|
||
Uyanalım Artık Kıbrıs Gidiyor! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Bu üçüncü yazım. Kıbrıs elimizden gidiyor. Hem de, bu iktidar sayesinde. KKTC üzerinde, artık son oyunlar oynanıyor. Değerli okuyucularım; daha önceki yazılarımda Kıbrıs’ın tarihinden de, coğrafyasından da söz etmiş, ancak bizim için ne kadar önemli bir toprak parçası olduğunu özellikle belirtmeye çalışmıştım. 1950’li yıllardan beri Ada üzerinde çeşitli oyunlar oynanıyor. Batılı güçler, bir yolunu bulup, Ada’nın tamamını Rumlara, dolayısıyla Yunanistan’a vermek istiyorlar. Oysa, Ada’nın tamamı 1914 yılına kadar Osmanlı Devleti’nin, yani bizimdi. Filvaki, 1878 yılında Sultan II.Abdülhamit’in gafletiyle İngilizlere kiralanmışsa da, 1914 yılında kiralamayı tek taraflı olarak sonlandıran İngiltere, “Ada artık bizim” diyerek, Kıbrıs’ı elimizden aldı. Birinci Dünya Savaşı’nın karmaşası içinde gıkımız çıkmadı ve Ada büyük ölçüde elimizden gitti. 1914-1955 yılları arasında İngilizler, Rumları Ada’ya yığmaya başladılar. Ada’da yaşayan Türkler, İngilizlerin despotizmine rağmen Ada’dan ayrılmadılar. Ne var ki, 1950’li yıllara gelindiğinde İngilizler Ada’yı önce Rumlara, daha sonra da Yunanistan’a vermek istediler. İşte, ne olduysa ondan sonra oldu. Türk azınlık ile Rum çoğunluk arasında başlayan sıcak çatışmalar, dönemin Başbakanı Menderes ve Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Bey’in gayreti ve basireti ile, onlara kolay lokma olmadığımızı gösterdi. Önce Londra’da, daha sonra da Zürih’te yapılan anlaşmalarla, Kıbrıs Türkleri bugünkü haklarını sağlayan kapıyı araladılar. Özellikle 1960’la 1974 yılları arasında Ada’da yaşanan gerginlikler, hep Ada’nın Yunanistan’a katılması için yaşandı. 1974 yılında adına “Barış harekatı” denilen çıkarma ile Türkiye, Ada’da bugünkü fiili durumu yarattı. Türk azınlıklar böylece, çok önemli derecede yeni haklar kazandılar. Bu haklar, Ada’da iki ayrı toplumun ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağladıysa da, bu küçük devleti tanıyan olmadı. Son 30 yıl içinde Türkiye’de görev alan hükümetler, bu küçük devleti dünyaya tanıtamadıkları gibi, ona uygulanan ekonomik ambargoyu da kaldırtamadılar. AKP İKTİDARI, TÜRK AZINLIK HAKLARINI KORUMADI, KORUMUYOR! 2002 yılında iktidar olan Adalet ve Kalkınma Partisi, Amerika’ya ve Avrupa ülkelerine şirin görünmek için, Ada’daki Türklerin haklarından büyük tavizler verdi. Avrupa Birliği de, komşularıyla sorunlu olmasına rağmen, AB yasasına aykırı olarak Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ni Birliğe aldı. Bu duruma özenen Türk azınlık, Rumlarla birleşip yeni bir Birleşik Devlet kurulmasını zımnen de olsa onaylayınca, durum Amerika’nın, Avrupa ülkelerinin ve Kıbrıs Rum kesiminin tam istediği gibi oldu. Batılı dostlarımız (!) şimdi, bu planı uygulamaya koyup, iki bölgeyi birleştirmenin ve böylece Birleşik Kıbrıs Devleti’ni kurmanın çabasındalar. AMERİKAN BAŞKAN YARDIMCI DEVREDE Amerikan Başkan Yardımcısı Joe Biden, şu sıralarda Kıbrıs’ta temaslarda bulunuyor. Konu, tabii ki iki tarafın birleştirilmesi konusu. Biden, temaslarını yaparken açıkça “Birleşin” diyor ve itiraz eden olursa müdahale edebileceklerini söylüyor. Yani, abasının altındaki sopasını, tabii ki Türk tarafına gösteriyor. Değerli okuyucularım, KKTC’ye defalarca gittim. Rahmetli Rauf Denktaş ve Meclis Başkanı Hakkı Atun’la görüştüm. Onları İstanbul’a da konuk ettik ve sohbet ettik. Bugün Ada’da, onların görüş ve isteklerinin tam tersi hadiseler yaşanıyor. AKP iktidarından destek görmeyen Rauf Denktaş’tan sonra Cumhurbaşkanı olan M.Ali Talat, Rumlarla birleşme yanlısı. Talat, Cumhurbaşkanlığı sırasında da AKP hükümetinden yakın ilgi ve destek gördü. Bugünkü Cumhurbaşkanı’nın aksini düşünmesine rağmen, bugün Ada’da birleşme yanlıların çoğunlukta olduğunu söyleyebiliriz. Birleşme isteyenlerin tek hedefi, Rum Kesimiyle birlikte Avrupa Birliği’ne girebilmek. Türk hükümetinin, böyle bir birleşmeye karşı olmadığı ifade ediliyor. Ada’da Türkler arasında bir halkoylaması yapıldığı takdirde, Türkiye’nin de desteğiyle çoğunluğun birleşme isteyeceği söyleniyor. Uzun lafın kısası, ilk etapta KKTC ile Rum kesimi birleştirilecek. Böylece Birleşik Kıbrıs Cumhuriyeti adıyla yeni bir devlet kurulacak. Avrupa Birliği üyesi olan bu yeni devlet, daha sonra yeni bir halk oylamasıyla Yunanistan’a katılacak. İşin özeti bu. Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğindeki Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı, Türkiye’de sağladıkları Adaleti ve Kalkınmayı(!) böylece Kıbrıs’a da taşımış olacaklar. Ne var ki, orada Türkler değil, Rumlar kalkınacak. AKP iktidarı, yeni Birleşik Kıbrıs Devleti’nin mimarı olarak Tarih kitaplarında yerini alırken, Yunanlılar da Coğrafya kitaplarında topraklarının nasıl büyüdüğünü görmüş olacaklar. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.