DOLAR 35.56 ₺
EURO 36.56 ₺
STERLIN 43.29 ₺
G.ALTIN 3,091.70 ₺
Ç.ALTIN 5,064.89 ₺
BİLEZİK 2,825.19 ₺
BTC 100,785.39 $
ETH 3,366.86 $
BİST 9,977.94

Tekin Sönmez

Tekin Sönmez

Türkiye, “Yaşanamaz Hale” Geliyor!

Yayınlama: 28 Aralık 2017 Perşembe 15:23 Okunma: 2895

Yeni çıkarılan şu kanun (KHK) hükmüne bakın; “Resmi bir sıfatı taşıyıp taşımadıklarına veya resmi bir görevi yerine getirip getirmediklerine bakılmaksızın, 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe teşebbüsü veya terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemlerin bastırılması kapsamında hareket eden kişiler hakkında hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluk doğmaz.”

    

    Değerli okuyucularım; Lafı uzatmadan hemen söyleyeyim. Bu kararname hükmü ülkemizde  “İç karışıklık çıkartmak ya da ona sebep olmak”tır. Hiçbir ülkenin hukukunda, suçlu ya da suçlu adayları kanunla korunmaz.

     15 Temmuz darbe teşebbüsü, gelip geçmiştir. Suçluları yakalanmış ve yargının önüne çıkarılmıştır. Bu teşebbüs sırasında hayatlarını kaybeden asker ve sivil vatandaşlar için, her türlü yardım ve kolaylık sağlanmıştır.

     Olmuş-bitmiş bir olay için yeni kahramanlar ya da masumlar yaratmak, içlerinde kötü niyeti olanlar için kargaşa çıkarmalarına ya da suç işlemelerine sebep olmaktan başka hiçbir işe yaramaz.

   Bundan sonra kötü niyetle hareket edecek olan bu kişiler sürekli olarak 15 Temmuz darbe girişiminin önlenmesi için çalıştıklarını öne sürüp, diledikleri suçu işleyebileceklerdir.

    Böylece, halk arasında birbirine hasım kişiler ve guruplar oluşabilecektir. Bu durum,  asla kabul edilemez. Bunların yaptıklarıyla darbe suçları değil, yeni terör teşebbüsleri dahi önlenemez hale gelir. Halk arasında yeni düşmanlıklar oluşur ve gözüne kestiren herkes “15 Temmuz’un önlenmesi ve devamının gelmemesi için çalışıyorum.” diyerek, yeni terör olaylarının ve kardeş düşmanlıklarının doğmasına sebep olabilir.

    Hükümet ya da genel anlamda iktidar, böyle bir kanuna (kararnameye) neden ihtiyaç duydu pek bilinemez.

     Kararnameyi okuduğum zaman irkildim ve tüylerim diken diken oldu. Dönüp geriye baktığımda, yaşadığım ne 27 Mayıs kalkışmasında, ne de 12 Eylül darbesi sonrasında, darbeleri ve onlara yardım edenleri korumak için böyle veya benzeri hiçbir tedbir alınmadı ve yasal bir uygulama yapılmadı.

    Tekraren ifade ediyorum, bu durum (Allah korusun) ülkeyi bir iç savaşa sürükleyebilir.

    İnsanları, birbirini öldürme noktasına getirebilir.

     CHP, bu durumu Anayasa Mahkemesi’ne taşımak istese de, Anayasa Mahkemesi KHK’ lara bakmadığı için, buradan bir sonuç çıkmaz. Baksa bile, Anayasa Mahkemesi’nin bu iktidar dönemindeki tutumu bellidir. Yapılacak tek iş var, hükümetin bu KHK’yı iptal etmesidir.

     Bu kanun hükmündeki kararname ile, Türkiye’nin “yaşanamaz bir ülke haline getirildiği” bir kere daha anlaşılmıştır.

  

google-site-verification=uSnnSC5jUTWittUtiCokfxv6706ikL65px5KxiN1Mg4