Silivri’de, Cezaevi çatısı altında mahkeme kurulması, burada yargılananları ürkütüyor ve adil yargılanmayı zedeliyor. Bu mahkemenin yeri değişmelidir. Öte yandan, bu yıl İşçi Bayramı kutlamalarına açılacak olan Taksim Meydanı’nda, mala ve cana kast eden olayların çıkmasından korkuluyor. Halkımız, 1 Mayıs 1977 tarihini unutmadı.
Türk halkı, her yeni güne yeni bir gündemle başlıyor. İktidarın, keyfi tasarrufları ve partizan tutumu, halkımızı huzursuz etmeye devam ediyor. Orduyla ve peşinden yargı ile kavga eden iktidar, kimi ordu mensuplarını darbe planı yapmakla suçlarken, yargıyı da yasama ve yürütmeye müdahale etmekle suçluyor.
O nedenle, Ordu mensuplarını sivil mahkemelerde yargılamak, yargı mensuplarını ise kendi yandaşlarından seçmek isteyen iktidar, sırf bu sebeple şimdi Anayasayı değiştirmek istiyor.
İktidarın Anayasayı değiştirmek istemesindeki başka bir amacı da, kapatılma tehlikesi altındaki partilerinin kapatılmasını zorlaştırmaktan ibaret.
SİLİVRİ MAHKEMESİ ADALETE UYGUN MU?
Bilindiği gibi, adına Ergenekon denilen terör örgütünü kurmakla suçlanan asker-sivil pek çok kişi, halen Silivri’de ve çoğu tutuklu olarak yargılanıyor. Mahkeme, Cezaevi Kampusü’nde kurulmuş ve yargılama Cezaevi çatısı altında yapılıyor.
Askeri darbelerden sonra kurulan olağanüstü mahkemelerin dışında, hiçbir mahkemenin Cezaevi çatısı altında kurulduğu şimdiye kadar görülmedi. Şüpheli ya da sanık durumunda olup, henüz masum sayılan, kaçma şüphesi de olmayan insanların tutuklu yargılanması tartışılırken, yargılamanın Cezaevi çatısı altında yapılması, ayrı bir tartışma yarattı.
İstanbul Barosu Başkanı, Ergenekon davasına bakan mahkemenin, sanıkların tutuklu kaldığı Cezaevi çatısı altında kurulmasına şiddetli tepki gösteriyor. Başkan yaptığı açıklamada, “Cezaevi, adı üzerinde cezanın çekildiği yerdir. Henüz masum sayılan bir insanı Cezaevi çatısı altında yargılamak, onu ceza ile tehdit etmektir. Savunmasını güçleştirmek ve onu, içine korku salarak yargılamaktır. Böyle bir uygulama, adalet kavramı ile bağdaştırılamaz.” Diyor.
Başkan doğru söylüyor. Halkımız da, mahkemenin Cezaevi çatısı altında kurulmasına bir anlam veremiyor. Hükümetin bu uygulamasını haklı ve doğru bulmuyor. Uygulama, sanıkları duruşmalara kolay getirmek için yapılıyorsa, mahkeme pekala Silivri Adliyesine taşınabilir. Böylece, herhangi bir nakil güçlüğü olmaz.
Hükümet, bu kararında direndiği takdirde, Ergenekon davası ileride bu yönden de çok tartışılacaktır.
BU YIL, TAKSİM’DE BAYRAM VAR
Hükümet, yıllardan beri 1 Mayıs kutlamalarına kapalı tuttuğu Taksim Meydanı’nı bu yıl açıyor. İşçiler, kutlamalara kapalı olan Taksimi açtırmak için yıllarca mücadele ettiler ve kazandılar. Yapılan açıklamalara göre, bu yıl Taksim’de bayram var.
Hatırlanacağı üzere, 1977 yılında yapılan kutlamalarda olaylar çıkmış ve 34 kişi Taksim meydanında hayatını kaybetmişti. Meydan, daha sonra 1 Mayıs kutlamalarına kapatılmış, işçiler de açılması için yıllarca mücadele vermişlerdi.
Meydanın, bu yıl açılacağı haberi işçi kesimini sevindirirken, provokatörlerin tetikte bekledikleri unutulmamalıdır. Özellikle PKK militanlarının boy gösterecekleri, APO posterlerinin alana taşınacağı ve bol bol PKK propagandası yapılabileceği göz ardı edilmemelidir.
İşte, bütün tehlike burada. Meydana gelebilecek olaylarda yeni can kayıplarının olmaması ya da çevreye zarar verilmemesi için, devletin çok iyi tedbir alması gerekiyor.
Halkımız, mala ve cana kast eden sokak çatışmalarından ve maksadını aşan gösteri, tören ve yürüyüşlerden bıktı artık.
