Besle Kargayı, Oysun Gözünü!

Besle Kargayı, Oysun Gözünü!. Bu söz, çok doğru söylenmiş bir Atasözümüz. Burada Karga Kırgızistan denilen ülke, gözü oyulansa biziz. Uzatmadan anlatayım.

Değerli okurlarım; Daha önce de kısaca değinmiştim. Diyanet İşleri Başkanlığımız, Cuma Namazlarında Camilerde topladığı paralar ve zengin bütçesinden tam 210 milyon TL harcayarak, Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’e bir Cami yaptırıyor.

Cami, son derece modern bir mimarı ile yapılıyor ve bir keresinde 20.000 kişiyi içine alabiliyor.

Petrol zengini hiçbir Müslüman ülke bizim ülkemize bir mescit bile yaptırmazken, bizim bonkörler tam 210 milyon lira harcayarak, komşumuz bile olmayan Kırgızistan’a (tabirimi hoş görün) böyle bir kıyakta bulunuyorlar.

FETÖCÜLER İFTARDA

Geçtiğimiz Ramazan ayında anılan Caminin bahçesinde Kırgız Müftülüğü tarafından kalabalık bir iftar yemeği düzenleniyor.

Yemeğe, Kırgızistan’da sayıları çok olan bütün FETÖ’cüler davet edilirken, bizim Büyükelçimiz de davet ediliyor.

Yemek başlamadan, FETÖ’cülerin de davet edildiğini gören Büyükelçi (Cengiz Kamil Fırat) yemeği terk ediyor.

Bunun bir tepki olduğunu anlayan Kırgızlar telaşlanıyor, ama pişmanlık ve üzüntü yerine, onlar da Büyükelçinin bu yaptığına tepki gösteriyorlar.

Ve, vakit geçirmeden Türkiye’ye bir NOTA verip, “Bizim iç işlerimize karışmayın.” diyorlar.

Bunu bir Müzik Notası sanan Türk yetkililer, seslerini çıkarmıyor ve böylece konu kapanıyor.

İşte, Türkiye’nin dış politikası. Oysa, onurlu bir davranış sergileyen Türk Büyükelçisi bu durum karşısında kendisini, Cami avlusuna terk edilen sahipsiz bir yavru gibi hissedip, boynunu büküyor.

Eee… Monşer olmak kolay değil!  Öte yandan, “Besle kargayı, oysun gözünü” diye boşuna dememişler.

Tekin Sönmez

Besle Kargayı, Oysun Gözünü!