Körpecik bir fidandın, yaslandın omuzuma, kırmadım.
Kokunu büyüttüm, tadını, yağmurda seninle ıslandım.
Zaman akıp giderken, deliler gibi sevindim adına.
O körpe bedenin, şiirleşiyordu her sözcükle, inanamadım.
Narindin ve çok eskiden yaralıydın, görüyordum
Dudakların kanıyordu her acılı seslenişte
Kederleniyordum, sıktıkça sıkıyordum ellerini
Yine de bir hayır vardır diyordum bu gidişte
Sevmekten korkulacak kadar körpeydin üşüyordun
Isıta ısıta buz dağlarına döndü tüm bildiklerim
Bir gün elbet ayakların üstüne dikilecektin
Sabretmeyi seni sevme sanarak öğrendim
Ayrımına varamadım geldiğin yerlerin
Şiirin büyüyecek öykün büyüyecek derken
Şaşırdım burnun büyüdü oysa Pinokya değildin
Elimden sıyrılıp gitti o yalancı ellerin
Şimdi nerede nasıl olduğun hiç önemli değil,
Öylesine kolay ve çabuk unutuldun, yazdıkların da,
Battıkça batacaksın, ihanet ettin öyküye şiire,
Saçma sapan bir şöhret balonu adına.
Kusura bakma artık, yollarımızı ayırdı yaşam,
Yan yana yürümek olanaksız, sevmeyi öldürdün sen,
Bulunmaz bir çiçek gibi üstüne titrerken,
Hain bir bıçak gibi yüreğimden her şeyi aldın sen.
Büyük Yoncalı, 07.04.2017 |