Yıllarca halkımızı öyle uyuyturdular ki, Türkiye'de Emperyalizm ve kapitalizmin çizgisini komunizme karşı çeşitli gerekçeler göstererek, oturtulmaya çalıştılar. Bu güçler bu süreci çok iyi yönettiler ve bunu yönetirken, halkımızı da çok ciddi anlamda uyuşturdular.
Emperyalizm ve kapitalizme uşaklık yapan güçlerin yanında bir de çakma sosyalistler yer alınca toplum tamamıyla uyuşturulmaya devam etti. Günümüz koşulları da bu uyuşturucuya rehber oldu.
Hani en son lanet olsun deyip kenara çekileceğim geliyor, ama toyluğuma verip işime devam etmek istiyorum. Meydanı çakallara bırakmak gönlüm razı gelmiyor.
Ne zormuş, dürüst olmak, ne zormuş siyaset yapmak, ne zormuş araştırmak, gerçekleri öğrenmek acı verirmiş…
Ülkenin bağımsızlığı için mücadele verip, darağacında şanlı bir hezimettir ki, yaşayan bir kuşağın devamı olarak şimdi daha iyi anlıyorum.
Komunizme kızardı bizim çakma Atatürküçler, hafızlar, neymiş halk içecek votkayı, uyuşacak beyinler, devlet istediği gibi at sürecek derlerdi. Devlet kim? At kim? Yıllarca hep bir ‘ineğin’ örneğiyle anlatılan komunizmi insanlar dert sanırdı. Oysa bu ülkede komunizmin ne olduğunu, halen bilen yok. Komunizmi anlamayan bir topluma, al sana kapitalizm dediler aldık. Kapitalist oldukta ne oldu? Devlet at oynatmıyor mu meclis panayırında, burnunda halkası eksik ayılar “saunada nasıl nataşa ayıltılır” oynamıyorlar mı? Sahi ne oldu o dava, gidemediler üstüne, kapattılar davayı ama birilerinin hafızasında kayıttadır biline…Konuyu çok farklı boyutlarından anlatmak istemiyorum, herkesin bildiği konular, üstünden ‘değdirerek teğet geçiyorum’.
Neydi komunizm?
c) Kızlarımız açılacak, namus elden gidecekti, gitti mi? Ya da açılmadı mı? Erkeğin bile tanga diye don giyeni var, siz hala tuman mı giyiyorsunuz, bakın donunuza telaffuz edemediğiniz bir yazı göreceksiniz muhtemelen, Kalvin Kılayn gibi. Namuslu musunuz sorun kendinize köylüsünden zenginine, zengin karısını atlatıp bayii toplantısına fuhuşa gider, fakir ve çiftçi daldaki fındığını, tarladaki masülün parasını ipotek edip nataşalarla yer, öğrenci babasının mesaiden kalan parasını rock barda alemle yer, hala namuslu muyuz?
d) Halk uyuşturulup sömürülecekti, söyletmeyin beni acı acı, sömürülmüyor mu bu halk, asgari yaşamak zorunda olan insanlığı yaşam sınırının altında yaşamaya mahkum etmek sömürmek değil de nedir? Uyuşmadı mı beyinler, sabah başlayan taciz programları hergün tecavüz etmiyor mu binlerce bakir bakire beyine. Akşamında don indirme yarışmaları, amcasının dayısının karısıyla yatma senaryoları dönmüyor mu gün be gün, ana haber bültenlerinden sonra herkes bir sigara yakıp babadan kalma jelatini açılmamış bir küfür savurmuyor mu? Uyuşmadı beyinler değil mi…
Yıllarca oyaladılar bizi üretmeye fırsat vermediler. Olağan gündem gören var mı bu ülkede, mutlaka bir sansasyon olmalı: kriz, korku, terör… Hep daha acil bir konu mutlaka olmuştur. İşte sizin kapitalizminizin stareji plan ve uygulamaları...
Yıllarca kalıba takılıp kaldık, isimlere düşman olduk, fikirlere düşman olduk, kurunun yanında yaşı da yaktık, kötünün iyisi hiç olmadı bizde ve başardık artık hep bree- "Kapitalizmin" uşağı olduk. Acı da olsa galeyana gelmeden düşündüklerimdi bunlar, hala neye olduğunun önemi yok sadece ”inanan” bir kitlenin var olduğunu bilmek teselli ediyor beni. İyilerin kaybı bile kazançtır. İçindeki sönmeyen ateş oldukça yakmışlar, dört yanını kumpas çemberle varsın yansın, ömerler yansada fikirler yanmaz…
Sağlıcakla kalın.