|
||
MHP Kazanı Kaynıyor! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Devlet Bahçeli, içinde pişiyor. Siyasetin içinde pişmek, tecrübedir ve kazançtır. Lakin Devlet Bahçeli, kazandığı bütün tecrübesini, bu güne kadar hep iktidar partisi, yani AKP için kullandı. Bu koltuğu bıraktığı gün, AKP ona bir madalya vermelidir. Alpaslan Türkeş’in lider olduğu günleri hatırlıyorum. Ülkücüler ona güvenir ve etrafında sım sıkı kenetlenirlerdi. Türkeş’in vefatıyla, daha önce esamisi bile okunmayan Devlet Bahçeli ortaya çıkıverdi. Bir zamanlar, aynı saflarda çalışan eski Bakan Namık Kemal Zeybek’in anlattığına göre, Alpaslan Türkeş, Devlet Bahçeli’yi bir posta ya da bilgi toplama aracı gibi kullanmış ve ona liderlik gibi bir vasıf, asla yüklememişti. Nasıl olduysa, Türkeş’in bu görüşüne rağmen aksi olmuş ve Bahçeli onun yerine Parti Başkanı seçilmişti. Devlet Bahçeli, ilk devlet adamlığını Bülent Ecevit ile kurduğu koalisyonda gösterdi. Daha doğrusu gösteremedi. Durduk yere bir “Erken seçim” lafını ortaya atmış ve tarihini bile söylemişti. AKP’ye olan desteğini daha o yıllarda belli etmiş, istifa edip AKP’ye geçmek yerine, 2002 senesinde yapılan bu erken seçimde AKP’nin iktidar olmasını sağlamıştı. Partisi ise, barajın altında kalmıştı. Devlet Bahçeli, o günden beri AKP’ye olan desteğini hiç esirgemedi. Onun, devamlı iktidar olması için çalıştı ve bir muhalefet lideri gibi hiç davranmadı. Her ne hikmetse, partili arkadaşları da onun bu yanlış tutumuna hiç ses çıkarmadılar ve ne dediyse ona uydular. Başka bir anlatımla, ona körü körüne biat ettiler. Bahçelinin yaptığı bu hataların neler olduğunu, artık herkes biliyor. Bütün umutlar, yapılacak Kurultaya bağlandı. O HALDE, ŞİMDİ NE OLACAK? Bahçeli, o koltuktan kalkmamak için normal Kurultay tarihini 18 Mart 2018 olarak açıkladı ve bunda ısrar etmeye devam etti. Partinin her geçen gün, Bahçeli yüzünden eridiğini ve son seçimde vekil sayısının 80’den 40’a düşmesi, partilileri harekete geçirdi. Sokakta ülkücülerin de tepkisini çeken Devlet Bahçeli, artık Partinin başından gitmeliydi. İşte, bu maksatla, Bahçelinin dışladığı ya da partiden attığı, Ümit Özdağ, Sinan Oğan, Meral Akşener ve Koray Aydın, bayrağı açtılar. Aralarında ittifak yapan bu 4 kişiye başka katılmalar da olacağı kesin iken, Ankara 12.Sulh Hukuk Mahkemesi olağan üstü Kurultayın toplanabileceğini kararlaştırıp, bunun için kayyum bile tayin etti. Kayyumlar da aldıkları kararla, Kurultayın bu 15 Mayıs’ta yapılacağını belirttiler. Telaşa kapılan Bahçeli ve kimi yandaşları, bunu engellemek için önce Yargıtay’a başvurdular. Buna rağmen Kurultayın yapılacağı anlaşılınca, bu kere Sivas’ın Gemerek kazası ile Kastamonu’nun Tosya kazası Asliye Hukuk Hakimliğinden erteleme kararı çıkarttılar. AKP Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun dediği gibi, Yasama da, Yürütme de, Yargı da iktidarın alinde ve emrindeydi. Burhan Kuzu da, “Kız bizim, Oğlan bizim.” diyerek, bunu doğruluyordu. İşte bu sebeple, Bahçeli’yi tutan iktidarın telkini ile Gemerek ve Tosya’dan bu kararlar alınınca, işler karıştı. MHP kazanı, kaynıyor! Hakka, hukuka ve yasaya uygun hareket edilmediği ve alınan kararların kasıtlı ve taraflı olduğu ortada iken, bakalım şimdi ne olacak? Bana sorarsanız, iktidarın gücüyle bu Kurultay yaptırılmayacak ve iktidar, Devlet Bahçeli’ye olan diyet borcunu ödeyip, onun desteğini sürdürmesini sağlayacaktır. Oysa, Devlet Bahçeli partinin başından ayrılırsa, MHP oylarını en az ikiye katlayacak, aksi halde ilk seçimde nal toplayacaktır. Ey ülkücüler! Elin parmaklarını oynatıp kurt işareti yapmakla değil, Devlet Bahçeli’nin yokluğu ile partiniz bu çöküşten kurtulacaktır. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.