AKP’nin dışlanan kurucu ve kodamanlarından bazıları yeni partiler kurup, eski partilerini mezara gömmek istiyorlar. Başta Abdullah Gül, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan, şimdi pusudalar. Bilsinler ki, AKP’nin tabutu ağır olur.

   Değerli okurlarım, “Tarih, tekrardan ibarettir” denir, doğrudur. Çünkü, geçmişte de hep böyle oldu.

  Gençler bilmezler, bilmedikleri için de hatırlamazlar. 1946 yılında, Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan’ın kurduğu  Demokrat Parti, dönemin tek partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’ne bir tepki olarak kurulmuştu.

     B:u kişiler de, daha önce CHP’liydiler. Katakulliye kurban giden ilk seçimi kaybettiler, ama ikinci seçimi kazanıp,  feci bir sonla onlar da iktidarlarını kaybettiler.

                                              TARİH, TEKERRÜR EDİYOR

      Daha sonra, devamı olarak Adalet Partisi kuruldu. Bu parti, önce koalisyonla, daha sonra da tek başına iktidar oldu. Tarih tekerrür ettiği için, bu parti de bölündü. Ferruh Bozbeyli adındaki zat, anlaştığı arkadaşlarıyla “Demokratik Parti” yi kurdu. Ve az bir vekille Meclise girdiler.

     Girdiler, ama onun da ömrü uzun olmadı ve kaybolup gitti.,

      Merhum Turhan Feyzioğlu, CHP’nin önemli kişilerindendi. Partisiyle anlaşamadı, o da “Güven Partisi” adında bir parti kurdu, ancak ona da güvenilmedi ve partisi kısa sürede ortadan kayboldu.

      1980 yılına gelindiğinde, eski partiler kapandı ve askeri darbenin sonlanmasıyla, yeni partiler kuruldu.

     İlginçtir, 1980 öncesi ve sonrasında merhum Necmettin Erbakan’ın kurduğu partiler peş peşe kapatılmasına rağmen, Erbakan ve arkadaşları yılmadan yeni partiler kurdular. Ta ki, son partileri kapatılıncaya kadar.

     Son partisinin içinde, şimdiki Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da vardı.

      Din odaklı Erbakan misyonunun sürmesi için, Erbakan’a rağmen Tayyip Bey ve arkadaşları şimdiki Adalet ve Kalkınma Partisi’ni kurdular ve girdikleri ilk seçimde tak başlarına iktidar oldular.

    Adalet ve Kalkınma Parti’sinin tek başına iktidar olması onların siyasi gücünden değil, o günkü ortamın şartlarından ileri geldi. Ortada bir fırsat vardı, onu kaçırmadılar ve iktidar oldular.

                               İKTİDARA RAĞMEN, YENİ PARTİLER

    İşte, tarih yine tekrarlanmaya başladı ve Adalet ve Kalkınma Partisi’ne karşı şimdi de, yeni partiler kuruluyor. Hem de bir değil, iki parti kurulacakmış.

     Partilerden birini, AKP’nin içinden gelen eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve yine bu partinin eski Bakanlarından Ali Babacan kuracakmış.

    Aralarına almadıkları eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve arkadaşları ise, eş zamanlı olarak başka bir parti kuracakmış.

    Yani, AKP olan anaları, bir batında iki çocuk doğruyor. Doğumlar hep sancılı olur, ama bu defa sancının fazla olmayacağı söyleniyor.

    Bendeniz şu kadarını söylerim ki,  2 değil 12 parti kursalar, bu misyon artık tükenmiştir. Bilsinler ki, siyaset kabristanında tam 56 siyasi parti yatıyor.

    O sebeple, kurulacak yeni iki parti ilk seçimde boylarının ölçülerini alırlar. Ancak, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi de, bu ölçüden yararlanır.

    Bu misyonu yıllarca sırtında taşıyan bu millet, bir gün elbet “Yeter artık!” diyecektir.

     CHP’nin de, bu kafayla iktidara ve yeni kurulacak partilere karşı halkın bir güvencesi olacağını sanmıyorum. Onu da, artık iyice bir silkelemek gerekiyor.