Komşumuz Yunanistan 30 yılı aşkın bir süredir sağ iktidar tarafından yönetiliyordu. PASOK PARTİSİ, bir yolunu bulup iktidarı ele geçiriyor ve kolay kolay gitmiyordu. Sağ görüşlü iktidar, Ortodoks Yunan Kilisesi’nden destek alıyor, ülkeyi yönetenler İstanbul’a geldiklerinde Fener Ortodoks Rum Patriğini de, ziyaret etmekten geri kalmıyorlardı.

     Ne var ki, bu partinin ekonomik yönden Yunan halkına fazlaca bir faydası olmuyordu. Nitekim, geçtiğimiz yıllarda ekonomik krize giren Yunanistan’da bütün hesaplar tersine dönmüş, ülke iflasın eşiğine gelmişti.

    Amerika’nın desteği ile Avrupa Birliği’nden yardım gören, bir ara Euro bölgesinden, yani Avrupa Birliği’nden bile çıkmak isteyen Yunanistan, Birliğin yeniden destek vermesiyle ayakta kalabilmişti.

    Yunan halkı, son seçimlerde artık gerçeği anlamış ve ülkeyi felakete sürükleyenlere oy vermeyeceğini belirterek, dediğini yapmıştı.

                                    ÇİPRAS, BAŞBAKAN

Çipras, şimdi Yunanistan’ın yeni Başbakanı ve pek genç.  Bir dine bağlı değil, yani “Ateist”. Yaptığı bütün açıklamalar, ilgi çekiyor. Çünkü, çok iddialı ve sıra dışı açıklamalar yapıyor.Yunan halkı, onun bütün dediklerini yapacağına ve ülkeyi düze çıkaracağına inanıyor.

Çipras ilk olarak, kamu kurumlarına torpille atanan ve aybaşlarında maaş almaktan başka bir iş yapmayan yeteneksiz kişileri dışarı atmakla işe başladı.

    Devletin kadrolarında özellikle “Danışman” olarak görülen, ancak hiçbir işe yaramayanları kapı dışarı ediyor. Bunlara, devletin sağladığı bütün ayrıcalıkları ortadan kaldırıyor.

   Bakanların altındaki lüks ve pahalı makam araçlarını da kaldırıyor ve onları satışa çıkarıyor.Başta hükümet üyeleri olmak üzere, kamu çalışanlarının devletin imkanlarındanyararlanmalarını ve lüks olan herşeyden artık vazgeçmelerini sağlıyor.

     Bilindiği gibi Kiliseler, Ortaçağdan beri bütün batı ülkelerinde din istismarı yaparak halkı sömürüyor. Tapularında büyük mal varlıkları ve Bankalarda yüklü hesaplara sahipler.

     Bizdeki gibi, onlarda da din sömürüsü dolu dizgin gidiyor. Halk, kiliselere ve yan kuruluşlarına, sevap kazanmak niyetiyle hiç esirgemeden bolca yardım yapıyor ve din adamları çok rahat ve lüks bir hayat yaşıyorlar.

    İşte, “Ben, bu yüzden ateist oldum.”diyen yeni Yunan Başbakanı, Kiliselerin paralarına ve bütün mallarına el koymaya hazırlanıyor.

    Başbakan Çipras, yeni oluşturduğu Yolsuzluk Araştırma Komisyonu ile, eski defterleri açıyor. Devletin sırtından haksız kazanan kim varsa, hepsinin hesaplarını ele alıp, mallarını ve paralarını da sorgulayacak. Haksız bütün kazançları müsadere edip, milletin malı haline getirecek.

    Bizde de, Çipras’ın yaptığını ya da yapacağını yapacak bir Başbakan adayı henüz yok. Böyle bir parti de, ortalıktahenüz  görünmüyor.

    Bir an evvel çıkmasını ve bu memlekette ne kadar hırsız varsa ortaya çıkarmasını, çalıntı mallara ve paralara el konmasını, hırsızların da hak ettikleri cezaya mutlaka çarptırılmasını bu milletözlemle  bekliyor. Eğer bu yapılırsa, tam bir “Siyasal ve Sosyal Reform” yapılmış olur.

İnanıyoruz ki, üç kuruşluk günlük çıkarlara tenezzül etmeyen vatandaşlarımızın artmasıyla, bu reform bir gün mutlaka yapılacaktır.