301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
20 Şubat 2016 - Cumartesi 23:33 Bu haber 1102 kez okundu
 
İki Nehrin Hikayesi
Köşe Yazıları Haberi


Su kutsaldır ve kirletilmemelidir ve kirletildiyse mutlaka temizlenmelidir. Bunun nedenlerini suyla ilgili önceki yazılarımda açıklamıştım. Hindistan için ise, Ganj Nehri daha da kutsaldır çünkü Hintliler ölülerini yaktıktan sonra küllerini Ganj Nehri’ne atarlar. Hintliler bu nehre “Ana Ganga” derler ve nehrin onları tüm günahlardan ve kötülüklerden arındırdığına inanırlar. Ruhsal olarak yeniden dirilişin bu nehire atılan ölülerin küllerinden yükseleceğine inanılmaktadır.

Ganj Nehri’nin bu sembolik saflığıyla gerçekte yaşanmakta olan kirliliği büyük bir zıtlık oluşturmaktaydı ve dini liderler de bunun farkındaydılar.
Bir dini lider Ganj için şöyle diyordu: “Ganj gitti. Suyu kirlendi ve debisi çok azaldı. Eğer böyle giderse, Ganj yok olacak.”
Ayrıca, Ganj’ın bir diğer benzersiz özelliği de, sadece bu nehirde yaşayan bir tür olan nehir yunusuna (river dolphin) ev sahipliği yapmasıdır.
WWF Magazin’in Haziran 2011 sayısını okuduğumda çok sevindim. Çünkü artık WWF ve HSBC ortaklığında bu nehri kurtarmak için bir şeyler yapılmaya başlanmıştı. “Makalenin başlığı: Mikroskobik Kahraman.”
Yıllardır Ergene Nehri’nin bakteri aşılanarak temizlenebileceğini savunan biri olarak bu makale beni son derece heyecanlandırdı. Hemen iki nehrin özellikleri hızla aklımdan geçmeye başladı: Ganj Nehri Hintliler için dinsel açıdan kutsal. Peki Ergene Nehri Trakyalılar için kutsal değil mi? Evet, kutsal en az Ganj Nehri’nin Hintliler için olduğu kadar kutsal. Neden mi? Çünkü bizim dinimizde de “Temizlik imandan gelir” sözü vardır. Bu sadece insanın kişisel temizliğini değil tüm yaşadığımız çevrenin temizliğini de kapsar. Çevresi kirliyken hiç insan temiz olabilir mi?

Ganj Nehri, 2500 km uzunluğunda, Ergene Nehri ise yaklaşık 250 km uzunlukta. Ganj Nehrine 30 şehir, 70 kasaba ve binlerce köyün ham evsel atıksuyu (1,3 milyar litre/gün) dökülüyor. Ergene’ye ise birkaç şehir (bildiğim kadarıyla Tekirdağ’ın arıtma tesisi var.) onlarca kasaba ve yüzlerce köyün evsel atıksuyu dökülmekte.  Ganj’a binlerce fabrikadan 260 milyon litre endüstriyel atıksu arıtılmadan dökülüyor. Ergene için de aynı durum söz konusu ama bizdeki atıksu miktarı çok daha az. Hiç olmazsa devlet kirleten snayiciye ceza yazıyor ama kendini bilmez gözü paradan başka şey görmeyen “vatan hainleri” gece gizlice deşarj ediyorlar. Sonra, Ganj’a dökülen tarlalardan süzülen yüzey suları var. Ganj Havza’sındaki tarlalarda altı milyon tondan fazla kimyasal gübre ve 9.000 ton da pestisit kullanılmakta. Ergene Havzası ise Ganj Havzası kadar büyük olmadığından, bu kadar yüksek olmamakla birlikte, kimyasal gübre ve pestisit kullanımı Türkiye ortalamasının çok üzerinde.  Bunun nedeni, çiftçimiz, Ergene’nin suyuyla sulandığından tuzlaşma görülen toprakta, verim düşüklüğü yaşadığı için daha fazla kimyasal gübre atarak verim düşüklüğünü yenebileceğini düşünmektedir. Bu çok kısa vadede sonuç verse de, ilerde tamamen çölleşmeye yol açabilecek bir durumdur. Bu anlayışın bir an önce bırakılması gerekmektedir. Ergene suyunun içindeki tuz iyonlarından kaynaklanan verimsizlik sorunu, toprağa kimyasal madde ilave edilerek önlenemez. Bunda inat edilecek olursa, çok kısa süre içinde toprak tamamen çoraklaşacaktır.

Şimdi de Ganj Nehrinde ne yapılmaya çalışıldığına bakalım:
Dr Anjana Pant, WWF ekibi ile birlikte Kanpur Bölgesi’nde pilot bir proje başlatmıştır. Bu projeye göre, nehir suyuna, suyun içindeki zararlı mikroplar ve atıklarla, pestisitlerle beslenen bir bakteri ilave edilmektedir. Ham nehir suyunun ve bakteri ilave edilmiş nehir suyunun fotoğraflarını makaleden aldığım aşağıdaki resimde görebilirsiniz. Atıksu arıtma ile ilgili olarak çeşitli platformlarda, Ergene vya Ganj gibi yaşamın sona erdiği nehirlerde, nehri temizlemeye başlamanın (atıksu deşarjının durmasını beklemeden temizlemeye başlamanın altını çizmeliyim!) birinci aşamasının mutlaka nehirdeki doğal besin zincirinin en alt halkasını oluşturan bakterilerin ilave edilmesi gerektiğini belirtmiştim. Çünkü tüm nehir yatağı bir arıtma tesisi gibi davranabilir. Dipte biriken zehirli çamurlar ancak ve en ekonomik olarak mikroorganizma etkinliği sayesinde azaltılabilir. Dip çamurları, mekanik olarak çıkartılmamalıdır. Bu ayrıca depolama ve işleme sorununa da yol açar. Daha fazla maliyet demektir. 
Kaynak: Hikayeler.com
Kalın sağlıcakla.

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 25.11.2024
Bugün
5 - 9
Salı
7 - 10
Çarşamba
6 - 10
Tekirdağ

Güncelleme: 24.11.2024
İmsak
06:31
Sabah
08:01
Öğle
13:02
İkindi
15:30
Akşam
17:52
Yatsı
19:17
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Galatasaray
34
33
0
1
11
12
2
Fenerbahçe
29
33
1
2
9
12
3
Samsunspor
26
25
3
2
8
13
4
Beşiktaş
24
21
2
3
7
12
5
Eyüpspor
22
19
3
4
6
13
6
Göztepe
18
20
4
3
5
12
7
Sivasspor
18
17
5
3
5
13
8
Başakşehir
16
17
4
4
4
12
9
Rizespor
16
12
6
1
5
12
10
Gaziantep FK
15
18
5
3
4
12
11
Kasımpasa
15
16
4
6
3
13
12
Konyaspor
15
15
6
3
4
13
13
Antalyaspor
14
15
6
2
4
12
14
Kayserispor
12
13
4
6
2
12
15
Trabzonspor
12
12
3
6
2
11
16
Alanyaspor
11
10
5
5
2
12
17
Bodrumspor
11
10
8
2
3
13
18
Hatayspor
7
11
7
4
1
12
19
A.Demirspor
2
9
9
2
0
11
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı