301 Moved Permanently

Moved Permanently

The document has moved here.

Haber Detayı
31 Temmuz 2016 - Pazar 10:55 Bu haber 600 kez okundu
 
Tekrar İdam Cezası!
Köşe Yazıları Haberi


       Daha önce de yazmıştım.  Salt, Avrupa Birliği’ne girebilmek için, bu ceza kaldırıldı. Oysa, idam cezası kaldırılmamalıydı. Ne kadar gerekli olduğu, şimdi daha iyi anlaşılıyor.  İdamlık suçlar arttığı gibi, Avrupa Birliği’ne de giremedik.

 

       Amaç, sadece Avrupa Birliği’ne girmek de değildi. Bölücü Örgütün Başı’da o sırada idama çarptırılmıştı. Avrupa, onun asılmasını istemiyordu. Bütün bu durumlar ortaya çıkınca, tarih boyunca uygulanan ve herkese ibret veren bu ceza şekli kaldırıldı.

       Bu cezanın kaldırılması, Avrupa’nın isteklerinden sadece biriydi. Bununla birlikte, diğer isteklerini de yerine getirdik, ama bizi Kıbrıs’ın Rum kesiminden, hata Bulgaristan’dan bile önde tutan Avrupa, aralarına almayacaklarını açıkça belli ettiler.

 

                          TEKRAR İDAMA DÖNELİM.

    İdam, bir insana verilecek en büyük cezadır. Haksız yere verilirse, dönüşü yoktur. O sebeple, çok iyi hesap edilerek verilmelidir.

     Adam öldürme cezasını, birbirleri için insanlar veremez, ancak devlet verebilir. Devletin mahkemeleri suçluyu yargılar. İşlenen suç, o kişi için verilebilecek en büyük cezayı gerektiriyorsa, idam ancak o zaman verilebilir.

      İdam cezası öncelikle, en yüksek mahkeme tarafından verilir, daha sonra da Halk Meclisi (bizde TBMM) tarafından onandıktan  sonra uygulanır.

                   KUR’AN-I KERİM’E GÖRE ÖLÜM CEZASI

 Kur’an-ı Kerim Nisa Suresi 93.ayete göre, “Her kim, bir başkasını haksız yere öldürürse, kalacağı yer ebediyen Cehennemdir” buyuruyor.

      Kur’an-ı Kerim ayrıca, muzır (zararlı) bir mahlukun öldürülebileceğini, insan da bir mahluk olduğuna göre, onun da öldürülebileceğini ancak, bunun doğru ve kesin bir yargılamadan sonra Ulu’l emr (emrine itaat edilen devlet) tarafından yapılabileceğini buyuruyor.

      Ve ayrıca diyor ki, “Her kim, bir başkasını haksız yere öldürürse bütün insanları öldürmüş, yaşatırsa da bütün insanları yaşatmış gibi olur.”

 

               GEÇMİŞTE VE DÜNE KADAR İDAM CEZASI

    Osmanlı tarihi’ne bakıldığında, idam cezalarının çok yaygın olduğu, infazınınsa suçlunun asılarak ya da boğularak öldürülmesi şeklinde olduğu biliniyor.

      623 yıl süren Osmanlı Saltanatında, 44 Sadrazamın  görevlerinden alındıktan sonra asılarak değil de, boğularak idam edildikleri biliniyor.

      Bazı idamların, Şer’i Mahkeme’nin kararı olmadan salt Padişahın emri ile uygulandığı, bu uygulamanınsa boğma ya da kılıçla kafa kesme şeklinde uygulandığı da biliniyor.

      Bizde ise, yakın geçmişe kadar idamlarda  infazlar, hep asılma şeklinde uygulandı. Asılmalar genellikle Cezaevleri bahçelerinde ve sabaha karşı yapıldı.

     İdam sırasında, karar özeti mahkumun önüne asılırken, elleri arkaya bağlandı ve infaz sırasında olay mahallinde bir Hekim, bir C.Savcısı, Cezaevi Müdürü ve bir de İmam bulundurulurdu.

      İnfazı kim yaparsa yapsın, adına “Kara Ali” denirdi. Çünkü, Sultan İbrahim’i asan Cellat’ın gerçek adı Kara Ali’ydi.

       Mahkuma asılmadan önce son arzusu sorulur, su ya da sigara içmek isterse yerine getirilir, diğerlerine pek uyulmazdı.

      Buna rağmen, bugünkü gibi Sera  sebzeciliğinin olmadığı bir dönemde ve Ocak ayında idam edilmek istenen bir mahkuma son sözü sorulduğunda, canının Patlıcan Kebap istediğini söyleyince, Ağustos ayının gelmesi beklenmiş ve patlıcan yetiştikten sonda suçlu asılabilmişti.

                                 İDAM CEZASI, GERİ GELSİN Mİ?

    15 Temmuz başarısız darbe girişiminden sonra, halkımızın çoğu idam cezasının geri getirilmesini ve darbecilere uygulanmasını istiyor.

      Devleti yönetenler de, halkın gazını alabilmek için bu talebe “uygun” cevabı veriyorlar. Ancak geri gelse bile, bu ceza darbecilere asla uygulanamaz.

      Çünkü, Evrensel Hukuka göre, kanunlar geriye doğru işlemez. O sebeple, geri getirilecek olan ceza bundan sonra oluşacak suçlara uygulanabilir. Darbecilere ise, asla. Onlara verilecek en büyük ceza, “Müebbet Hapis Cezası” olabilir.

      Avrupa Birliği’ne girmemiz mümkün olamayacağına göre, bu ceza mutlaka getirilmeli ve özellikle haksız yere cana kıyanlara uygulanmalıdır.

      Cezanın geri getirilmesi, caydırıcı bir neden olacak ve toplumdaki cinayetler azalacaktır.

       Ne var ki, bu ceza çok dikkatli verilmeli ve uygulanmalıdır. Çünkü, haksız yere verilir ve uygulanırsa, geri dönüşü olamayacağına göre, uygulama cezadan öte bir “Cinayet” olur ki, bir hukuk devletine hiç yakışmaz.

 

 

Kaynak: (İHA) - İhlas Haber Ajansı Editör:
 
Etiketler:
Yorumlar
Saray Gözlem Gazetesi
Ulusal Gazeteler
Alıntı Yazarlar
Tekirdağ

Güncelleme: 28.11.2024
Bugün
10 - 12
Cuma
9 - 14
Cumartesi
10 - 12
Tekirdağ

Güncelleme: 27.11.2024
İmsak
06:34
Sabah
08:04
Öğle
13:03
İkindi
15:29
Akşam
17:51
Yatsı
19:16
Süper Lig
Takımlar
P
Av
M
B
G
O
1
Galatasaray
34
33
0
1
11
12
2
Fenerbahçe
29
33
1
2
9
12
3
Samsunspor
26
25
3
2
8
13
4
Eyüpspor
22
19
3
4
6
13
5
Göztepe
21
23
3
3
6
12
6
Beşiktaş
21
21
3
3
6
12
7
Sivasspor
18
17
5
3
5
13
8
Başakşehir
16
17
4
4
4
12
9
Rizespor
16
12
6
1
5
12
10
Gaziantep FK
15
18
5
3
4
12
11
Trabzonspor
15
17
3
6
3
12
12
Kasımpasa
15
16
4
6
3
13
13
Konyaspor
15
15
6
3
4
13
14
Antalyaspor
14
15
6
2
4
12
15
Kayserispor
12
13
4
6
2
12
16
Alanyaspor
11
10
5
5
2
12
17
Bodrumspor
11
10
8
2
3
13
18
Hatayspor
7
11
7
4
1
12
19
A.Demirspor
2
9
10
2
0
12
Nöbetçi Eczane


Nöbetçi eczanlerle ilgili detaylı bilgi için lütfen tıklayın.

Arşiv Arama
Modül 1

Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.

Haber Yazılımı