Türkiye’de küçükbaş hayvancılık her geçen gün geriye gitmektedir. Eskiden Türkiye’de küçükbaş hayvancılık ihracatı olur iken bugün ithal hayvancılık yapıyoruz.


     Devlet, küçük ve büyükbaş hayvancılık kredisi verirken, keçileri görmezden geliyor. Türkiye'de nesli tükenmek üzere olan keçilere karşı yetkililer seyirci kalıyor. 
    Devletin, özellikle Tarım ve Hayvancılık kredisi ve süt üreticilerine verdiği destek iyi bir gelişme. Ancak ülkemizdeki keçilerin sahipsiz kalması üzücü. Keçi eti, sütü ve peynirinin insan sağlığına çok faydalı olduğu sağlıkçılar tarafından da test edilmiştir.
    Türkiye'de keçi kredisi uygulamasında keçi ırkında bir sınırlandırma yoktur.  Ancak keçi kredisi için, sadece saanen keçisi, Kilis keçisi ve Ankara keçisi yetiştiriciliğine süt keçi kredisi uygulaması yapılmaktadır.
    Trakya'da veya diğer bölgelerde çeşitli keçi türü var. Devletin bu tür keçilere de sahip çıkması gerekir.  Aksi durumda, Trakya bölgesinde keçi sütünden ve etinden geçimini sağlayan binlerce vatandaşımızın varlığını hatırlatacağız.

HAYVANIMIZI VE ETİMİZİ İTHAL EDİYORUZ
 
     Türkiye’de küçükbaş hayvancılık her geçen gün geriye gitmektedir. Eskiden Türkiye’de küçükbaş hayvancılık ihracatı yapıyorduk, bugün ithal hayvancılık yapar hale geldik.
     Damızlık küçükbaş hayvanlara uygulanan koyun kredisi ve keçi kredisi damızlık koyun ve damızlık keçi üretimini teşvik amacı ile uygulanmakla birlikte, ülkemizin koyun sütü ve keçi sütünün yanı sıra, özellikle et ihtiyacının da karşılanması gerekmektedir.
     Devlet, koyun ve keçi yetiştiriciliği yapanlar ve yapmak isteyenlere şartlı değil de teşvik edici krediler vermelidir. Yine devlet verilen kredinin yapılacak işte kullanıp kullanmadığının da kontrolünü yapmakla hükümlü ve denetleyicisi olmalıdır.