Güçsüzlere acımak insanın doğasında olmalı. Güçlülere karşı dik durabilmek, yürekli veya güçlü olmak lazım. Genç isen yaşlılara karşı saygılı olmalı. İnsan isen, insan sevgisini mutlaka tatmalı. İnsanlara saygı, sevgi, çocukları korumak, yaşlılara hürmet kollamak, deyim yerindeyse üstüne titremek…
Yaşlı horozun aptalı kendi başını yermiş diye bir fıkra var. Bu fıkra insanların yaşamında insanlara çok şeyler öğretir.

Tıpkı bu fıkra gibi:
Köyün zengini çiftliğindeki kümesi gezerken, gözü horoza takılmış ve bakmış ki horoz yaşlanmış, kanatları düşmüş ve dizleri bükük dolanıyor.
O anda kararını vermiş ve kümese genç ve diri bir horoz getirtmiş.
Genç horozu gören ihtiyar, sonunun tencerede yahni olduğunu düşünmeye başlamış.
Ortada tavukların ilgisini çekmek için afralı tafralı dolaşan genç horoza yaklaşan ihtiyar horoz, kısık sesle ondan bir şey rica etmiş.
“Ben yıllardır bu kümesin erkeğiyim. Tavukların arasında bir havam var. Sen genç, yakışıklı ve güçlüsün, benim sonum belli ama buradan onurumla gideyim. Kümesin başından sonuna kadar koşu yapalım. Nasıl olsa beni geçersin ben de yarışı kaybettim o nedenle kümesi terk ediyorum derim” demiş.
Genç horoz, ihtiyara tepeden bakarak olur demiş ve ne zaman diye sormuş ve yarın sabah gün doğarken cevabını almış.
Şafak sökerken, ihtiyar, genç horoza yaklaşmış ve “beni iki adımda geçersin izin ver ben iki adım önde başlayayım nasıl olsa soluğum finişe yetmez” ricasına da olur evet cevabını almış.
Sabah gün doğumunda çiftçi omzunda tüfeği ile kümesi yemlemeye gelmiş ve o anda yarış başlamış.
Bir tüfek sesi dağı taşı inletmiş ve genç horoz kanlar içinde yerde yatıyor.
Çiftçi kendi kendine şöyle seslenmiş;
Ulan işe bak yahu bu hafta getirdiğim dördüncü horoz da sapık çıktı. Onca tavuk dururken bu da horoz peşine düştü!
Altı üstü fıkra işte hiç horoz konuşur mu gardaşım?
işin özü

BU ZAMANDA AKIL YAŞTA DEĞİL KURNAZLIKTA ...!
Laf anlaya söylenir. Ufacık bir ilçede yaşıyoruz. Görende sanır ki koca bir ülkeyi yönetiyoruz. Bakın şöyle etrafınıza niçin bir düzen kuramıyoruz? 
Ufacık bir ilçede.....
Kimin neyin bu ahbap çavuş ilişkileri...!
Nereye elini atsan ordan bir koku çıkıyor
Kimin eli kimin cebinde belli değil..
Herkeste bir maske,
Takınmışlar gezerler iki üç yüz ile ..
Sonuç mu ne sonucu sonsuz desek daha yeridir bu gidişin ..
Öylece soruları sıralamak mümkün ki hem de istemediğin kadar soru ..
E ama bu soruya cevap verecek erkek nerde ...!
Kimsenin kimseye güveni kalmamış herkes birbirinden şüphelenir duruma gelmiş..
Yakınında olduğun bile senden uzak olmuş
What upp misali ...
Elden inmez telefonlar kimse başını kaldırmaz bilgisayardan
Hayat copy paste
Ve salla giitisin hesapları ..
En güzeli şu miskin söz var ya
"BANA DEĞMEYEN YILAN BİN YIL YAŞASIN"
Bu yılan seni delmiş geçmiş senin haberin yok...
Kral çıplak misali ..
Lafımı kimse almasın üzerine sallıyorum ortaya
Herkes kendinden mesuldür zaten .
En başta da biz, ne yaparsan yap ama vicdanının ile baş başa yap
Ufacık yerde yoksa düzen dünyanın en gelişmiş memleketine gitsen de yine aynı tas yine aynı hamam...