301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
09 Şubat 2016 - Salı 23:20 Bu haber 651 kez okundu
 
Gülyüz Sultanla Evlenmesi Masalı
Köşe Yazıları Haberi


Bir varmış bir yokmuş. Bir masal ülkesinde Gülyüz derler, güler yüzlü bir kız varmış. Gülyüz, bir padişah kızıymış. Bir gün gergefini kurmuş, nakış üstüne nakış istiyormuş has bahçede. Derken, görülmemiş güzellikte, gerdanı kınalı, gözleri zümrüt, gagası mercan bir kuş gelmiş, gergefin üstüne konmuş. Gözlerini kızın gözlerine dikmiş, başlamış içli bir ezgiyle ötmeye. Gülyüz, sanki büyülenmiş gibi ayıramamış gözlerini kuştan.
Neden sonra incili ipek çevresini kaldırıp atmış kuşun üstüne. Kuş, çevreyi mercan gagasıyla kaptığı gibi `pırr...` diye kanat çırpmış, uçup gitmiş. Kız da arkasından bakmış kalmış. O günden sonra Gülyüz Sultan, her gün has bahçeye iner, özlem dolu gözlerle kuşu bekler dururmuş. Ama ne çare... Bu göz kamaştırıcı kuş bir daha görünmemiş. Küçük sultan ise kuşu bir türlü aklından çıkaramıyormuş. Kuşun özlemiyle günden güne sararıp solmuş. Ülkenin tüm hekimleri, padişah kızının dercime çare bulmaya çalışıyorlarmış.
Onlar çalışadursunlar, biz haberi Keloğlan ´dan verelim. Keloğlan, Gülyüz´ün çevresini kuşa attığı günlerde yine yayan yapıldak dağ bayır dolaşır dururmuş o yörelerde. Dağlar aşmış, dereler geçmiş, çıkınındaki azığı tükettiği bir gün bir garipçe kuş gelmiş, yorgun kanatlarla bir çalı dibine alınış kendini.
Keloğlan sevinmiş, `Kısmetim ayağıma geldi. Tutar, kızartır, yerim.` demiş içinden. Usulca sokulmuş. Külahını atmış üstüne, kuşu tutmuş. Bir de ne görsün? Ağzında sırma işlemeli incili bir çevre... Keloğlan şaşmış kalmış. Bu göz alıcı renklerle bezeli kuşu kesip yemeye kıyamamış. Ağzına su akılmış, `Bu kuş, yuvasına her zaman inci mercan götürüyorsa yaşadık.` demiş. İzleyip yuvasını bulmak için kuşu salıvermiş.
Kuş uçmuş, Keloğlan koşmuş; kuş uçmuş, Keloğlan koşmuş... Derelerden sel ile, tepelerden yel ile, gitmiş kuşun ardından, başındaki kel ile... Sonunda, vara vara cennete eş, bin bir renkli bir bahçeye varmışlar. Kuşu kaybetmiş bahçede ama kendini kaybetmemiş Keloğlan. Bahçeyi geçmiş, bir altın saray çıkmış karşısına. Saraya girmiş. Kimseler yokmuş içeride. Keloğlan şaşkın, `Buranın elbette bir sahibi vardır.` diye geçirmiş içinden.
Dönmüş dolaşmış, bir kapıyı açmış. Bir yemek odası görmüş. Ne isterseniz varmış sofrada. Cam çekmiş Keloğlan´ın. Elini uzatıp da bir lokma alacak olmuş. `Yerse önce Murat Şah yer!` diye eline bir kepçe vurmuşlar. Birden Keloğlan, ´m eli şişmiş. Ne vuranı görmüş ne söyleyeni. Korkmuş Keloğlan, `Periler sarayı olmasın burası,` diye çıkıp kaçacağı sırada bir kanal sesi çalınmış kulağına. Hemen bir dolaba girip saklanmış.
Biraz sonra o gerdanı kınalı, kanadı nakışlı kuş gelmiş. Odanın ortasındaki su dolu altın leğenin içine dalmış. İnanamayacaksınız ama, bir silkinmiş tüyünü teleğini dökmüş, civan bir delikanlı olmuş.
Keloğlan gördüklerine inanamamış da olanlara akıl erdirmeye çalışırken delikanlı koynundan o incili çevreyi çıkarmış. Hem koklar hem de `Ah sultanım, nerelerdesin? Senin gözlerin de yaşlı mı şimdi?` diye gözyaşlarını silermiş.
Bir süre ağlayıp söylendikten sonra yine kuş olmuş `pırr...` demiş, uçup gitmiş. Keloğlan´ın ağzı açık kalmış. Hemen dolaptan fırlamış, Kendini bu perili saraydan dışarı atmış. Arkasına bile bakmadan oradan kaçmış. Sihirli bahçeyi geçmiş, alaca karanlıkları aşmış, düze ulaşmış.
Az gitmiş, uz gitmiş; dere tepe düz gitmiş... Derken bir yerlere gelince bakmış ki bir kalabalık, bir kıyamet. Sokulmuş Keloğlan da ne oluyor, diye. Burası bir hamammış. Ülkenin padişahı, kızı Gülyüz Sulta´ın derdine çare bulamamış da bu hamamı yaptırmış. Dört yöne de haber salmış. `Her cimin başından ilginç olay geçmişse gelsin anlatsın, hamamda da bedava mı sana bağışladım. Ne olur bana oranın yerini göster!` diye yalvarmış
Keloğlan´a.
Böylece sihirli kuşun yoluna az gitmişler uz gitmişler; sonunda Keloğlan bin bir renkli o sihirli bahçeyi bulmuş.
Altın sarayı Gülyüz Sultan´a göstermiş: `Asil görüp şaşacakların içeride sultan bacı. Hadi eyleşmeden girelim saraya.` demiş ama Gülyüz, Keloğlan´ı tehlikeye atmak istememiş. Helalleşip ayrılmış; altın saraya girmiş, dolaba saklanmış. Biraz sonra, sihirli kuş gelmiş. Silkinmiş, civan yapılı bir genç olmuş. Sultanın çevresini çıkararak `Bu çevreyi işleyen eller sağ mı? Bir daha sultanımın yüzünü görebilecek miyim?` diye ağlayıp mendille gözyaşlarını silmiş.
Kız hemen koşmuş, delikanlının kollarına atılmış. Meğer bu delikanlı da insan soyundanmış. O da bir padişah oğluymuş. Murat Şah´mış adı. Masal buya nasıl olmuşsa perilerin ağına düşmüş bir gün. Bir daha da kurtulamamış tılsımlarından; Onu seven bir ihsan eli, eline değinceye dek bozulmamış tılsım.- Sultan ona sevgiyle sarılınca tılsım bozulmuş, periler ülkesinden birlikte kaçmışlar. Kırk gün kırk gecelik düğünleri kurulmuş. Mutlu bir yaşama başlamışlar.
Kaynak : Hikayeler. com
Kalın sağlıcakla.


 

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 24.11.2024
Bugün
5 - 9
Pazartesi
4 - 9
Salı
7 - 11
Tekirdağ

Güncelleme: 24.11.2024
İmsak
06:31
Sabah
08:01
Öğle
13:02
İkindi
15:30
Akşam
17:52
Yatsı
19:17
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Galatasaray
32
32
0
2
10
12
2
Fenerbahçe
29
33
1
2
9
12
3
Samsunspor
25
24
3
1
8
12
4
Eyüpspor
22
19
3
4
6
13
5
Beşiktaş
21
19
2
3
6
11
6
Göztepe
18
19
3
3
5
11
7
Sivasspor
17
17
5
2
5
12
8
Başakşehir
16
17
4
4
4
12
9
Rizespor
16
12
6
1
5
12
10
Gaziantep FK
15
18
5
3
4
12
11
Kasımpasa
14
16
4
5
3
12
12
Antalyaspor
14
15
6
2
4
12
13
Konyaspor
14
14
6
2
4
12
14
Kayserispor
12
13
4
6
2
12
15
Trabzonspor
12
12
3
6
2
11
16
Bodrumspor
12
10
7
3
3
13
17
Alanyaspor
10
9
5
4
2
11
18
Hatayspor
6
10
7
3
1
11
19
A.Demirspor
2
9
9
2
0
11
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı