ads
DOLAR 36.46 ₺
EURO 38.20 ₺
STERLIN 46.14 ₺
G.ALTIN 3,441.38 ₺
Ç.ALTIN 5,785.88 ₺
BİLEZİK 3,227.35 ₺
BTC 96,399.26 $
ETH 2,761.37 $
BİST 9,602.16

İbrahim GEDİK

İbrahim GEDİK

MARMARA DENİZİ’NDEKİ DEPREMSELLİK VE BEKLENEN İSTANBUL DEPREMİ-3

Yayınlama: 7 Aralık 2023 Perşembe 17:01 Okunma: 992

Marmara Denizi’ndeki depremselliği tümüyle Kuzey Anadolu Fayı (KAF) belirlemektedir. Bu fay Bolu’dan itibaren batıya doğru çatallanarak “kuzey kol” ve “güney kol” olmak üzere ikiye ayrılır (Şekil 1, kırmızı çizgiler). Güney kol, Bolu-Taşkesti Köyü-Geyve üzerinden ve İznik Gölü güney kenarından geçerek Gemlik’te Marmara Denizi’ne girer ve oradan Erdek-Bandırma arasında güneybatıya bükülerek karada devam eder.

Beklenen İstanbul depremi, kuzey kolda meydana gelecektir. Bu kol da Bolu-Kaynaşlı-Düzce-Sapanca Gölü güney kenarı hattını izleyerek İzmit Körfezi’nde denize girer ve Tekirdağ açıklarına kadar Marmara Denizi içinde devam eder. Şekilde 1’de görüldüğü gibi, fayın güneyinde kalan kesim batıya doğru hareket ettiğinden, KAF, sağ yanal atımlı bir faydır (üzerinde bulunduğumuz yere/bloğa göre karşı blok sağa kayar).

Türk-Fransız bilim insanlarının Marmara Denizi’nde birlikte yapmış oldukları çalışmalar sonucunda elde ettikleri verilere göre belirledikleri yer, yaklaşık Esenyurt-Silivri arası güneyine denk gelen ve “sismik boşluk” olarak tanımladıkları kesimdir (Şekil 1).  Bu kesimde, deprem açısından “suskunluk” söz konusudur. Bunun anlamı, fayın kuzeyinde ve güneyinde yer alan kaya veya kayaç blokları arasında bir “kilitlenme” söz konusudur. Buradaki kayalar/kayaçlar, kırılmaya direnmektedir. Ne zaman ki biriken enerji bu kayaları/kayaçları kıracak (fayın iki tarafındaki bloklar arası sürtünme kuvvetini yenecek) büyüklüğe erişecek, işte o zaman kayalar/kayaçlar kırılarak ani enerji boşalmasıyla deprem meydana gelecektir. Bu kesimde, 7 ve üzeri büyüklüğünde deprem beklenmektedir.

Şekil 1’de görüldüğü üzere, güney kol gibi kuzey kol da Tekirdağ açıklarında (D noktası) güneybatıya doğru –deniz içindeki doğrultusundan 15 derece- saparak karaya geçer ve Ganos Dağı’nı takip ederek Şarköy kuzeyinden geçip Saros Körfezi’nde Ege Denizi’ne girer.

Sismik boşluğun olduğu yerde deprem meydana geldiğinde, fayın güneyindeki kesim bir miktar batıya kayacaktır. Bu kayma sonucunda, fayın güneybatıya bükülen kesimine (Şekil 1’de D-E arası) bir yük binmiş olacaktır. Binen bu yük yani enerji yüklenmesi, söz konusu kesimde (Ganos Fayı’nda her ne kadar 1912’de 7,3 büyüklüğünde deprem meydana gelmiş ve üzerinden 250 yıl geçmemiş olsa da) ikinci bir kırılmayı tetikleyebilir. Eğer bu olay gerçekleşirse, bükülmeden dolayı sismik boşlukta beklenen büyüklükten daha büyük bir deprem meydana gelebilir. Yaptığım hesaplamalara göre, sismik boşlukta oluşacak olan depremin büyüklüğünden 0,035 daha büyük olur; yani sismik boşluktaki deprem 7 büyüklüğünde olursa, bu kesimde olabilecek olan deprem 7,2 büyüklüğünde olabilir.

Sonuç olarak, beklenen İstanbul depremi, iki deprem hâlinde peş-peşe gerçekleşebilir.

MARMARA DENİZİ’NDEKİ DEPREMSELLİK VE BEKLENEN İSTANBUL DEPREMİ-3 - İbrahim GEDİK

google-site-verification=uSnnSC5jUTWittUtiCokfxv6706ikL65px5KxiN1Mg4