Bankalarda personelin yetersiz olması vatandaşı isyan etme noktasına getirdi. Az personelle çok iş yapmaya çalışan bankalar vatandaşın zamanını çalıyor. Hal böyle olunca olan yine vatandaşa oluyor.

Hırsızlık ille de para çalmak değil, iş güç sahibi olan kişilerin zamanını da çalmak bir nevi hırsızlıktır. Her kurum veya özel teşebbüs kendine göre bir uygulama kuralına göre hareket ederken, kimsenin vatandaşı düşünmediği gibi,  insanları kendilerine mecburiyet konumuna getirmektedir. Hal böyle olunca bankalar da virüsü bahane ederek az personelle çok iş yapmaya giderek , hem gişe de çalışan personeli hem de vatandaşı zorda  bırakmaktadır. Yani bankalar virüsü fırsata çevirdiler. İnsanları kuyruklarda  süründürmeye mahkum ettiler.

Kamu kurumlarında olduğu gibi özel sektör de kafasına göre hareket ediyor.  Her gün uzun kuyrukların oluştuğu bankalarda vatandaşlar günlerini sıra beklemekle geçiriyor.

Bankalarda günlük hayatın bir parçası haline gelen kuyruk çilesine vatandaşlar isyan ediyor. Mevcut bankalar halkın ihtiyaçlarına cevap veremiyor. Gişelerde  3  ya da 4 personelin bulunması  gerekirken tek kişi yüzlerce insana hizmet vermeye çalışıyor. Hal böyle olunca bankalarda uzun kuyruklar ve bitmek bilmeyen saatler akıp gidiyor. Bankalar yetersiz personel ve çalışma kapasitesiyle halkın zamanından çalarak adeta hırsızlık yapıyor. Vatandaşlar mevcut bankaların personel ve kapasitelerinin artırılmasını istiyor.