Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban hem enerjisin, hem de güvenini yitirmiş. Toplumda güvenini, idarecilikte enerjisini kaybeden bir Başkandan ne beklenir ki?
“En beceriksiz Belediye Başkanı kim?” diye soracak olursanız, ben diyorum ki, "NAZMİ ÇOBAN". Bu beceriksizliği yalnızca ben demiyor, Saray'da yaşayan herkes bunu söylüyor. Tabi ki yalakalar hariç. Zaten her şey ortada. Bu beceriksizliği görmemek için, aptal olmak lazım.
30 Mart 2014’teki yerel seçimlerde ikinci kez seçilen Saray’ın CHP’li Belediye Başkanı Nazmi Çoban, seçimin üzerinden 15 ay geçtiği halde, göze batan hiç bir iş yapamadı. Yaptığı tek bir işi varsa, o da Büyükyoncalı Belediyesinden kalan arsaları ve tarlalarını satması. Bir de, ilçemizde yapılan kanalizasyon ve temiz su altyapı çalışmalarını yerinde görerek, mankenler gibi iyi poz vermesi.
Yani anlayacağınız, başkan Çoban şovmenliği iyi yapıyor. Hizmete gelince, beceremiyor. İki yıldan beri yapımına başlanan Kemalpaşa Mahallesi'ndeki parkı bir türlü bitiremedi. Park için alınan malzemelerin ne şekilde kullanıldığı ve nasıl bertaraf olduğunu da, parka gidenler görüyor. Anlayacağınız, kamu malının ne şekilde bertaraf edildiği ortada.
AK Parti, 2004 yerel seçimlerinden itibaren Saray Belediyesini almak için çok çaba gösterdi. Yani, AK Parti'nin alamadığı, diş geçiremediği tek ilçe, CHP’nin kalesi olarak bilinen Saray. AK Parti, üç dönemdir Saray belediyesini almak için ciddi bir mücadele verdi. Bu mücadeleyi verirken, yanlış tercih yapmanın da üç dönemdir bedelini ödedi. Bundan sonra da, almasının mümkünatı yok.
Türkiye genelindeki Belediyeler, imkânları ve kaynakları oranında hizmet ediyor.
Oysa, Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban, Belediyenin imkanlarını ve kaynaklarını kendine taraftar yaratmak, şovmenlik yapmak, bilbordlara mankenlik pozları vererek, resim çektirip asmak için kullanıyor.
Saray Belediyesi, tarihinin en başarısız en beceriksiz Belediye Başkanını böylelikle görmüş oldu.
Başkan Çoban’ın, Belediyeyi sürekli borç batağına batırması, enerjisini bitirmiş bir Belediye Başkanı olarak, halktan kopuk bir idare politikası izlemesi, başarısızlığının önemli etkenleri olarak öne çıkıyor.
Sosyal ve kültürel anlamda faal bir belediyecilik anlayışına sahip görünse de, Saray’da işin aslı ve astarı olmadığı gibi kurgulanmış bir yaz okulu ve zaman zaman tiyatro gösterisi ile etkinlikler yapılmaktadır. Özellikle Saray'daki futbol kültürünün tavan yapması nedeniyle, spor dallarından beslenen başkan Çoban, bu şovu da çok iyi beceriyor.
Şu ana kadar ilçenin kronikleşen sorunlarına, hiçbir çözüm bulamadı. En önemlisi, halkın Belediyeden beklentileri ve bakış açıları endişe verici. İyi niyetinden kuşku duymadığımız, ancak beceriksizlik ve basiretsizliği, gerçekten endişe veriyor.
Kendini abat etti mi bilmiyorum da, aynı başarıyı, aynı performansı Saray'a gösteremedi. Günü kurtarma adına, sadece her fırsatta gülmeyi hizmet zannetti. Elle tutulur, gözle görülür icraatları olmadı.
Kilit parke taşı döşemeyi ve Belediyeye araç almayı hizmet ve marifet saydı. Her fırsatta Büyükşehir’in arkasına sığındı. Halk tarafından sevilmeyen yerel yönetici olarak kaldı.
Başkan olduktan sonra, çok havalara girdi. Kısa bir müddet sonraki yerel seçimleri çabuk unuttu.
Döşediği kilit parke taşları ise, ilçemizde başlatılan altyapı çalışmaları ile birlikte çöp oldu gitti.
İşte, böyle bir Belediye Başkanı Saray’ı yönetiyor. “Kusur, acaba onda mı, yoksa onu oraya seçenlerde mi?” diye şimdi herkes merak ediyor.
