301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
19 Haziran 2015 - Cuma 10:09 Bu haber 675 kez okundu
 
Bir Süleyman Demirel Vardı
Köşe Yazıları Haberi


     Artık yok! Cumhurbaşkanı seçildiğinde attığı imzalardan biri, benim İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’ne atanmama aitti.  İstanbul’da, okulların temel atma ve açılış davetlerine mutlaka katılırdı. Böylece, onu daha yakından tanımıştım.

      Siyasetin, gerçek bir “duayen”iydi. Tekirdağ’da görev yaptığım sırada, seçimi ikinci defa kazanmış ve Başbakanlığını sürdürüyordu.

       Bir Ankara ziyaretinde, onun Mecliste yaptığı bir basın toplantısına katıldım. Çok yakından izledim ve hafızasına hayran kaldım.

       Demirel, yaptığı basın toplantılarını bir kitap haline getirince, kendisine bir mektup yazıp, kitaptan bir tane göndermesini istedim.

      O da, el yazısı ile bir cevap yazıp, kitabı göndermişti. Onunla, daha sonra da karşılaştık, ancak İstanbul Milli Eğitim Müdürü iken, çok daha sık karşılaşmaya başladık.     

      Bir gün, Rize Milletvekili Tuncay Mataracı ile onu Güniz Sokak’taki evinde ziyaret ettik. “Çocuklar, bugün çok yoruldum. Sohbet edip, biraz dinlenelim.” dedi. Çayları içerken, onu dikkatle dinledim ve zekasına bir kere daha hayran kaldım.

      Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı seçildikten hemen sonra benim İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’ne atanma kararnamemi de imzalamıştı.

      Bağış yoluyla yeni yaptırılan okulların temel atma ya da açılış törenlerine gelmeye başlayınca, çok daha sık görüşmeye başladık.

      Onu, Yeşilyurt’taki askeri havaalanında karşılardık. Önce Protokol Salonu’na geçer, yapılacak tören hakkında kendisine bilgi verirdim. Çok dikkatli dinler, kimi durumlarda cebinden küçük bir kağıt çıkarıp, not alırdı.

     Bu sırada, sıcak ve şaşırtıcı esprilerde bulunur, bizi güldürürdü. Etrafında, bugünkü Cumhurbaşkanı ya da Başbakanın etrafında olduğu gibi, kimi yalaka iş adamları vardı. Onun geleceğini önceden haber alıp, bizimle birlikte hava alanına karşılamaya gelirlerdi. Kimileri biraz daha yakınlaşıp, eğilip kulağına bir şeyler söylerlerdi. Hiç kuşkusuz, hepsi kişisel çıkarları peşindeydi.

                                        BENİ, ONA ŞİKAYET ETTİLER

       İş adamı Haydar Akın, Levent Kız Meslek Lisesi’ne ek bir bina yaptırmıştı. Demirel, onun açılışına da geldi. Karşıladık ve tören alanına getirdik.

      Çok kalabalık bir tören oldu. Açılıştan sonra okulun bahçesinde oturduk, çay içiyorduk. Demirel’in, hemen sağ yanındaydım. Etrafımızı çeviren kalabalığın içinden biri Demirel’e yaklaşıp yüksek sesle; “Sayın Cumhurbaşkanım, İstanbul Milli Eğitim Müdürü’nden şikayetçiyiz.” dedi.

     Ani bir sessizlik oldu, adam şikayetine devam etti. “Beşiktaş’ta İmam Hatip Okulu yok. Fulya’da bir okul yapmak için bütün malzemeyi getirdik. İnşaata başlamak üzereyiz. Ama, Milli Eğitim Müdürü bize izin vermiyor.”

     Demirel, yüzüme baktı, ama hiçbir şey sormadan vatandaşa döndü. “İzin vermiyorsa, mutlaka haklı bir sebebi vardır.” dedi ve konuyu kapattı.

     Çünkü, bir gurup insan bir araya gelip,  hiçbir talepte bulunmadan ve izin almadan, halkın kullandığı yolun üstüne inşaat malzemelerini yığarak, okul yapmaya kalkmışlardı. Şikayet üzerine onları uyarmış ve bu şekilde okul yapılamayacağını söylemiştim.

                                                DEMİREL, ÇOK ÖFKELİ

      Onu, bütün buluşmalarımızda hep güler yüzlü gördüm.  Ama bir gün, yüzü çok asıldı.

      Daha sonra Milli Eğitim Bakanı olan Prof. Mehmet Sağlam, o dönemde YÖK Başkanıydı.

      Çırağan Sarayı’nda uluslararası önemli bir toplantı vardı. Toplantının ev sahipliğini YÖK yapıyordu.

      Demirel’i yine karşılayıp, Çırağan’a götürdük. Sağına İstanbul Valisi, soluna ben oturdum. YÖK Başkanı Prof. Sağlam, uzun bir açılış konuşması yaptı. Demirel, konuşmayı hiç beğenmedi.

       Bir ara bana dönüp, “Bu adam ne diyor yahu?” dedi. YÖK Başkanı konuşmasını bitirdi ve esas görüşmelerin öğleden sonra yapılacağını duyurduktan sonra, Demirel’in yanına gelip, bir konuşma yapmayı arzu edip etmediğini sordu.

    Demirel, biraz da sert bir üslupla; “Ne konuşması yahu.” dedikten sonra bize dönüp, “Haydi çocuklar, kalkın gidelim.” dedi ve bizi alıp salondan ayrıldı.

                                 ONU, YERE DÜŞMEKTEN KURTARMIŞTIM,  

        Mermerci Ailesi, babaları İhsan Mermerci adına yıllar öne Zeytinburnu’na bir lise yaptırmışlardı. Anneleri Adile Mermerci adına da, bir Öğretmenevi  yaptırdılar. Davet üzerine, açılışına Süleyman Demirel de geldi.

     Bahçede, güzel bir açılış oldu. Demirel, konuşmak için kürsüye gelirken, ona ben de refakat ettim. Tam platformdan inerken ayağı takılınca, benim üstüme yıkıldı. Onu sıkıca kavradım ve yere düşmesini önledim. Güldü ve kürsüye çıkıp, espriyi patlattı. “Bu ne ki? Bizi çok düşürmek istediler, ama görüyorsunuz dim dik ayaktayız.” deyip, herkesi güldürdü.

     Yine bir buluşmamızda; “Sayın Cumhurbaşkanım, o meşhur şapkanızdan bir ben edinemedim. Bana, ne zaman bir şapkanızı vereceksiniz?” deyince, yine güldü ve “İsteyenlere verdim. Ama zorla almak isteyenler hep hava aldılar.” dedi. Ancak, bana vermeyi yine unuttu.

                                    NİKAH ŞAHİDİMİZ OLUR MUSUN?

       İstanbul’a geldiğinde, onunla yakınlığı olanların nikah şahitliğini de yapardı. Bilhassa hava alanı’nda otururken gelen işadamları ondan şahit olmasını istediklerinde Özel Kalem Müdürü’ne, “Uygun bir gün verelim.” deyip, nikah gününü  Özel Kalem Müdürü ayarlardı.

       Oğlum da, Üniversiteyi yeni bitirmişti. Bir gün, Demirel’e ben de eğilip, “Sayın Cumhurbaşkanım, oğlum okullarını bitirdi. Sıra evlilikte. Bize de nikah şahitliği yapar mısınız?” deyince, yüzüme bakıp güldü. “Ooo, seve seve, seve seve…” dedi. Ama, oğlanı evliliğe ikna edemeyince, bu iş suya düştü.

                                DEMİREL, BÜYÜK BİR DEVLET ADAMIYDI

      Onu, yakından tanımaktan çok mutlu olmuştum. Onunla başka anılarımız da vardı. Her görüşmemizde, hafızasına hayran kalmıştım.

      Onun, sevenleri kadar sevmeyenleri de vardı. Siyaset bu, pek tabiî ki bunlar olacaktı.

      Ölümü üzerine, ardından şimdi çok şeyler yazılıp söylenecek. Bunların doğru olanları da, yanlış olanları da olacak. Bugünkülere bakınca, bu millet Süleyman Demirel’i,  hem de mumla arayacak.

      “Devlet adamı” olma vasfını, yine yakından tanıdığım İsmet İnönü’den sonra, ben onda gördüm. O, hiç pes etmedi. O sebeple, her gönderdiklerinde, hep geri döndü.

      Yeni kuşak tam bilmese de, bu millet onun bu ülkeye yaptığı hizmetleri çok iyi biliyor ve onu hep takdirle karşılıyor.

      Nurlar içinde yatsın.

 

 

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 05.05.2024
Bugün
10 - 17
Pazartesi
8 - 16
Salı
10 - 17
Tekirdağ

Güncelleme: 04.05.2024
İmsak
24 Şevval 1445
Sabah
04:18
Öğle
05:58
İkindi
13:12
Akşam
17:03
Yatsı
20:15
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Galatasaray
93
80
1
3
30
34
2
Fenerbahçe
89
89
1
5
28
34
3
Trabzonspor
58
60
12
4
18
34
4
Beşiktaş
54
48
13
6
16
35
5
Başakşehir
52
46
12
7
15
34
6
Kasımpasa
49
56
13
7
14
34
7
Alanyaspor
49
50
10
13
12
35
8
Rizespor
49
47
14
7
14
35
9
Sivasspor
48
41
10
12
12
34
10
Antalyaspor
45
39
11
12
11
34
11
A.Demirspor
44
50
11
14
10
35
12
Kayserispor
40
39
13
10
11
34
13
Ankaragücü
39
43
12
15
8
35
14
Samsunspor
39
37
15
9
10
34
15
Karagümrük
36
41
16
9
9
34
16
Konyaspor
36
34
14
12
8
34
17
Gaziantep FK
34
39
18
7
9
34
18
Hatayspor
33
38
15
12
7
34
19
Pendikspor
30
38
18
9
7
34
20
İstanbulspor
16
26
24
7
4
35
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı