Moved Permanently

Kırklareli'nin Armağan köyünde muhtar Recep Dal'ın çilek bahçesini ziyaret edenler "Toplarken yediğiniz helaldir, biz yokuz. Tartı ve kovalar masa üzerinde, ücretini kovaya bırakınız" notuyla karşılaşıyor
Köy muhtarı Dal:
"Kendimize de gelen vatandaşlara da güveniyoruz"

Kırklareli'nin Armağan köyündeki çilek ve sebze tarlasından alışveriş, güven esasıyla yapılıyor.

Valilikçe köyden göçün önüne geçilmesi amacıyla 2016'da dönemin Valisi Esengül Civelek tarafından "Vali Hanım Çileği Projesi" hayata geçirildi.

Proje kapsamında Armağan köyünde boş arazi ve bahçelerde çilek ekildi. Çileğin üretiminin artması ve tanıtımının yapılmasıyla köy "Çilekli köy" olarak anılmaya başlandı, dalından çilek toplamaya gelenler sayesinde tarım turizmi rotası oldu.

Projeden yararlananlardan birisi olan muhtar Recep Dal, köy merkezine yaklaşık 1 kilometre uzaklıktaki 12 dönümlük arazisinin büyük bölümüne çilek, bir kısmına da domates, biber, salatalık gibi sebze ekti.

Dal, muhtarlıktaki ya da ilçedeki işleri nedeniyle çok fazla tarlada duramasa da tarladan alışverişin önünü kesmedi.

Tarladaki kulübenin kapısını kilitlemeyen muhtar, içeriye kova, terazi ve poşetler bıraktı. Herkesin okuyacağı bir alana da "Toplarken yediğiniz helaldir, biz yokuz... Tartı ve kovalar masa üzerinde ücretini kovaya bırakınız. Bereket versin." notunu yazdı.

Sebze ya da çilek almak isteyenler daldan yediğine ücret ödemiyor, satın almak isterse de topluyor, poşetliyor, tartıp parasını kovaya bırakıyor.

"BU GÜVEN MESELESİDİR"

Köy muhtarı Dal, AA muhabirine, güvene dayalı alışveriş uygulamasının yaklaşık bir yıldır devam ettiğini, güven tesis etmenin karşılığında güven doğurduğunu söyledi.

Tarlanın müdavimleri olduğunu anlatan Dal, "Aileler gönül rahatlığıyla çocuklarıyla gelip bahçede dalından hem yiyerek hem toplayarak istediği ürünü alıp gidiyor. Ürün çeşitlerinin fiyatlarını yazdık. Biz kendimize de gelen vatandaşlara da güveniyoruz." dedi.

Dal, her şeyin para olmadığını güven duygusunun pekişmesi için de böyle bir uygulamaya imza attığını ifade etti.

Osmanlı askerinin savaşa giderken dalından üzüm aldığı bahçeye akçesini bıraktığı bir medeniyetten geldiklerini belirten Dal, "Burası da öyle bir şey. 'Doya doya yediğiniz helal' diyoruz, 'kopardığınız helal' diyoruz. Biz bu uygulamayla hem kendimize hem bölgemize değer kattığımıza inanıyoruz. Doğru olan bu süreçte böylesi güzellikleri yaşatmak için hem üreteceğiz hem de çalışacağız." ifadelerini kullandı.​​​​​​​

Tarladan çilek toplayanlardan Hüseyin Kahya da uygulamadan çok memnun kaldığını bildirdi.

Çileği topladıktan sonra ödeme için tarla sahibini aradığı sırada tabelada yazılanları gördüğünü anlatan Kahya, "Buradaki yazıyı okuduktan sonra topladıklarımı tarttım, ücretini bıraktım kasaya çıktım. Hiç böyle bir yer görmemiştim." dedi.