Moved Permanently

     Ali Şen, Fenerbahçe Spor Kulübü’nün iz bırakan eski Başkanlarından. Onunla tanışıklığımız ve sohbetimiz var. Akıllı ve popüler bir işadamı.

    Dört gün önce, bir trafik kazasında torununu kaybetti. Acısını biliyor ve paylaşıyoruz. 17 yaşındaki bir fidanı, hayatının baharında toprağa verdi. Kolay değil, çok acı bir olay.

    Torun, Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilirken, Kur’an okuyan Hoca Efendi yaptığı duayı uzatınca, Ali Şen kızıyor ve “Kes artık” diyerek, duayı kestiriyor. Bu hareketiyle, Hoca Efendi’yi cenazeye katılanların önünde refüze ediyor, mahcup ediyor.

                               DUA, BÜTÜN DİNLERİN DİREĞİ

     Bütün semavi dinlerde dua vardır ve dinlerin vazgeçilmezidir. Kıldığımız Namaz da, bir duadır.  Dua, bizim manevi gıdamızdır. Duasız yola çıkmaz, duasız bir işe başlamayız. En azından bütün toplumlarda, böyle düşünenlerin sayısı pek çoktur.

     Yüce Yaradan da, yürekten yapılan duaları kabul edeceğini, mazlumun duasını ise geri çevirmeyeceğini kutsal kitabında ifade ettiği gibi, Hz. Peygamber’in de (s.a.v), bu konuda çok sayıda hadisi vardır.

      İnanan insanlar olarak, duayı sadece yapmakla kalmaz, bizim için başkalarının da dua etmesini isteriz. Büyüklerimizden ve eş-dosttan, hep “hayır duası” bekleriz.

     Dua ile yatar, dua ile kalkar, dualardan hayır, esenlik ve bereket bekleriz.

                                    ALİ ŞEN, NEDEN  KIZMIŞ ?

     Mezarlıkta yapılan duaya Ali Şen, aniden kızmış ve Hoca Efendi’ye duayı kestirmiş. Televizyondan, ben de izledim, üzüldüm ve utandım.

     Kimilerine göre, Ali Şen’in haklı yanları varmış. Çünkü, Hoca Efendi duayı çok uzatmış.

     Olabilir. Duanın uzamasının hiç kimseye zararı olmaz ki.  Aksine, Allah katında makbul olan duanın, sayısız faydası olur.

    Lakin, burada iş başkaymış. Hoca Efendi, duayı yaparken konuyu dağıtmış ve alakasız laflar etmeye başlamış. Tarih’ten girip, Coğrafya’dan çıkmak istemiş. Burada söylenmesine gerek olmayan sözleri söylemiş ve yaptığı duayı gereksiz yere böylece uzatmış.

     Hoca Efendi, bunu yapmamalıydı ve konunun dışına çıkmamalıydı. Velev ki, çıkmış olsa bile, Ali Şen’in “Kes artık !” demesi ve katılanların önünde Hoca Efendiyi azarlaması, katiyen “şık” olmamış.

     Dua yapılırken, dinleyenlere ve hele duaya karşı saygısızlık yapılması, kuşkusuz Allah’a karşı saygısızlıktır. Çünkü, dualarımız Allah’a karşı yapılır ve Allah’ı hoşnut eder. O sebeple, Ali Şen Allah’a karşı günah işlemiş, onun kullarına karşı da ayıp etmiştir.

     Ali Şen bu hareketiyle, olayı öğrenen halkımızı da adeta “şok” etmiştir. Çünkü, bugüne kadar böyle bir olaya hiç rastlanmamıştır.

     Ali Şen’in acısını herkes anlıyor ve ona ortak oluyor. Ancak, bu davranışına hiç kimse ortak olamıyor. Olanlar varsa, bunu kendisine moral olsun diye ya da yağcılık olarak yapıyor.

     İnternet sitelerinde büyük tepki alan Ali Şen’in, bu hareketinden pişman olduğunu tahmin ediyorum. Çünkü, kendisine doğrudan ve dolaylı olarak “yuh” çekildiğini ve şiddetle kınandığını, haber bültenlerinden öğrendik.

     Sabırlı olup, keşke böyle bir davranışta bulunmasaydı. O zaman, çok daha iyi olurdu.

    T