Vatandaşların devlet katındaki işleri için ilk uğradıkları kişiler, görevli memurlardır. Birçok memur, amirlerine başvurulmadan halkın sorunları çözerler. Ama, Saray Adliyesi’ndeki memurların bu kolaylığı göstermedikleri ifade ediliyor.
Devlet bütün işlerini, amirlerinin denetimindeki memurları eliyle yürütüyor. O kadar ki, vatandaşların çoğu, amirini görmeden ya da ona başvurma ihtiyacını hissetmeden, memurları vasıtasıyla işlerini gördürebiliyor. Doğru olan da, zaten bu.
Kimi dairelerde ise, memurların umursamaz katı tutumları, işleri sürekli yokuşa sürmeleri ya da tembellikleri yüzünden yürütülmeyen işler vatandaşın zararına olurken, onlarınsa umurunda bile olmuyor.
Mesela, vatandaşların işini yokuşa sürenlerin başında Gümrük Teşkilatı geliyor. Gümrükte bir işiniz olduğu zaman, ilgili birime doğrudan gidip de işinizi yaptırmanız, asla mümkün olamıyor.
Vatandaş bunu çok iyi bildiği için Gümrük Komisyoncuları’na giderek, işini halledebiliyor.
Eskiden, Tapu Sicil Müdürlükleri’nde yaşanan sıkıntılar, şimdi bir plan dahilinde yapılan çalışmalarla sıkıntı olmaktan çıkarılmış.
Aslında, devlet kapısına gidip de, beklemeden ve sıkıntı çekmeden işini gördürenlerin sayısı ne yazık ki henüz fazla değil. Yine de, vatandaşın istediği ve beklediği kolaylığı gösteren kurum ve kuruluşlar yok değil.
SARAY ADLİYESİ’NDEN YAKINMALAR
Hak aramak için Adliyenin kapısını çalanlar, sorunlarını mahkemede çözebiliyorlar.
Hakim ve Savcılardan her türlü anlayış, yardım ve kolaylığı gören vatandaşlar, Adliyenin kimi memurlarından şikayetçiler.
Bu şikayetler, bizim ilçemizde de yaşanıyor. Telefonla arayan ya da yüz yüze geldiğimiz kimi vatandaşlar, Adliyenin kimi memurlarından yakındıklarını, ısrarla beyan ediyorlar.
Yakınmalar, daha çok memurun ilgisizliği ve muhatabını ciddiye almaması olarak niteleniyor.
Bir hemşerim, aynen şöyle diyor; “Bir hususta bilgi almak için Mahkeme kalemine gidiyorum. Memur, yüzüme bile bakmıyor. Başına dikiliyorum, soru sormama fırsat vermiyor. Çünkü, elindeki kağıttan ya da konuştuğu telefondan başını kaldırıp da, bana bakmıyor. Sorduğum zaman da, işinin çok olduğunu beyan edip, etraflıca soru sorup bilgilenmeme imkan vermiyor. Bazen, sevimsiz ve sert çıkış yapanlar da var. Hakim ya da Savcıya gittiğimiz zaman, derdimizi daha kolay anlatabiliyor ve cevap alabiliyoruz.”
Değerli okuyucularım; Bu iktidar döneminde yargı bağımsızlığının ortadan kaldırılması, Hakim teminatının yok edilmesi, yasalara ve hukuka uygun karar veren ve adaleti tecelli ettiren Hakim ve Savcıların, iktidarın işine gelmeyen karar vermeleri karşısında hedefe konmaları, mahkeme kapılarında hak arayan vatandaşları ürkütüyor ve korkutuyor.
Bu yetmiyormuş gibi, vatandaşın “Mahkeme Kalemleri’nde çektiği sıkıntılar”, yargıya olan güveni büsbütün ortadan kaldırıyor.
Düzelmesini beklemekten başka bir çaremizin olmadığını, şimdilik belirtmek zorundayız.
|