyor. Koltuğundan da kalkmıyor. Adı İsmail Kahraman; Necmettin Erbakan’ın partilerinde o da var. Kurduğu hükümette de Kültür Bakanlığı yaptı. Hukukçu, ama bir hukukçu olarak değil, bir laiklik düşmanı olarak tanınıyor. Tayyip Erdoğan’ı, çok seviyor. Samimiyetini bilmiyoruz. Sevmekte de samimi mi, değil mi onu da bilmiyoruz. Bilinen bir şey varsa, onun için altın para bastırıp, gözüne öyle girmiş. Böylece AKP’ye de girip, kendini aday göstertip, Meclis Başkanı seçtirmiş. Mecliste, namusu ve şerefi üzerine, Anayasaya ve laik devlet düzenine bağlı kalacağına ve Atatürk Milliyetçiliğinden ayrılmayacağına yemin de etmiş. Etmiş, ama kimi şakalarda söylendiği gibi, o yemini ayağını kaldırarak yapmış. MACLİS BAŞKANI’NIN SÖZLERİ ÖNEMLİDİR Kendimi bildim bileli, TBMM Başkanlarının sözlerine kulak ve ehemmiyet veririm. Benim gibi, herkes verir. İsmail Kahraman da, Meclis Başkanı olarak geçen gün çok önemli bir söz söyledi ve görüşünü bildirdi. Ve kısaca; “Laiklik kalksın, dindar bir Anayasa yapılsın.” dedi. Bunu söyleyen, Ankara Kızılay’daki Köfteci Remzi değil, TBMM Başkanı İsmail Kahraman’dı. Yandaşları onun için; “İsmail Bey, kahraman olduğunu bir kere daha gösterdi.” dediler, ama Türk halkı öyle demedi. Hele, tepkiler üzerine kıvırtıp, “O söz, benim şahsi görüşümdür.” dese de, hiç kimse yemedi. Çünkü, o hala Meclis Başkanıydı ve bu sıfatla görüşünü bildirmişti. Bu söylemi doğru bulmayan Tayyip Bey de, “Biz, bütün dinlere eşit mesafedeyiz.” Anayasa Komisyonu Başkanı ise, “Laiklik, Anayasadan çıkmayacak.” dese de, TBMM Başkanı o lafı söylemiş ve ok yaydan bir kere çıkmıştı. ALIŞTIRMA YAPIYORLAR Turgut Özal da, Başbakanlığı sırasında böyle uçuk fikirler öne sürer, tepki alınca, hemen çark ederdi. Daha sonra ise, fikrinde ısrar eder ve halk için; “Alışırlar, alışırlar.” derdi. İsmail Kahraman da, Tayyip Bey’den aldığı işaretle konuşuyor, tıpkı Turgut Özal gibi, milletin alışacağına inanıyordu. Değerli okuyucularım, Türkiye Cumhuriyeti devletinin laik bir devlet olduğu, değiştirilemeyecek bir madde ile Anayasada yazılı. O Anayasa ki, halen yürürlükte. Değişse de, bu “laiklik” maddesi hiç değişmeyecek. İşte, iktidarın değiştirmek istediği madde bu madde oluyor. Onlara göre, hem laik, hem de dindar olunmaz. Şimdi, kendimi öne sürüyorum. Dindarların en iyisi olmak için çabalıyorum. Dinimden ve diyanetimden bir milimetre bile ödün vermiyorum. Ama laik devlet düzenine inanıyorum ve ona bağlıyım. Beni, Müslüman yarattığı için de, Allah’a şükrediyorum. Neden hem laik, hem de dindar olunmazmış? Buna, kim inanır? TÜRKİİYE, BİR ARAP ÜLKESİ GİBİ OLAMAZ Arapların halini görüyorsunuz. Kimilerine Yüce Yaradan adına “Petrol” denilen bir kıymeti verdiği halde, laik olmayan devletin yönetimini eline geçiren Kral ya da öteki liderler, halkı sömürüp duruyorlar. Arap ülkeleri, dilencilerle dolu. Bütün milli gelirleri, bu Müslüman bozuntusu liderleri yiyor, halkı ise süründürüyor ve dilendiriyorlar. En son örnek, Ortadoğu’nun en fakir Müslüman ülkesi olan Yemen’de görüldü. Türkiye, dinimizi kullanıp ülkeyi bir Arap ülkesi, halkını da bir Arap halkı gibi yapmak isteyen İsmail Kahraman’lara pabuç bırakmaz. Uyan artık ey millet! Bu fırsatçılara dinini sömürtme! Laik devlet düzeni ve dini ibadetlerimiz, Anayasanın garantisi altındadır. Hiç kimse, senin dinine karışamaz ve çıkarı için bu mübarek dini kullanamaz. İsmail Kahraman ve yandaşlarından akıl alacak değiliz. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.