Seninle yaratmışken kendimi bütün tükenişlerimde
Artik bedenin mülteci bedenimde
Çantan her an gitmeye hazır
Zamanın geçmezliğine küfredip
Bakışlarımızı kaçırıyoruz birbirimizden
Yüreğimiz buz tutuyor, parçalanıyoruz.
Yüzlerce gözün üzerime çevrili olduğu zamanlarda
Gördüm gözlerini
Onlar parçalanmasını isterdi bedenimin
Sen yaralarını sarmak
Ya ölecektik dövüşerek yada
Yarınlara erteleyip aşkı ve isyanı uzaklara gidecektik
Biz uzaklara gittik sen yarınları, o hiç gelmeyen yarınları anlatırdın bana
Hayati sevdirdin kendini sevdirdiğin gibi
Dört duvar arasından meydanlara uzanan bir aşkın
Ne kelepçeleri ne de sıra dağları engel tanıyabileceğini söylerdik
Kelepçelere değil de sıra dağlara yenildik
Bütün sorgu odalarını görmüştü bedenlerimiz
Ve her işkence sonunda işkencecilere inat
Daha ateşli birleşirdi bedenlerimiz
Oysa simdi en ateşli sevişmelerimiz bile sıradan
Blujenin markası kaçan penaltı ve
Popçu fırtınasına yenik düşmüş gündemlerde unuttuk sevmeyi
Dağıldık birer birer korktuk ve her korkuda daha çok tükendik
Sustukça sıranın bize geldiği bir zamanda
Kırmak istedik zincirleri
Ama unutmuştuk hem sevişmeyi hemde adam gibi dövüşmeyi
Yarınlara ertelediğimiz düşlerde tükendi birer birer
Artik bedenin mülteci bedenimde
Çantan her an gitmeye hazır
Biliyorum artik bos sana,
Seni seviyorum dememde