Sevgili öğrenciler, değerli eğitim yöneticileri ve öğretmenler, kıymetli veliler; 2014-2015  Eğitim-Öğretim yılı yarı yıl tatiline girdik. Yorucu ve yoğun geçen bir dönemin ardından heyecanla beklenen karne gününde sizlerle aynı heyecanı paylaşmanın gururunu ve onurunu yaşamaktayım.
Öğrenciler, eğitimciler ve çocukları okula giden tüm anne ve babalar için bu sene beklenen yarıyıl tatili 23.01.2015 tarihinde başlıyor ve okula giden tüm çocuklar bu günde karnelerini almış bulunmaktadırlar. Bir eğitim ve öğretim döneminin birinci yarıyılının sonuna geldiğimiz bu günde İlkokul, ortaokul ve liselerde eğitim gören öğrencilerimiz büyük bir heyecanla on beş günlük bir tatile girdiler. Başta öğrencilerimiz olmak üzere, öğretmenlerimizin ve velilerimizin göstermiş oldukları üstün gayret ve çalışmaların semeresinin alındığı karne gününde hepinizi içtenlikle kutlar, güzel bir tatil geçirmenizi dilerim.
Çocukların okul başarılarının, sadece kendilerini ve ailelerini değil, bütün bir eğitim camiasını ve ülkeyi ilgilendirmesi bakımından üzerine dikkatle eğilmesi gereken bir husus olduğunu, çocukların karne notlarının sadece onların eğitimdeki başarısını değil, genel olarak okul yöneticisinin, öğretmenin ve ebeveynin de çabalarının sonuçlarını ölçtüğünü de unutmamalıyız.

Eğitim sisteminin temel bileşenlerinin merkezde öğrenci olmak üzere öğretim programları, öğretmen ve okul olduğunun bilincindeyiz. Sistemin en güçlü bileşeni mutlak suretle öğretmendir. Öğretim programlarını uygulayacak, bilişim teknolojisini kullanacak, yeni yaklaşımları uygulamalarına yansıtacak olan öğretmendir. Bu nedenle, eğitim ve öğretimin kalitesi öğretmenlerin sahip olduğu yeterliliklerle doğrudan ilişkilidir. Bilgi çağının nitelikli bireylerini yetiştirecek olan öğretmenlerimiz her şeyden önce değişime ve dönüşüme açık olmalıdır. Bunun yanında etkili iletişim becerilerine ve yaşam boyu öğrenme becerisine sahip olmak, disiplinler arası bağlantı kurabilmek, teknoloji okur-yazarı olmak, kendi değerlerini ve evrensel değerleri içselleştirmiş olmak günümüz öğretmeninden beklenen niteliklerdir ama hepsinden önemlisi öğrencilerinize ’insan sıcaklığını’, onlara verdiğiniz sevgi ve değeri etkili bir şekilde hissettirebilmektir."

 Öğretmenlerimizin fedakârca çalışma ve gayretlerinin yanında çocukların sağlıklı ve mutlu gelişimlerinde, okul başarılarında en az öğretmenler kadar anne-babaların da rolünün bulunduğunu unutmamalıyız. Bu sebeple hem öğretmenlerimiz hem de velilerimiz bilirler ki çocuklarımıza her şeyden önce zengin olmayı değil, mutlu olmayı öğretmeliyiz böylece onlara hayatlarında sahip oldukları şeylerin fiyatını değil kıymetini bilmeyi öğretmiş oluruz. Çocuklarınızın karneleri aynı zamanda anne-babaları olarak onlarla ne ölçüde ilgilendiğiniz, ne ölçüde destek olduğunuz hakkında fikir veren birer ayna niteliğindedir.

Dolayısıyla çocukların özgüvenini zedeleyecek tutumlardan özenle kaçınmanızı, çocuklar üzerinde yıkıcı etkiler oluşturacak tepkiler yerine, yapıcı, onarıcı, destekleyici ve teşvik edici bir yaklaşım benimsemenizi sonuç alıcı olması bakımından çok önemli görüyorum.Sözlerime son verirken Eğitim camiasına hiçbir zaman desteğini esirgemeyen İlçe Kaymakamımız Sayın Hüseyin ÖNER'e ve Belediye Başkanımız Sayın Nazmi ÇOBAN'a  sonsuz teşekkürlerimi iletiyor, tüm mesai arkadaşlarıma saygı ve selamlarımı sunuyorum.