Moved Permanently

      Saray'da ikamet eden Erkan ve Kemal Tuncel Kardeşler, Pazartesi gece saat 23,30 sularında, Belediye Parkı'ndan ayrılarak evine giden Gazeteci Tekin Sönmez'in, Atatürk Anıtı önünde yolunu kestiler. Erkan Tuncel, Tekin Sönmez'in önüne geçip küfür ve hakaret ettikten sonra, üzerine saldırdı. O sırada Sönmez'in arkasında duran Kemal Tuncel'de,  başına vurunca, Tekin Sönmez yere yıkıldı. Daha sonra  her iki kardeş, yerde yatan Gazeteciye tekmelerle vurduktan sonra, olay yerinden kaçarak ayrıldılar.
      Hemen 155'i arayan Tekin Sönmez, olay yerine gelen polisler tarafından Emniyet Müdürlüğüne ve ardından Sağlık Raporu almak için hastaneye götürüldü. Daha sonra  da, Emniyette ifadesi alındıktan sonra ayrıldı.
      Bir süre sonra polisler tarafından gözaltına alınan Tuncel kardeşler, Emniyette ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldılar.  Gelecek olan Sağlık Raporu sonucuna göre olay, Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturulacak. 
      Okuyucularımızın hatırlayacağı üzere, 19 Ağustos 2011 tarihli gazetemizde, İl Genel Meclisi Üyesi Nedret Özer  bir açıklamada bulunmuş ve İlçemizde Çarşı ortasında yer alan ve halen Kavram Derhanesi olarak kullanıan "Tuncel İş Merkezi'nde yangın merdiveni mevzuata uygun değil" diyerek, yetkilileri uyarmıştı. Özer'in bu açıklaması, aynı başlıkla gazetemizde haber yapılmıştı. Haberi okuduktan sonra, gazeteci Tekin Sönmez'i hedef alan Tuncel Kardeşlerin, bu sebeple yol kesip gazeteciyi darp ettikleri anlaşıldı. Saldırıyı önceden planlayan ve Sönmez'e pusu kuran "Tuncel Kardeşler Çetesi" nin Nedret Özer'e de aynı tepkiyi yapıp karşılığını bulamayınca  öfkelerini gazeteciden almaya çalıştıkları anlaşıldı.
         Bu şahısların, hak aramanın yolunu bilmedikleri, haberin ve  Nedret Özer'in açıklamalarının  doğru olduğunu bile bile yol kestikleri görüldü.
        Daha sonra İl Genel Meclisi Üyesi Nedret Özer yaptığı açıklamada, söylediklerinin tamamen doğru olduğunu, amacının hiç kimseyi karalamak ve haksızlık yapmak olmadığını, o binada ders gören ve görecek olan yüzlerce öğrencinin, yangın merdiveni yokluğu sebebiyle hayati tehlike altında olduklarını söyledi. Olayın peşini bırakmayacağını, yetkili makamlar nezdinde konuyu sürekli takip edeceğini, gerekirse, olayı İl Genel Meclisi'ne taşıyacağını söyleyen Özer, "Burada, insanların canları söz konusudur. Birileri para kazanacak diye, yüzlerce genç kardeşimizin hayatlarını tehlikeye atamayız ve buna göz yumamayız." Dedi.
       Şimdi, konuyu öğrenen herkes şu soruları soruyor. "Binanı yaparken, neden yangın merdiveni yapmıyorsun?  Belediye olarak, neden gerçeklere aykırı rapor veriyorsun ?  Büyük bir yatırım yapıyorsun da,  neden mevzuata uymuyorsun? İnsanların can güvenliğini, neden hiçe sayıyorsun?  Yol kesip adam dövmekle, bu durumun düzeleceğini mi sanıyorsun?  Burası, dağ başı mıdır  yoksa, Afrikadaki bir sömürge ülkesi midir?
     Anlaşılan o ki  bu insanlar, insanlıktan nasiplerini almamışlar. İnsan olan, önce kendini sorgulamalıdır. Kusuru bir başkasında değil,  önce kendinde aramalıdır.
      Öte yandan, bu bina ile ilgili başka iddialar da var. Gazetemizi arayan kimi okuyucularımız, binanın imara aykırı yapıldığını ve yapımında proje dışına çıkıldığını ve de binanın 3 metre daha yüksek yapıldığını söylediler. Bu konuda şimdi,  denetim görevi yapan yetkililerden de bir açıklama bekliyoruz. 
      Bu ülke de, hukuk ve yargı var. Gözlem Gazetesi olarak biz de, olayın peşini bırakmayacağız. Bu sokak kabadayılarının yaptıkları yanına kar kalmayacaktır.
      Konuyla ilgili ve yetkili olan İlçedeki bütün görevlileri, görevlerini yapmaya davet ediyoruz.  Hukuk devletinde yaşadığımızı söyleyeyen yetkililer,  hukuka mı yoksa siyasete mi boyun eğecekler ? Hep beraber göreceğiz.