|
||
Herkes Bize Düşman! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Dünyada, irili ufaklı 196 ülke var. Uzaktakiler önemli değil, ama komşularımızın tamamı ile aramız açık. Hepsi bize düşman. Alış-veriş ettiğimiz bir Rusya kalmıştı. Şimdi, o da düşman oldu. Hem de nasıl? Değerli okuyucularım; Eskilerin bir sözü var. “Dost başa, düşman ayağa bakar.” diye. Artık, ne başımıza, ne de ayağımıza bakan kalmadı. Yüzümüze bakansa, hiç yok. Oysa, yakın geçmişe kadar çok itibarlı bir ülkeydik. Kimilerine göre bulunduğumuz Coğrafyanın ve özellikle Arap aleminin ağabeyi durumundaydık. Şimdi, o itibar da kayboldu gitti. Son 13 yıldan beri iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisi, bütün dostlukları silkeleyip attı. Büyük Atatürk’ün “Yurtta ve dünyada barış” ilkesi bir kenara atıldı ve dünyada hiçbir barışçıl yanımız kalmadığı gibi, yurttaki barış ve huzur da bozuldu. ARAPLAR DA, ARTIK BİZE DÜŞMAN! Arap alemi ile geçmişten zaten bir yakınlığımız ve bir dostluğumuz vardı. Çünkü, 4 asrı aşkın bir süre Arap alemi Osmanlı’nın egemenliği altındaydı ve anlatılanlara bakılırsa Osmanlıdan hepsi memnundu. Birinci Dünya Harbi’nden sonra bizden ayrıldıklarında havaları değişti. Hiçbir Arap ülkesi, hem Cemiyet-i Akvam da, hem de daha sonra Birleşmiş Milletler adını alan örgütte bizi desteklemediler. O kadar ki, Kıbrıs davasında bile Yunanlılardan yana tavır koydular ve bizim aleyhimize oy kullandılar. Amerika’ya uyup, son Suriye olayında öne çıkan ve Suriye’ye düşman olan Türkiye, bütün Arap dost bildiklerini de kaybetti ve yalnız kaldı. Bizi, desteklememekle beraber, kişisel çıkar ve yakınlık sebebiyle Suudi Arabistan dost gibi görünüyor, ama komşumuz değil. Komşularımızdan Suriye ile tam bir düşman durumundayız. Keza, Irak da bizi sevmiyor ve düşmanlık besliyor. İran daha önce dost gibiyse de, bu iktidar döneminde tam bir düşmanımız oldu. Batı komşumuz Yunanistan, zaten öteden beri yani ezeli düşmanımız. Bulgaristan ile dost olmamız ise, mümkün değil. Bir dönem Dışişleri Bakanlığı yapan Başbakan Ahmet Davutoğlu, her ne kadar “Komşularımızla sıfır sorunluyuz” diyerek bir çıkış yaptıysa da, sıfır sorun değil, sıfır dostluk bile kalmadı. YA RUSYA’YA NE DEMELİ? Rusya, bizim tarihten gelen düşmanımız. Osmanlı tarihini inceleyenler bilirler ki, tarihteki en büyük savaşlar, hep Rusya ile olmuştur. Rusya ile yaptığımız ve kaybettiğimiz 93 Harbi de onlardan biridir. Sadece, Baltacı Mehmet Paşa’nın Çariçe Katherina ile yakınlığından başka bir yakınlığımız hiç olmadı. Ne var ki, son yıllarda oluşan ticari ilişkiler, bizi göstermelik de olsa dost iki ülke haline getirdi. Isınmada ve elektrik üretmede kullandığımız Doğalgaz’ın % 55’ini, halen Rusya’dan alıyoruz. Onlara da Antalya’da üretilen yaş meyve ve sebze ihraç ediyoruz. Alış-veriş iyi gidiyor ve iki taraf da kazanıyordu. Ancak, basiretsiz bir yaklaşımla düşürdüğümüz Rus uçağı hadisesi ile dost gibi davranan bu ülkeyi de kaybettik ve iyice yalnızlaştık. Meyve-sebze ihracatı durdu. Doğalgaz’ı da keserlerse, sakın şaşmayın. Rusya’nın, bundan sonra bize karşı ne yapacağını kestirmek çok zor. Putin’in tavrına bakarsanız, bizi bir bardak suda boğmak istiyor. KİM KALDI Kİ? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Başbakanlığından beri yürüttüğü yanlış politikalar, hem içeride, hem de dışarıda bizi çok zor durumda bıraktı. Amerika’ya adeta teslim olan ve sözünden çıkmayan Erdoğan, Avrupa Birliği önünde de boynunu eğdi ve adeta teslim oldu. Görülüyor ki, bizi artık ciddiye alan yok. Yunanistan tam 16 adamızı işgal etti, sesimizi çıkaramadık. Hala çıkaramıyoruz. Kıbrıs davamızda Amerika ve Avrupa hep Rumları tutuyor. Kıbrıs’ı o sebeple kaybetmek üzereyiz. Irak, “Bizim iç işlerimize karışmayın.” diyor ve arabuluculuğumuzu katiyen kabul etmiyor ve dostluğu kaldırmış durumda. Kuzey Iraktaki Kürt bölgesel yönetiminin lideri Barzani ise ikili oynuyor. Bize dost gibi görünüp, hep Kürtlerden ve bölücü örgütten yana. Güvenilmeyen bir tutumun içinde. En iyi dost bildiğimiz Petrol ülkeleri Suudi Arabistan ve Katar gibi Arap ülkeleri ise, Tayyip Bey’le kişisel dostluk içindeler. Devlete ve millete hiçbir faydaları yok. Dünya da petrolün varil fiyatı 30-40 dolara düştüğü halde bizde hep yükseliyor. Ve dünyanın en pahalı benzinini kullanmaya devam ediyoruz. Değerli okuyucularım, Hikmet Münir Ebcioğlu “Gök yüzünde yalnız gezen yıldızlar, yer yüzünde sizin kadar yalnızım.” demiş ve Teoman Alpay da onu Nihavent makamında şarkı yapmıştı. İşte, bu iktidar döneminde biz böyleyiz. Gök yüzündeki yıldızlar gibi, yer yüzünde hep yalnızız. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.