|
||
Suçsuz Yere Tutukluymuş! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Cumhurbaşkanı, Reza Zarrab için böyle diyor. Haksız yere içeri alınan masum insanlar içinse, böyle söylemiyor. Onun bu söylemini duyanlar, haklı olarak, “O, Reza’nın değil, Türk Milletinin Cumhurbaşkanı” diyorlar. Değerli okuyucularım, 17 Aralık 2013 gününü hatırlayın. Bir gurup Polis, bazı yerlere ani baskınlar yapmış ve iktidar ve Bakan olma gücünü kullanarak rüşvet alanları ve bunları depolayanları, çaldıklarıyla birlikte yakalamıştı. Suçüstü olan bu kişilerin çalıp çarptıkları paralar yani rüşvetler, para kasaları, para sayma makineleriyle birlikte yatak üstüne serilen ve kutulara doldurulan yerli ve yabancı paralar olarak hepsine el konulmuş ve failleri tutuklanmıştı. Tutuklananlardan biri de, uluslararası kaçakçılık yapıp, kara para aklayan ve devletin tepesindekilere rüşvet verip işini yürüten Azeri kökenli Reza Zarrab adlı genç bir adamdı. Onu korumak için dönemin İçişleri Bakanı’nın “Önüne yatarım.” dediği bu kişinin, işini yürütmek için çok miktarda rüşvet dağıttığı yazılmış çizilmiş, suçüstü yapılanlarsa tutuklanıp hapse atılmıştı. Reza ile birlikte hapse atılan bu kişiler, 2 ay 10 gün yattıktan sonra tahliye edilmişler, ne hazindir ki aldıkları rüşvetler faizleriyle birlikte kendilerine iade edilmişti. Daha sonra da, rüşvetçi Bakanlar hakkında işlem yapılmaya kalkılmış ancak, adının başında “Adalet” sözcüğü olan iktidar partisi, oylarıyla onları yıkayıp temizlemişti. Türk Milleti’nin içini yakan ve geleceğe ait umutlarını söndüren bu olay kısa sürede örtbas edilmiş, olayı ortaya çıkaranlarsa topun ağzına alınmıştı. REZA ZARRAB, OYUNUN BAŞ KAHRAMANI İşlerini kotarmak için rüşvet vermediği kimse kalmayan Reza Zarrab da, böylece bu tehlikeyi atlatmış ve tahliye edilip, kendini hapisten kurtarmıştı. Ne var ki, dosyası kabarık olan ve uluslararası kaçakçılık ve kirli para işlerine karışan Reza, Amerika’da enselenmiş, geçen Mart ayında 75 yıl hapis isteği ile hakim karşısına çıkarılmıştı. Halen Amerika’da Cezaevi’nde bulunan Reza’nın akıbetinin ne olacağı, şimdi merakla bekleniyor. Şarkıcı olan karısının bile terk ettiği Reza’yı, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ise terk etmiyor. Eşi, Emine Hanım’ın kurduğu Vakfa 8 ila 10 milyon lira civarında bağışta bulunan Reza için geçen hafta demeç veren Cumhurbaşkanı, herkesin kafasında şimşek gibi çakan şu sözü söyledi. “Suçsuz, Ama Hapiste!” Nice masum insanlar suçsuz, haksız ve günahsız yere hapiste yatarken, Cumhurbaşkanı Reza için şöyle devam ediyordu; “Biz, başka ülkelerdeki vatandaşlarımızın tutuklanmalarına, duyarsız kalamayız.” Hemen aklıma şu soru geliyor. Suudi Arabistan’da kılıçla kellesi uçurulan masum bir Türk vatandaşına karşı, acaba neden duyarsız kalındı? Orta Asya ülkelerinde yıllardır hapislerde çürüyen Türk vatandaşlarına, acaba kim duyarlılık gösteriyor? Ve tabii ki ötekileri… Reza’nın Amerika’da tutuklanmasını da FETÖ ile ilişkilendiren Cumhurbaşkanı, “Zarrab’ı, FETÖ’nün yedirip içirdiği kişilere teslim ettiler. Bu kişinin, bir suçu bulunmuyor.” Diyor. Amerika’yı nasıl dolandırdığı açıklanan, kara para akladığını bilmeyenin kalmadığı ve Türkiye’de de bir numaralı rüşvet dağıtıcısı olan bu kişiye, Cumhurbaşkanı’nın neden sahip çıktığını biraz anlasam da, tam anlamış değilim. Amerikan adaleti, Devlet Başkanı filan dinlemiyor. Bu Reza olayının, Türkiye’de tecelli ettirilmeyen adalete de biraz faydası olur sanıyorum. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.