|
||
Ey İdam Cezası Neredesin? | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Amerika gibi, uygar ülkelerin başında gelen bu ülkede bile bu ceza varken, bizde neden yok? Neden kaldırıldı? Kaldıranlar haklı mıydı? Katiyen ve asla haklı değiller. Manzara işte ortada. Geçen yıl, Özgecan isimli bir genç kızı, salt tecavüz etmek için hun harca öldürdüler. O zaman da, yazmıştım. Bu suçun karşılığı mutlaka “İdam” olmalıydı. Bu alçak ve aşağılık kimseye, bu ceza verilmeli ve onun da canı alınmalıydı. Öyle olmadı, Avrupa Birliği’ne giriyoruz diye, 1990’lı yılların sonunda, bu cezayı bizden de kaldırdılar. İyi mi ettiler? Asla. Katillerin sayısını artırdılar. İdama mahkum edilen Bölücü başı idam edilmedi ve şimdi Krallar gibi besleniyor ve bakılıyor. Terör ise, almış başını gidiyor. “İdam, neden yine aklına geldi?” diye sorarsanız, anlatayım. İstanbul’un en işlek ve lüks caddelerinden biri olan Kadıköy Bağdat Caddesi’nde bir sapık, bir genç kızı kaçırıyor ve bir binanın görünmeyen arka kısmında kıza tecavüz ediyor. Allah’tan kızı öldürmüyor. Kız dirense, onu da yapacak. Değerli okuyucularım; bu cani ve sapıkların sayısı her geçen gün artıyor. Hiçbir haklı gerekçe yokken, adam karısını, sevgilisini, dostunu, anasını, babasını, bacısını ve en yakın arkadaşımı öldürüyor. İstatistiklere göre, bu iktidar döneminde 5 bine yakın kadın öldürülmüş. İnsan öldürmek, bizim dinimizde de yok. Kur’an-ı Kerim, “Bir insanı öldürmek, bütün insanlığı öldürmektir.” diyor. Hiç kimsenin, başka birisinin canını almaya hakkı yok. Canı, ancak Allah alır. Ya da, devletin mahkemesi karar vererek, can alınır. Yani, suçlu idam edilir. Çocukluk yıllarımda, bu ceza sıkça uygulanırdı. Cinayet işleyenlerin çoğu, asılarak idam edilirdi. Tabii ki yargılandıktan sonra. Şimdi ise, adama en çok müebbet hapis, yani ölünceye kadar hapis cezası veriliyor ve iyi hali var diyerek ceza 15-20 yıla indiriliyor ve daha sonra da çıkarılan aflarla adam özgürlüğüne kavuşuyor. Ve, yeniden cinayet işlemeye başlıyor. İdam cezaları Amerika’da, ya zehirli iğne ile, ya da gaz odasında zehirleme yapılarak infaz ediliyor. Suudi Arabistan’da, suçlunun kafası kesilirken, biz de ise suçlu asılarak idam ediliyordu. Günümüzde idamlık suç işleyenleri değil asmak, kazığa oturtmak ya da bacaklarını iki arabanın tamponlarına bağlayıp, ikiye ayırmak gerekiyor. Avrupa Birliği’ne girme umudumuz ve şansımız kalmadı. Birliğin, sözü geçen ülkeleri zaten, bizi almayacaklarını açıkça söylüyorlar. Haklılar. Çünkü, Avrupa Birliği’nde bizden başka Müslüman ülke olmayacak ki. Onun bir “Hristiyan Kulübü ya da Birliği” olduğu ortada. İkinci engelse, bizim topraklarımızın sadece 30’da biri Avrupa’da. Diğer toprakları, Asya kıtasında bulunuyor. İhtimal o ki, gelecekte bir “Avrasya Birliği” kurulursa, işte biz onun tam göbeğinde yer alabiliriz. Türkiye, Avrupa Birliği için yaptığı başvuruyu geçici olarak askıya almalı ve İdam Cezasını mutlaka getirmelidir. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.