CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Gezi Parkı direnişiyle bir kez daha gündeme gelen biber gazının yasaklanmasını istedi. Geçmişte biber gazına bağlı yaşanan ölümlerden örnekler veren Yüceer, yaşanan olayların sorumlusunun da Başbakan Erdoğan olduğunu söyledi.
CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, TBMM’de Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan ile düzenlediği basın toplantısında Gezi Parkı direnişini ve polis tarafından yoğun bir şekilde kullanılan biber gazını gündeme getirdi. Biber gazının yasaklanmasını isteyen Yüceer, 2011 yılında Artvin Hopa’da HES protestosu sırasında Metin Lokumcu ile 2012 yılında İstanbul’da mahalle kavgasını ayırmak isteyen 30 yaşındaki astım hastası Çayan Birben’in polisin kullandığı biber gazı nedeniyle hayatını kaybettiğini hatırlattı.
MASUM İNSANLAR ÖLDÜ
CHP’liYüceer, Çayan Birben’in suçunun içinde bile bulunmadığı bir kavgayı görerek yalnızca insani duygularla ayırmak istemesi, Metin Lokumcu’nun suçunun ise doğup büyüdüğü köyüne sahip çıkmak; köyünde yapılacak HES projesine, doğa katliamına ‘hayır’ demek olduğunu bildirdi. Yüceer, ‘İnsancıl bir gencimiz kaderi bir mahalle kavgasını ayırmaya çalışırken biber gazıyla ölmek, köyüne doğaya sahip çıkan bir yurttaşımızın kaderi, biber gazıyla ölmek olmamalıdır’ diye konuştu.
BİBER GAZININ KALICI ETKİSİ: ÖLÜM
İktidarın İçişler Bakanlarının, arka arkaya yaptıkları açıklamalarla, biber gazının insan sağlığı üzerinde ‘kalıcı’ bir etkisinin olmadığı iddiasında bulunduğunu kaydeden Yüceer, biber gazına bağlı ölümlerini anımsattı. Yüceer, Hatice İdin, İbrahim Sevindik, Musa Dağ, Mehmet Uytun, Hacı Zengin, Kazım Şeker, Metin Lokumcu ve Çayan Birben’in ‘kalıcı’ olarak öldüğünü belirtti. Biber gazlarının kimyasal silah olduğunu ve yurttaşların ölümüne nende olduğunu söyleyen Yüceer, ‘İçinde bulunan kimyasallar nedeniyle, insan sağlığını büyük ölçüde tehdit eden, insan üzerinde kalıcı hasarlara neden olan ve ölüme sebebiyet veren biber gazlarının zararları gerek sağlık örgütleri gerek bizler, gerekse basın yoluyla defalarca dile getirildi. Buna rağmen, polis, pervasızca, zalimce, biber gazının şiddetle kullanmaya devam etti’ ifadelerini kullandı
DEVLET TERÖRÜ
Yüceer, Gezi Parkı’nda 50 kişilik küçük, masum ve çevreci bir eylem olarak başlayan olayın, polisin biber gazlı sert müdahalesiyle yurda yayıldığının altını çizdi. Yüceer şöyle konuştu:
İnsan sağlığını hiçe sayarak, olur olmaz yerde, büyük küçük demeden, hasta demeden, evlerin içine, hastanelerin içine mahalle kavgalarında bile, hiçbir uyarı yapılmaksızın yoğun bir şekilde yurttaşlarımıza biber gazı sıkılmaktadır. Bunun adı Devlet terörü ve halkına zulmetmektir. Huzuru, barışı, güvenliği, kontrolsüzce biber gazı kullanarak öldürerek mi sağlayacaksınız? Biber gazından öldürdüğünüz kişiler hakkını arayan, emeğinin peşinde koşan işçiler, öğretmenler, memurlar, parasız eğitim isteyen, okumak isteyen öğrenciler, çevresine sahip çıkan doğaseverler. Ve son olarak ağacına, kimliğine, özgürlüğüne, onuruna, geleceğine sahip çıkan gençler! Bu ülkenin kendisine verdiği anayasal hakkı kullanan, vergisini veren, üreten emekçi yurttaşları. Ama onlara hak görülen layık görülen ise biber gazı, şiddet ve ölüm.
BİBER GAZI YASAKLANMALI
CHP’li Yüceer, yoğun bir şekilde olur olmaz yerde biber gazı kullanılmamasını, polislere biber gazıyla uygulatılan Devlet terörünün, bir an önce son bulmasını, bugüne kadarki olaylarda kusuru olanların, başta İçişleri Bakanı olmak üzere, bu ve benzer olaylarda sorumluluğu, olanlar hakkında gereğinin yapılmasını istedi.
SORUMLUSU BAŞBAKAN
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Yüceer, olayların sorumlusunun Başbakan Erdoğan olduğunu söyledi. Yüceer, ‘Polislerin bağlı olduğu bakanlık var. Emri veren bu şahıslardır. Bakanlar, Başbakanın izni olmadan nefes bile alamıyorlar. Sabahın 5’inde talimatla yurttaşların üzerine atılan biber gazlarının sorumlusu Başbakan’dır’ dedi.