Moved Permanently

Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Göğüs ve Uyku Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nejat Altıntaş, hastanelerinde KOAH hastaları için uygulanan balon tedavisine dünyanın birçok ülkesinden yoğun talep geldiğini söyledi.

 Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Göğüs ve Uyku Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nejat Altıntaş, hastanelerinde KOAH hastaları için uygulanan balon tedavisine dünyanın birçok ülkesinden yoğun talep geldiğini söyledi. Altıntaş, "Bu işlemi dünyada ilk defa Türk bilim adamları geliştirdi ve dünyaya biz tanıtmaya başladık. Özellikle Avrupa ülkelerinden, Yunanistan'dan ve Arap ülkelerinden çok hasta gelmeye başladı. Çok ciddi oranda hasta talebimiz var. Neredeyse bu hastalara yetişemeyecek durumdayız" dedi.NKÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Göğüs ve Uyku Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Nejat Altıntaş, KOAH hastaları için dünyada ilk kez uygulanan ve kendilerinin geliştirdiği balon tedavisine başladıklarını, bu tedavi sayesinde hastaların daha rahat nefes alacaklarını söyledi. En son KOAH hastası Emine Kıran'a (58) tedaviyi uygulayan Altıntaş, şunları söyledi:

 "Hastamız KOAH hastasıydı, bol balgam şikayeti vardı. Antibiyotik kullanmasına ve bir sürü tedaviye rağmen balgamlardan bir türlü kurtulamıyorduk. KOAH'ın iki tipi var. Bir tanesi balonla giden amfizem dediğimiz tip. Bu az görülüyor ve bu balon şiştiği zaman diğer alanların çalışmasına imkan vermiyor. Bu az görülen bir grup. Bir de bunun haricinde bol balgam üreten grup var ki bizim hastamız gibi. Bu hasta grubu yaklaşık KOAH hastalarının yüzde 60'ını, 70'ini teşkil ediyor. Nefes borusunun içindeki bu boruda bir hücre var. Biz bu hücrelere goblet hücreleri, diyoruz. KOAH hastalarında da bu hücreler daha fazla artıyor ve bol miktarda balgam üretiyor. Akciğer içinde balgam üretildiği zaman sanki havuzda, denizde boğulmuş gibi kişi, nefes alıp veremiyor çünkü akciğerinizin içerisi su dolu. Bizim yaptığımız işlem, bu hastadaki gibi akciğere bronkoskopi dediğimiz bir video kamera aracılığıyla giriyoruz. Bronkoskopun içerisinden de bir balon geçiriyoruz. Bu balonun özelliği, dakikada 30 kere inip şişebilen bir balon. Ucunda inip şişebilen bir balon var. Bu balonun aynı zamanda hafif oranda da kesici özelliği var. Bronşun içine biz ileri geri götürdüğümüz zaman hem bir taraftan şişerek basınç yapıp, bir taraftan da keserek oradaki balgam üreten hücrelerimizin hem ölümüne sebep oluyor hem de sersemletiyor. Ne oluyor, balgam üretmemiş oluyor. Hastaların, özellikle bu işlemden sonra yaklaşık 2-3 gün içinde hem oksijenleri düzelmeye başlıyor hem balgamları düzelmeye başlıyor hem de son derece rahat ediyorlar."

'BİZ GELİŞTİRDİK'

Doç. Dr. Altıntaş, tedavi yönteminin bulunmasıyla bu tedavi için NKÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ne yurt içinden ve dışından yoğun talep olduğunu belirterek, "Bu işlemi dünyada ilk defa bizim Türk bilim adamları geliştirdiler ve dünyaya biz bunu tanıtmaya başladık. Yurt dışından, özellikle Avrupa ülkelerinden, komşumuz Yunanistan'dan ve Arap ülkelerinden çok hasta gelmeye başladı. Çok ciddi oranda hasta talebimiz var. Neredeyse biz bu hastalara yetişemeyecek durumdayız. Özellikle ülkemizde ve kendi bölgemizde olmuş olması bizi gururlandırdı" dedi.KOAH hastalığının en önemli hastalıklardan olduğunu kaydeden Altıntaş, "KOAH, dünyadaki en önemli kronik hastalıklardan biri. Özellikle dünyadaki ölüm sıralamasına baktığımız zaman şu an için ölüm sıralamasında 5'inci sırada ve Dünya Sağlık Örgütü, yaklaşık 5-10 yıl içinde sıralamada 3'üncü sıraya geleceğini veya KOAH'a bağlı ölüm oranlarının 3'üncü sıraya geleceğini düşünüyor. Dolayısıyla da KOAH son derece ciddi, öldürücü bir hastalık ve zamanında iyi bir şekilde tedavi edilmesi gerekiyor" diye konuştu.