Başkan Albayrak Tekirdağ'ı modern bir şehir yapacağını her konuşmasında vurguluyor. Son günlerde Saray'a el atan büyükşehir vatandaşların takdirini toplamaya başladı.
Gece gündüz demeden çalışan Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak'ın performansına ve çalışma şevkine ilçe belediye başkanları ayak uyduramıyor.
Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak adeta yerel hükümet gibi çalışıyor. Her gün belediye hizmetlerine yenilerini ekledikçe ekliyor. Hizmette sınır tanımayan Başkan Albayrak, tüm performansını görevinde kullanarak, Tekirdağ'a hizmet etmek için mücadele veriyor. Ancak bu performansa ilçe belediye başkanları yetersiz kalıyor.
Görünen o ki, Başkan Kadir Albayrak, Tekirdağ'ın Yılmaz Büyükerşen'i olacak. Başkan Albayrak özverili çalışmalarıyla Tekirdağ'ı modern bir şehir yapacak gibi görünüyor.
ALBAYRAK'A, İLÇE BELEDİYE BAŞKANLARI YETİŞEMİYOR
Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, sabahın erken saatlerinde mesaisine başlayarak gecenin geç saatlerine kadar, yorulmadan, usanmadan görev aşkıyla çalışıyor. Başkan Albayrak'ın bu performansına ilçe belediye başkanları ne yetişiyor ne de ayak uydurabiliyor.
Albayrak'ın çalışma temposuna ayak uyduramayan başkanlardan biri de ilçemiz Belediye Başkanı Nazmi Çoban. Elindeki imkanları kullanamayan Başkan Çoban, yetenekli kişilere de görev vermek istemiyor. Bu davranışı şu sözü aklıma getiriyor: "Kendisine güveni olmayan kişi başkasının gölgesinden korkmaya mahkumdur."
Bir gün bir başka partili tarafından Saray Belediyesine, "Başarısız Belgesi" gönderilirse hiç şaşmayınız. Olmaz demeyiniz. "Altyapı yapıyoruz, çamurla, tozla yaşamaya alışmalıyız" diyen bir zihniyetten güzel şeyler beklemek yerinde olmaz. Böyle bir zihniyet başka bir yerde görülmez ve konuşulmaz. Ama maalesef biz bunları Saray'da sürekli konuşmak zorunda kalıyoruz.
ÇOBAN: "ÇAMURLA, TOZLA YAŞAMAYA ALIŞALIM"
Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban, altyapı çalışmaları nedeniyle insan hayatını zorlaştıran çamur ve tozdan dolayı vatandaşlara "bunlarla yaşamaya alışalım" diyor. Bu da ne demek oluyor. Beceremediği ve yapamadığı işler için kendince geçerli bir gerekçe göstererek, insanları kandırmaya çalışıyor. Yani kedinin yetişmediği, "ciğere mundar" demesine benziyor.
Altyapı çalışması yalnızca Saray'da yapılmıyor. Türkiye'nin birçok yerinde altyapı çalışmaları var. Elbette bir takım sıkıntılar olacak. Ama bu kadarı da fazla. Bu insanlara yazıktır, günahtır. Bu insanlar yollarda yürüyemez oldu. Evlerinde kapı, pencerelerini açamaz oldular. Bu kadar vurdum duymazlık ve basiretsizlik olamaz. Kaldı ki, bu firma insanlara bu kadar sorun yaratma
cüretini kendinde nasıl buluyor. Bu gücü kimden alıyor. Bir amatör firma olduğunu biliyoruz. Ama bu kadarına da pes doğrusu.
AMATÖR FİRMA SARAY'I CEHENNEME ÇEVİRDİ
Yüklenici firma, Saray'da altyapı çalışmalarına başladığı günden itibaren sorun üstüne sorun yaratarak, ilçeyi cehenneme çevirdi. Firma Saray'da altyapı çalışmalarına başlamadan önce Güneşkaya Mevkii'nde kendine büz imalathanesini kurdu. Bu imalathanesini önce küçük bir atölye ve ardından kimden bu gücü ve cesareti aldı ise, bu imalathaneyi büyüterek o bölgeyi
yaşanmaz hale getirdi. Belediye Başkanı Nazmi Çoban da bu olan bitenlere göz yumdu. Başkan Çoban Saray'ın gelişmesi için hiç bir mücadele vermezken, ilçenin gelişmesi için imar çalışmalarına hep "takozlamak" için elinden gelen tüm gayretleri sarf ederken, Saray dışından gelen müteahhitlerin önünü açmıyor. İlçeyi cazibe bir yerleşim alanına dönüştürmeyerek müteahhitlerin çoğunu kaçırırken, bu firmaya neden bu kadar tolerans tanıtıyor o da merak
konusu. Ayrıca burada imalatı yapılan büzlerin büyük bir bölümü başka bölgelere gönderiliyor. Yani firma tesisini buraya kurdu. Burada ürettiği malların büyük bir bölümünü başka bölgelere gönderiyor. Oysa firma buraya atölyeyi kurarken, sadece Saray'daki altyapı çalışmalarında kullanılacak mal üretilecekti. Bir de işin ilginç yani firmanın kurduğu tesisin yeri kimin malı.
Kimden kiraladı. Bu arazi belediyenin ise, belediye burayı kaç paraya kiraya verdi? Kaç yıllığına verdi? Belediye kamuya ait bu yeri ne maksatla bu firmaya ucuz yollu bir şekilde kiraya verdi? Belediye Başkanı Nazmi Çoban ile bu firmanın ilişkileri nelerdir? Bu ilçenin bir Kaymakamı ve bir de savcısı var. Bundan sonra ki işlerde bu kurumlara düşer. Benden söylemesi.
KÜÇÜK OLSUN BENİM OLSUN MANTIĞI HAKİM
Saray geçmiş dönemlerdeki biriken sorunlar ve yapılmayan hizmetlerle bir türlü kasaba mantığından kurtulamadı. Özellikle son 6 yıldır ilçenin bir yerleşim alanı olarak büyümemesini isteyerek, ilçenin göç almasından korkan bir zihniyetin belediye başkanı olması ilçenin yerinde saymasını sağlıyor. Küçük olsun benim olsun mantığının hakim olduğu bir yerleşim alanı nasıl
gelişebilir ki?
Saray'ın yöneticileri insan yaşamını kolaylaştırmak için hiç bir çalışma yapmıyor. İlçe içerisinde yapılması gereken onca çalışma varken, hiçbir şey yapılmaması vatandaşların tepkisine de neden oluyor. |