The document has moved here.
|
||
Ey Hükümet Artık İstifa Et! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Her gün Asker, Polis Cenazeleri geliyor. Bayrağa sarılı tabutlar ve yürek yakan cenaze törenleri görmekten bıktık artık. Yetmedi mi? Ey Hükümet, bu ülkenin geçmişine bakın. Senin durumuna düşüp de, istifa etmeyen bir hükümet var mı? Her gün, milletin ölümüne sebep oluyorsunuz. Çekin gidin artık! 2002 yılında iktidara geldiğiniz zaman, Bölücübaşı yakalanmış, yargılanmış ve idama mahkum edilmişti. Durumun vahametini kavrayan Bölücü Örgüt, eylemleri bırakmış ve ortalık durulmuştu. Kabul etmeyeceklerini bile bile, sırf Avrupa Birliği’ne girmek ve onun reddettiği darbe korkusunu bertaraf etmek için “İdam” cezasını kaldırdınız. Bunu yapmakla hem adi suçluları, katilleri, hem de terör örgütünü cesaretlendirdiniz. Çok geçmeden, terör eylemleri yine başladı. Örgüt, hem silah, hem de siyasi yönden sayenizde güçlendikçe güçlendi. Avrupa Birliği’nin ağzınıza çaldığı bir parmak bal tatlı gelince, icraatınıza karşı çıkan herkes sizin için düşman olurken, terör örgütünün adeta sırtını sıvazladınız. Verilen tavizler kısa süre sonra resmiyet kazandı ve “Çözüm Süreci” adında Verdiğiniz tavizler, her yerde bomba olarak patlamaya ve örgüt şımardıkça şımarmaya başladı. Örgütün siyasi kanadı da Meclise girerek, yaptıkları eylemleri meşru hale getirmek ve halkı buna inandırmak için büyük bir gayretin içine girdiler. Balyoz, Ergenekon gibi uydurma davalarla Silahlı Kuvvetlerin gücü ve heyecanı kırılınca, teröristler azdıkça, azdı. Hele onları yurda davet edip, göstermelik mahkemelerle serbest bırakmanız, onlara dokunulmaması için Polise ve askere tarafınızdan emir verilmesi, terörü azdırdıkça, azdırdı. SONRA NE OLDU? Ne olacak? Adamlar, niyetlerini iyice belli edip, özgürlük ve bölünmek istediler. Açıkçası Türkiye’den toprak istediler. Bunu yaparken, dost bildiğimiz ülkelerden bile destek gördüler. Vaziyet, gittikçe kötüleşmesine rağmen hükümet örgüte taviz vermeye devam etti. O kadar ki, adamların silahlanmaya, yollara hendekler kazıp, bomba döşediklerini bile bile Valilere verilen emirle, onlara dokunulmadı. Onlar da, rahatça silahlandılar. Silahlanmakla kalmadılar. Özgürlüklerini ilan edip, mahkemeler kurdular, yollarda kimlik kontrolları yaptılar. Vergi adı altında halktan “haraç” topladılar. Vermeyenleri zorla, kimi cahil gençleri ise kandırıp ya da zorla dağa kaldırdılar. Hele, örgütle yurt dışında yapılan anlaşma, Bölücü başının kendi vekillerince ziyaret edilip ondan akıl almaları, ona bildiri yayınlatmaları, TRT devlet televizyonunda Kürtler için kanal tahsis edilmesi, her türlü Kürtçe yayınlara izin verilmesi, onları bile şaşırttı ve daha sonra da iyice şımarttı. 7 Haziran ve 1 Kasım 2015 genel seçimlerinde, çok sayıda yandaşlarını Vekil olarak Meclise sokmaları, eylemlerini önlenemez hale getirdi. HATAYI, GEÇ ANLADILAR İktidar, bütün bu yaptıklarının yani verdiği tavizlerin ülkeye bir silah olarak döndüğünü görünce ve yarattıkları terörle bu şekilde başa çıkamayınca, dirseğini gösterdi. Gösterdi, ama onlar her türlü tedbiri almış ve olabildiğince silahlanmışlardı. İşte görüyorsunuz, vaktiyle frenlenen Ordu güçleri, şimdi elinden geleni yapıyor ve tam bir savaş veriyorsa da, adamlar her tarafı sarmışlar. Hemen her gün, asker, polis ve kimi siviller acımasızca örgüt elemanları tarafından doğrudan ya da döşenen bombalarla öldürülüyor. Ve, her gün cenazeler gelmeye devam ediyor. Cenazeleri bayrağa sarmak ve onlara “şehit” demek, bu halkı artık tatmin etmiyor. Halkımız, “Bunun sonu ne olacak ve bu katliamlar ne zaman bitecek” diyor ve öfkesi sebebiyle burnundan soluyor. Ey iktidar, ey hükümet yeter artık! Her gün ölen asker ve polisler sizin çocuklarınız olsaydı, durumu bu hale getirmezdiniz. Çocuklarınız ve yakınlarınız, kısa dönem paralı askerlikle bu cehennemden kurtuldular. Yazık değil mi, bu kimsesiz halkın çocuklarına? Geçmiş iktidarlar, dolayısıyla hükümetler ülke sıkıntıya girdiğinde derhal “istifa” ederler ve görevi yeni hükümetlere bırakırlar. Siz de, hiç böyle bir düşünce ve anlayış yok mu? Çekin gidin artık. Ülkenin başında kaldıkça, halka çıkardığınız faturalar her gün artıyor, ama sizin günahlarınız da artıyor. Bunların hesabını nasıl vereceksiniz? Tekrar ediyoruz. Çekin, gidin artık! |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.