Daha önce de ifade etmiştim. İktidar istemese de, şartlar buna zorluyor. Eğer, küçük ortakları isterse bu seçim olur. Sonucu mu ? Hiç şüpheniz olmasın ki, iktidar için “Hüsran” olur. Çünkü artık, paçaları tutuşmuş vaziyette. Söndürecek su da yok artık!
Değerli okurlarım; Bu köşeyi izleyenler bilirler. 8 Eylül 2020 tarihli yazımda da, bir “Erken Seçim” den söz etmiş, bunun bir ihtimal dahilinde olduğunu yazmıştım. Halen İnternet’te dolaşan yazımı bir kere daha hatırlatıp, erken bir seçimin yapılması için çok, ama çok sebep olduğunu ısrarla tekrarlamak durumundayım.
Bugünkü demokratik hayata ta 1948 yılında geçilmiş, o yıl yapılan şaibeli bir seçimin, Türk demokrasisi için bir leke olduğunu bilmeyen kalmamıştı. Ne var ki, 1950 ve daha sonra yapılan genel ve yerel seçimler, demokrasimiz için bir başarı olmuşsa da, 2002 yılı ve sonrasında yapılan seçimlere hep şüphe ile bakılmıştır.
1994 yılında yapılan ve Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Belediyesi Başkanlığı’nı kazandığı yerel seçimlerinde, oyların bir kısmı seçim sonrası Fatih’teki çöplüklerden toplansa da, seçimin dürüstlüğü hakkında bir tereddüt oluşmamıştır.
2002 VE SONRASI, ÖYLE DEĞİL
2002 ve sonrası yıllarda yapılan genel ve yerel seçimlerde sürekli iktidarı ve Belediyeleri kazanan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, seçimlerde “katakulli”ye bulaştığı hep söylenmiş, yazılmış ve çizilmiştir.
İlk zamanların başarısına rağmen, daha sonraki yıllarda büyük başarısızlığı ve yolsuzluğu ile Belediyelerde oluşan büyük hırsızlıklar, seçimlerin adaletini ve güvenliğini ortadan kaldırmıştır. O sebeple AKP, hep zan altındadır.
Hele, sandıklar kapanıp da, sayımda mühürsüz oyların çıkması karşısında Yüksek Seçim Kurulu’nun, kanunun açık hükmüne rağmen oyları geçerli sayması, mideleri iyice bulandırmıştı. Bu durum karşısında, Tayyip Erdoğan’ın avucunuzu yalayın der gibi, “Atı alan Üsküdar’ı geçti” ve bu iş bitti demesi, dürüstlük ve adalet diye hiçbir güvenceyi ortada bırakmamıştır.
NEDEN ERKEN SEÇİM BEKLENİYOR?
Ana Muhalefet, son İstanbul Belediye Başkanlığını kazandığı halde, güdümlü Y:S:K’nın sandığa oy atan aynı kişinin 3 tercihini kabul edip, sadece Büyükşehir Belediye Başkanı seçimini iptal etmesi, sadece mide bulandırmamış, mideleri tersine çevirmiştir. Bu seçimde iktidar, iyice gözden düşmüştür.
Seçimden sonra, AKP’nin iktidar gücünü kullanıp İstanbul Belediye Başkanı’na sürekli çelme takması ise, demokrasiye ve halka büyük bir hakaret olarak algılanmıştır.
Bütün bunlar olurken, ekonominin dibe vurması, halkın büyük bir geçim darlığına düşmesi, bir taraftan salgın hastalık sebebiyle çok sayıda iş yerinin kapanması, halkın geçinemez hale gelmesi ve elde kalan devlet mallarının sürekli satılması, buna rağmen borcun artıp ödenemez hale gelmesi ve paranın tükenmesi, Varlık Fonu kurulduğu halde, varlığımızın tartışılır hale gelmesi, hırsızlık ve yolsuzluklardan bir adım geri atılmaması, “Hırsızlıktan tasarruf olmaz.” düşüncesinin geri tepmesi ve yüce dinimizin sürekli sömürülmesi ve de daha bir çok nedenle iktidar, ülkeyi idare edemez hale gelmiştir.
Bu durum karşısında onlar da, sorulacak hesaptan kaçıp hep kurtuluş yolu aramışlar, ancak bir türlü bulamamışlardır. Açık belirtelim, bu kadar yolsuzluk, savurganlık, haksızlık, adaletsizlik ve hırsızlıktan kurtulmak, ne yapsalar mümkün olmayacaktır.
Muhalefet, bir erken seçime hazırdır. İyi Parti lideri Meral Akşener’in, bu ucube sistemden “Demokratik Parlamenter Sistem”e dönülmesi şartıyla iktidara her bakıma destek vaat etmesi normaldir, doğrudur.
Bütün bunlara rağmen, MHP ile “Cumhur İttifakı” kuran iktidarın, Devlet Bahçeli’ye çok güvenmesi, gün gelip kendisine zarar getirecektir.
Bir erken seçimin iktidar tarafından arzu edilmesinin tek sebebi ise, ülkeyi yönetemez hale gelmeleridir. Esas sebep bu olduğu için, yapılacak bir erken seçim, kaybetmelerine rağmen, onlar için kısmen bir kurtuluş olacaktır. O sebeple, gelecek yıl bir erken seçim olacaktır kanısındayım
Çerez politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez kullanmaktayız. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız. Çerez Politikası
