Moved Permanently

15 Haziran günü evinden ekmek almaya giderken polisin attığı gaz kapsülü ile başından vurulan 15 yaşındaki Berkin Elvan, 269 gündür verdiği yaşam savaşını Salı akşamı kaybetti. Berkin Elvan'ı Türkiye 16 Haziran 2013 günü Gezi eylemleri sürerken ekmek almak için çıktığı evine bir daha dönemeyen çocuk olarak tanıdı. Okmeydanı'nda polis protestoculara müdahale ederken başına gaz fişeği isabet etmiş ve komaya girmişti.

Ondan sonra da ailesinin yanı sıra tüm Türkiye'den 'Diren Berkin' , 'Uyan Berkin' dileklerinin eşlik ettiği bir süreç başlamıştı.

Ülkenin dört bir yanında Berkin Elvan için başlatılan eylemlere Saraylılar da destek verdi. Saray Dayanışması,Türkiye Liseliler Birliği gençleri ve vatandaşlar Atatürk Anıtı önünde toplanarak Berkin'in ölümünü protesto etti.

SLOGANLAR İNLETTİ
Çarşamba akşamı saat 18.30’da Atatürk Anıtı önünde toplanan yaklaşık 500 kişilik kalabalık,  Berkin Elvan için bir dakikalık saygı duruşunda bulunarak, İstiklal Marşı’nı okudu. Eylemciler, Atatürk Anıtı önünde mumlar yakıp Berkin Elvan'a ait fotoğraflar ve karanfiller bıraktılar. Daha sonra gruptan bir genç  gezi direniş eylemlerinde hayatını kaybeden gençlerin ismini okuyarak yoklama yaptı. Tek tek isimler okundu ve kalabalık hep birlikte burada dedi. "Saray uyuma çocuğuna sahip çık", "Katil Var", "Hırsız var", "Yolsuz var", "Arsız var",  "İsyan direniş özgürlük", "Kahrolsun AKP diktatörlüğü", "Berkin Elvan ölümsüzdür", "Berkinin katili AKP’nin polisi", "Faşizme karşı omuz omuza", "Direne direne kazanacağız", "Bu daha başlangıç mücadeleye devam", "Berkin ekmek özgürlük", "Hükümet çalıyor çocuklar ölüyor", "Anaların öfkesi katilleri boğacak", "Berkin Elvan 15’inde bir fidan", "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganları atıldı.
Ve sonra eylem alanındaki kalabalık yaklaşık bir saat  oturma eylemi yaparak gitar ve keman eşleğinde Berkin Elvan anısına, 'Memik Oğlan', 'Karlı Kayın Ormanında', 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz', 'Çav Bella', 'Güzel Günler Göreceğiz Çocuklar' şarkılarını ve 'Gündoğdu Marşı'nı hep bir ağızdan söylediler.
Ardından Türkiye Liseliler Birliği ve Saray Dayanışması gençleri bir basın bildirisi okudu. Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

 DAHA 15 YAŞINDAYDI...
"15 yaşındaydı Berkin... Anne senin ayağın sakat, gaz bombalarından kaçamazsın. Ben koşarak ekmek alır gelirim dedi. Polisin attığı gaz kapsülü geldi Berkin’in başına… 15 yaşındaydı Berkin. 269 gün boyunca komada direndi. Vücudu 16 kilo kalana kadar direndi. Bazıları emri ben verdim dedi. Kahraman polisimiz destan yazdı dedi. Berkin direndi. Bazıları görmezden geldi onu. Vuranların araştırılmasına izin vermediler.

YOLSUZLUKLAR ORTADA
Yolsuzluları ortaya çıkmaya başlayınca, binlerce polisin görev yerlerini değiştirdiler. Savcıları sürgüne gönderenler Ali İsmail gibi, Ethem gibi Berkin’i de görmezden geldiler. Mısırdakilere ağlayanlar bizim çocuğumuza sırtlarını döndüler.

BİNLERCE BERKİN OLDUK!
Berkin direndi. Ama ne yazık ki daha fazla dayanamayarak 11 Mart 2014 Salı günü hayatını kaybetti. Bir anda milyonlara dönüştü, 16 kiloluk vücudu bu ülkede herkesi birleştiren bir deve dönüştü. Milyonlar olduk. Binlerce Berkin olduk, döküldük sokaklara. Onlar anlayamadılar hala. Bu gün dahi gözünü kaybeden, başından vurulan, akreplerle ezilen kardeşlerimiz oldu. Anlayın artık, bu zulümden korkmuyoruz. Çünkü biz herkesin gözü önünde vurularak ölmeyi Ethem’den, dayak yiyerek onurumuzdan ödün vermemeyi Ali İsmail’den öğrendik. Korkmuyoruz faşizminizden, korkmuyoruz gazınızdan, tomanızdan, copunuzdan, silahınızdan. Çünkü sizler bir ayakkabı kutusuna sıkışacak kadar küçüksünüz. Çaldıklarınızı saklayamayacak kadar küçüksünüz. 15 yaşında 16 kilo bir çocuğun acısını paylaşamayacak kadar küçüksünüz. Ama biz Berkin kadar temiz, Berkin kadar ağır, Berkin kadar büyüğüz!!! Şunu ifade etmek isteriz ki bugün bu ülkede bunca cana kıyılırken sesini çıkarmayan, sokaklara yürümeyen, hesabını sormayan kendilerini duble yallarla tatmin eden, pişkin pişkin o çocuğun orda ne işi varmış diye sorabilen herkes bu cinayete ortaktır. Bugün Ali İsmail’in katili hala görevinin başında, onların çocuklarının götürdükleri ortaya çıkmasın diye binlerce insan görevinden edilirken 15 yaşında masum bir cana kıyanlar hala görevine devam etmektedir.

ARTIK YETER DİYORUZ!..
Gençlerimiz, çocuklarımız birer birer öldürülürken sessiz kalamayız… Ali İsmail’in annesiyle, Berkin’in annesi birbirlerine sarılmış ağlarken, bu resmi gören hangi can, hangi ana evladı  evde oturabilir? Öfkeliyiz, öfkemiz gezide canına kıyılan her kardeşimizin hesabı sorulana kadar, sorumlular cezalandırılana kadar ve hükümet istifa edene kadar bitmeyecek. Şunu da ifade etmek isteriz ki; şimdi birbirine düşman olan, ama bu ülkenin değerlerini birlikte satıp birlikte yiyen malum iki grup da bu cinayetin en büyük sorumlularıdır.

BİR ANANIN FERYADI
Berkin'in annesi: "Benim kuzumu Allah almadı, Tayyip Erdoğan aldı. Vay kuzum anan kurban olsun sana. Bu sefer de dayanacaktın. Bu acıya ben nasıl dayanırım Berkin. Bir kurşunda bana sıksınlar, yanına yollasınlar" diye feryat ederek ağladı.

ANALARIN GÖZYAŞLARINDA BOĞULACAKSINIZ!
 Gülsüm Elvan, artık hepimizin annesidir ve sizler annelerimizin gözyaşlarında boğulacaksınız! Berkin artık bu ülkede bir umudun adıdır. Bizler herkes için bu umudu yarınlara taşıyacağız. Yarınlar aydınlık, yarınlar bizimdir!"
Yaklaşık iki buçuk saat süren eylemde kalabalık olaysız dağılırken, bir grup genç aralarında yürüme kararı aldı. Çarşı Caddesi'nden yürümeye başlayan grup, Çerkezköy Caddesi istikametinde yoldan geçen bir vatandaşın tepkisiyle karşılaştı. Olası bir olaya karşın devreye giren İlçe Emniyet görevlilerinin devreye girmesiyle birlikte grup sloganlar atarak olaysız dağıldı. 

Berkin Elvan’ı kaybettik
Öyle bir ağlasam
Öyle bir ağlasam çocuklar
Size hiç gözyaşı kalmasa

Öyle bir aç kalsam
Öyle bir aç kalsam çocuklar
Size hiç açlık kalmasa

Öyle bir ölsem
Öyle bir ölsem çocuklar
Size hiç ölüm kalmasa…
   Aziz Nesin
 
Hiçbir ideoloji, hiçbir dünya görüşü bir çocuğun yaşamından daha değerli, bir annenin

gözyaşından daha temiz değildir.
Çocuklar;
Sıcak yuvalara,
Sevgi dolu kucaklara yaraşır;
Parklara bahçelere kırlara yakışır,
Soğuk, ıssız mezarlara değil.
Ülkemizin başı sağ olsun.  GÖZLEM GAZETESİ ÇALIŞANLARI