301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
16 Ağustos 2012 - Perşembe 21:26 Bu haber 1270 kez okundu
 
Türkiye'de milliyetçilik var olma aracı mı? - 1
Köşe Yazıları Haberi


Türkiye'de ve dünyada milliyetçilik var olmakla birlikte, insanların yaşamında ne kadar etkilidir? Milliyetçiliğin "toplumlar arası ayrımcılığın" kökü olduğu kolayca görülürken, ulus devletlerin temelinde yatan nedenler ve olan tüm bu gelişmelerin temelini kısaca milliyetçiliğe bağlayabiliriz; yüzyıllardır yaşayan çok uluslu imparatorluklar bu akıma yenik düşmüş, ve bir çok tatsız olaydan sonra gürültülü bir şekilde parçalanmışlardır.

Türkiye'de ve dünyada artık demokratik olmayan ülkelerde dahi geçerliliği yavaş yavaş ortaya çıkmış insanın fikir özgürlüğü kuralı, bireyi, yönetme ve yönetilme ile ilgili konularda temel bilgisi olmasa bile görüş belirtmeye itiyor. Tabii ki kişi her konuda kendi görüşünü belirtme hakkına sahiptir, ancak, bu konular üzerine bir aktivist olarak gitmesi, toplum ve devlet çıkarlarını iyice düşünmeden, topluma ve devlete yararlı olacağını iddia ettiği bir takım ideolojileri dogmatistce savunmaya ve uygulamaya girişmesi, özgürlüğün en kötü suistimal alanlarından biri olmuştur ; ve sanırım özgürlükçü akımın en büyük dezavantajı da budur.

Milliyetçilik, bu konuda cezp ediciliği en yüksek akımlardan biri... Çağımız insanı için, hele hele ütopyaları büsbütün bir umut kabul eden, ve sosyo-ekonomik gerçekleri iyi irdeleyemeyen gençler için, içine düşmekten kendilerini alamadıkları dipsiz kuyu gibi. Gençlik kısmını üzerine basarak vurguluyorum, çünkü gerek ideolojiler için olsun, gerek insan karakteri için olsun, gençlik her şeyin yarı yarıya hallolduğu bir dönemdir. Einstein, "Sağduyu 18 yaşına kadar edinilen önyargıların toplamıdır" der.

Dogmatik düşünceye sıkı sıkıya kendini kaptırmış çoğu insanın gençlik evresi, başka düşünceleri baştan inkar etmekle, ve ona hoşgörü göstermemekle geçer. Bu nokta, hemen hemen her dogmatik için geçerlidir. Milliyetçilik ise, bu tutumdan en çok nasibini alan akımların başını çeker.

Peki nedir salt milliyetçilikte yanlış olan? Büyük resme uzaktan baktığımızda, milliyetçiliğin "toplumlar arası ayrımcılığın" kökü olduğu kolayca görülür. Bir kere ulus devletlere oluşmasına neden olan tüm gelişmelerin temelini kısaca milliyetçiliğe bağlayabiliriz; yüzyıllardır yaşayan çok uluslu imparatorluklar bu akıma yenik düşmüş, ve bir çok tatsız olaydan sonra gürültülü bir şekilde parçalanmışlardır. Bu imparatorlukların yanlış yönetim politikalarına bir tepki olarak ayaklanmak, o toplumun bir hakkıdır. Ancak bugünkü ulus devlet tablosu, bu gelişmelere neden olan tetiğin, birkaç imparatorluğun yanlış politikasından çok, o imparatorluktaki ayrılıkçı akımlar olduğu görülüyor. Nitekim Osmanlı İmparatorluğu yanlış politika uygulamamasına ve temelde tek bir milletin hakim olduğu bir devlet olmamasına rağmen, azınlıkların milliyetçi duyguları sebebiyle parçalanmıştır.

Balkanlar bu idealle parçalanmış, yine Ortadoğu vilayetleri de, patlayan Arap milliyetçiliğine yenik düşmüştür. Burada imparatorluğun yanlış yönetilmesinden çok, azınlıkların "kendi milletini diğerlerinden üstün görmek" ülküsü ilk nedendir. Böyle bir tepki de kaçınılmaz olarak bölünmeyi beraberinde getirmiştir.

Bugün Türkiye'nin durumuna baktığımızda, milliyetçiliğin yine bu anlamda kullanıldığı görülüyor. Türkiye, her ne kadar bir ulus devlet olarak görülse de, içerisinde hala çok uluslu yapıyı -imparatorluk geleneğinden dolayı- ihtiva eder. Düşünmeden ve akılsızca ortaya çıkan bir milliyetçilik, içinde bulunulan bu yapıyı da tehtid edecek, ve hoş olmayan olayların yaşanmasına sebep olacaktır.

Kişinin kendi milletinin üstünlüğünü savunması, tüm bu olası gelişmeleri bir kenara atsak bile bir ironi teşkil eder; çünkü insan milletini doğarken seçme şansına sahip değildir. Bir futbol takımının üstünlüğünü savunabiliriz, çünkü onu kendi irademizle, düşünerek ve karşılaştırma yaparak seçmişizdir. Ancak içine doğduğumuz milleti savunmak buna ters bir durum oluşturur. Kaldı ki, böyle bir seçme şansımız olsa bile, bu insanlık adına bir utanç olacaktır. Kötülüğün ve iyiliğin bir olgu olduğu bir dünyada, kötülük ve iyilik kavramları genelleştirilip bir milletin üzerine atılamaz. Bu en basit halde bile bir düşüncesizlik göstergesidir.

Bunu milliyetçiliği ile dünyaya kan kusturmuş Hitler bile itiraf eder; "Kavgam" adlı kitabında üç tip insan çeşidinin varlığından bahseder ; vatanseverler, hainler ve suya sabuna dokunmayanlar. Bu aslında Hitler milliyetçiliği ile ters bir ilişki oluşturur; çünkü Hitler bir mantık hatasına düşerek, vatanseverleri kendi milleti, hainleri ise tüm gayri-Alman'lar olarak görmüş, üstüne üstlük suya sabuna dokunmayan bir takımın varlığını da görmezden gelmiştir. Gerçekteyse kötülük ve iyilik bireylerin ortaya çıkardığı bir olgudur. Bunlar kötü bireyler ile iyi bireylerin marifetidir, ve onların sıfatıdır; milletlerin değil. Devam edecek.

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 18.09.2024
Bugün
18 - 24
Perşembe
18 - 24
Cuma
16 - 25
Tekirdağ

Güncelleme: 18.09.2024
İmsak
05:21
Sabah
06:47
Öğle
13:09
İkindi
16:37
Akşam
19:22
Yatsı
20:42
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Beşiktaş
6
6
0
0
2
2
2
Galatasaray
6
4
0
0
2
2
3
Eyüpspor
4
5
0
1
1
2
4
Başakşehir
4
5
0
1
1
2
5
Fenerbahçe
4
3
0
1
1
2
6
Rizespor
4
3
0
1
1
2
7
Sivasspor
4
2
0
1
1
2
8
Konyaspor
3
4
1
0
1
2
9
Samsunspor
3
1
1
0
1
2
10
Gaziantep FK
3
1
1
0
1
2
11
Göztepe
2
2
0
2
0
2
12
Kasımpasa
1
3
1
1
0
2
13
Alanyaspor
1
3
1
1
0
2
14
Hatayspor
1
2
1
1
0
2
15
Antalyaspor
1
2
1
1
0
2
16
Trabzonspor
1
0
0
1
0
1
17
Kayserispor
0
1
1
0
0
1
18
A.Demirspor
0
1
2
0
0
2
19
Bodrumspor
0
1
2
0
0
2
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı