Halkın temel gıdalarından olan Et, mutfaklarımıza pek giremiyor. Dar gelirliler eti, kasap vitrinlerinde görüyor. Sosyal devlet bu mu?
Değerli okuyucularım; İnsan sağlığının temel ögelerinden biri olan beslenme, ne yazık ki bizim ülkemizde gereği gibi yapılamıyor. Yapılamıyor çünkü, keyfi olanlar bir yana temel gıda maddelerini bile bulmak ya da satın almak oldukça zor. Bunlardan biri de, protein ihtiyacımızın kaynağı olan et.
Kasaplar ve diğer et reyonları, halkımızdan pek çoğunun pek uğrayamadığı yerler. Bütçesini zorlayan dar gelirli vatandaşlar ve özellikle emekli vatandaşlar, dilediği gibi et alamıyor ve evine götüremiyor.
Bu durumu çok iyi bilen devlet yetkilileri zaman zaman eti dışarıdan almak yani ithal etmek durumunda kalıyorlar. Çünkü, yerli hayvan üretimi devletin desteğinden çıkmış gibi.
Özellikle köylü vatandaşlar ve besiciler, artık eskisi gibi hayvan üretimi ve bakımı yapmıyorlar. Devletten bekledikleri desteği göremeyen bu kişilerin çoğu, hayvanlarını satıyor ve yerine yenilerini almıyor.
Yakın çevremizde de durum böyle. Tarım Bakanı’nın son günlerde yaptığı açıklamalar, inandırıcı değil. İthal ettikleri etler de, genel ihtiyaca göre devede kulak kadar az.
Edinilen bilgilere göre, devlet destekli Et ve Süt Kurumlarında satılan bu etlerin, kimi açıkgözler tarafından büyük miktarlar halinde satın alındığı ve halkın ucuz et alımına bile bu şekilde engel koydukları söyleniyor.
GELEN ETLER, NE KADAR KALİTELİ VE SAĞLIKLI?
Sağlık denetiminden geçirildiklerine göre, elbette sağlıklıdırlar. Ancak, çok kaliteli oldukları söylenemiyor.
Etlerin çoğunun hastalıklı hayvanlardan, ineklerden hatta gebe hayvanların eti olduğu, ayrıca gelen haberler arasında.
İddia o ki, Sırbistan gibi gayrimüslim ülkelerden gelen etlerin, dinimiz icabı İslami usullerle kesilmediği, kesilirken bu sebeple besmelesiz kesim yapıldığı bile söyleniyor. Böyle etlerin yenilemeyeceği İslam fakihleri tarafından söylense de, dindar görünüşü ve din sömürüsünü elinden bırakmayan iktidarın, bu etleri Müslüman olmayan ülkelerden ithal etmesine bir anlam verilemiyor.
SARAY’DAKİ ET PİYASASI
İlçemizde et satışı yapan kasapların, öteden beri düzgün, sağlıklı, hijyenik ve temiz et sattıkları biliniyor.
Ne var ki, ilçe merkezi ve köylerin nüfus sayısına bakılırsa, ihtiyaçtan fazla ya da ihtiyaçtan fazla et satış yerinin olduğu görülüyor.
Parmak hesabına göre yerleşik 8 kasaptan başka, kimi marketlerin de et sattığı göz önüne alınırsa, et satış yerlerinin sayıları oldukça fazla görülüyor.
BİR KASAPLA KONUŞTUM
Uzun yıllardan beri Saray’da kasaplık yapan bir hemşerimizle konuştum. O da, ilçede et satıcılarının sayısının fazla olduğunu ve satışlarının bu sebeple azaldığını, et fiyatlarının yüksek olması sebebiyle de, satışlarında ayrıca azalma olduğunu söyledi. O kadar ki, kasap dükkanında görüştüğümüz yarım saatlik süre içinde, et almak için hiç kimsenin gelmediğini gözledim.
Kıymayı 43.- TL, Kuşbaşını 45 .- TL, Biftek ve Bonfileyi 60.- TL’ye sattıklarını ve kasaplar arasında bu konuda bir birlik ve beraberlik olduğunu söyleyen kasap hemşerimiz, bu ürünleri kısa bir süre önce 2 lira daha pahalıya sattıklarını, şimdi ise 2 lira ucuzlattıklarını söylüyor. Eğer, siz buna ucuzluk derseniz tabii.
SARAY’DA ET FİYATKLARI, PAHALI
Başka yerlerde ucuz olduğu söylenemez. Ancak, Saray’daki bu fiyatlar da çok yüksek. Kasaplar, ilçenin yakın köylerinden kasaplık hayvanları kolayca bulabildiklerine göre, hesabı bir kere daha yapıp, et fiyatlarını biraz daha ucuzlatmaları gerekiyor. Halkın düşüncesi ve isteği böyle.
Haydi bakalım, İmren Kasap, Filiz Kasap, Doğuş Kasap ve diğerleri, halk fiyatları 40. TL’nin altına düşürmenizi bekliyor. Size inanıyor ve güveniyor.