|
||
Bir Esad Kadar Olamadınız! | ||
Köşe Yazıları Haberi | ||
Devirmeye kalktığınız Beşar Esad, dim-dik ayakta.Şimdi, Rusya’nın da, Amerika’nın da itibarlı devlet adamlarından.Dirayeti ve sabrı ile, bükülemeyen bileğini öptürdü. Babası, askerdi ve“Gaddar” bir adamdı.Baas Partisi’nin otorite isimlerindendi. Suriye’yi, tam bir despotlukla yönetti. Hem de, ölünceye kadar. Beşar, İngiltere de iyi bir eğitim gördü. Babasının ölümünden sonra, görevi devraldı ve bugünlere geldi. Babasının yıllarca beslediği PKK elebaşı’sıApo’yu sınır dışı edince, Suriye-Türkiye ilişkileri düzeldi ve güçlendi. Beşar’ın, Tayyip Erdoğan’la dostluğu, öteki ülke liderlerini adeta kıskandırdı. Özellikle Tayyip Bey’in oğlunun düğünü için Beşar’a özel uçakla davetiye göndermesi, Beşar’ın da düğüne katılması ve ilerleyen öteki dostluklar, tabii ki görenleri kıskandırdı. TAYYİP BEY’DEN, ESAD’A DİRSEK! Irak’ı perişan eden Amerika, bu defa Suriye’ye göz dikince, Türkiye’nin yine aktif rol oynamasını istedi. Ve, Amerika isteyince Esad, birden siyah anlamına gelen “Esed” oldu ve Tayyip Bey de, ona düşman oluverdi. Yazılanlara ve söylenenlere bakılırsa, Amerika’nın isteği üzerine Esad’ın muhalifleri ile işbirliği yapan Türkiye, Suriye’de bir iç savaşın çıkmasına sebep oldu. Tayyip Bey’in emri ile bu ülke muhaliflerine, hatta ona karşı olan terör örgülerine, Türkiye’den silah gönderildiği bile söylendi, yazıldı, çizildi. SURİYE HALKI PERİŞAN İçsavaş başlamadan önce Suriye’ye gittim. Hemen, bir çok bölgesini gezdim. Halkın geçimi iyiydi ve hemen herkes mutlu bir hayat sürüyordu. İç savaş, halkı kalbinden vurdu. Kısa sürede, yerlerinden yurtlarından etti. Önemli bir kısmı, Türkiye’ye iltica etti. Amerika dostluğu ve Esad düşmanlığı, 2 milyondan fazla Suriyeli’nin Türkiye’ye girmesine ve ülkemizde sosyal dengelerin bozulmasına neden oldu. Ondan sonrasını ve hali hazır durumu biliyorsunuz. YİNE KAYBETTİK! Esad’ın kısa sürede devrileceğini ve bizi yönetenlerin Şam’daki Emevi Camii’ne gidip Cuma Namazı kılacaklarını söyleyenler, “Hesabını bilmeyen çavuşlar, döner k.çını avuçlar.” Özdeyişi ile karşı karşıya kaldılar. Esad, devrilmedi ve dimdik ayakta duruyor. İsmet Paşa’nın; “Büyük devletlerle ittifak yapanlar, ayı ile yatağa girmiş olurlar.” Sözünü unutup Amerika’ya bel bağlayanlar, şimdi ne yapacaklarını şaşırdılar. Esad’ın kendi gayretiyle bu bataktan çıkamayacağını anlayan ve Akdeniz’deki üssünü kaybetmek istemeyen Rusya ortaya çıkıp; “Durun bakalım, ben de varım. Benim de söz hakkım var.” Deyince, Rus uçakları ve gemileri, bütün mahmur gözleri uyandırdı. Esad, derin bir nefes aldı. Sırtında yumurta küfesi olmayanlar, çabucak dönüverdiler ve “Esad’la, yeniden anlaşabiliriz.” Demeye getirdiler. Esad, geçen hafta davet üzerine Rusya’ya gitti. Geçiş yolları havadan Rus uçaklarıyla korundu ve Kremlin’e ulaştı. Putin, Esad’ı büyük bir sevgi ve gülümsemeyle karşıladı. Ve,“Arkandayım.” dedi. Putin’in boyu Esad’dan kısaydı, ama dünya ölçeğindeki otoritesi çok uzundu. BUNDAN SONRA NE OLUR? İki şey olur. Esad, payidar olurken, Emevi Camii’ne gitmek isteyenler “Mos- mor” olur. Suriye için düşünülen “Geçiş Süreci”nde -ki 6 ay olduğu söyleniyor.- Esad biraz daha güçlenir. Suriye’de ölenler, öldüğüyle kalır. Harap olan topraklarda yıkılan binalar, yeniden yapılır. Bizim müteahhitlerimiz de, iş kapmak için Suriye’ye gidebilirler. Türkiye’de milletin a..na koyanlar, orada kimseye koyamazlar. Bu memlekette saltanatına güvenip de dünyaya kafa tutanlarsa, bir “Esad kadar olamadıklarını” anlarlar. Yaptıklarının hesabını nasıl vereceklerini düşünürken, devran döner gider. |
||
|
||
Etiketler: |
|
Bu modül kullanıcı tarafından yönetilir, ister kod girilir ister iframe ile içerik çekilir. Toplamda kullanıcı 5 modül ekleme hakkına sahiptir, bu modül dahil tüm sağdaki modüller manuel olarak sıralanabilir.