Değerli okuyucularım, Fethullah Gülen hayranlarının, başka bir söylemle FETÖ’cülerin bir bir tutuklandığı günümüzde, elini kolunu sallayan bir numaralı FETÖ’cünün hala dışarıda olması, halkımızı şaşırtıyor.

     Bu köşede yazdığım için arayan pek çok vatandaşımız, Hüseyin Çelik’in neden hala dolaştığını bana soruyorlar ve çok da merak etiklerini söylüyorlar..

     Hüseyin Çelik, AKP kurulduğu zaman da bir numaralı Fethullah Gülen hayranıydı. Onun dizinin dibinde oturan, onun nasihatlerini alan ve ona kayıtsız şartsız biat eden bir kişiydi.

      AKP iktidara geldikten sonra önce Kültür Bakanı, sonra da Milli Eğitim Bakanı yapıldı.

      Kültür ve Turizm Bakanı’yken  başlayan FETÖ hizmetleri ve yardımları, Milli Eğitim Bakanı olunca doruğa çıktı.

      FETÖ’nun “Nurcu” kanadından olan Hüseyin Çelik Milli Eğitim Bakanlığı döneminde, sürekli FETÖ için çalıştı.

      FETÖ’nün, çok sayıda dershane açmasına, dershanelerinin yurt geneline yayılmasına, yurt içinde ve yurt dışında yine çok sayıda okullar açmasına, bu okullara öğrenci temin edilmesine ve bu okulların iyi tanıtılıp, bol paralar kazanmasına, anlatılamayacak kadar büyük yardımlarda bulundu.

      Okullara parasız kitap temini, basımı ve dağıtımı konusunda da kitap tüccarlarıyla yolsuz ilişkilere girdiği söylenen Hüseyin Çelik’in, FETÖ’nün mali yönden güçlenmesine çok büyük katkı sağladığı hep söylendi, anlatıldı durdu.

      Bakanlığı sırasında eski Meclis Başkanı ve Başbakan Yardımcısı, FETÖ’cü Bülent Arınç’dan da destek alıp FETÖ’ye yardımlarını sürdüren Hüseyin Çelik, FETÖ hayranlığını hiçbir zaman gizlemedi.

     O kadar ki, FETÖ’nün okullarına maddi-manevi her türlü yardım ve kolaylığın sağlanması için, Milli Eğitim Merkez Teşkilatına sözlü talimat veren Hüseyin Çelik, FETÖ’nün istemediği kişileriyse teşkilatta bir gün bile tutmadı.

                         HÜSEYİN ÇELİK, NEDEN DIŞARIDA?

    Önce Bakanlıktan, daha sonra da Hükümet ve Parti Sözcülüğünden alınan Hüseyin Çelik, şimdi vatandaşların merakında.

     Bu derece FETÖ hayranı ve destekçisi olan bir kişi neden takip edilmiyor ya da sorgulanmıyor? Herkes, bunu soruyor.

      Ona göz yumulması,  FETÖ’cü olmadığı halde, FETÖ’cülükle suçlanan vatandaşları çileden çıkarıyor.

      Halk; “FETÖ’ye para aktaran İstanbul Valisi’yle, görevini ihmal ettiği savıyla eski İstanbul Emniyet Müdürü’nü haklı gerekçelerle tutuklarken, FETÖ’nün kucağında oturan bu kişiyi neden hala dışarıda gezdiriyorsunuz?” diye soruyor.

     Yoksa, onun da bildiği bazı sırların deşifre edilmesinden mi korkuyorsunuz?

     Bu yetmezmiş gibi onun adını, kimi okullara neden verdiniz?

    Hüseyin Çelik’in adı, Van’da bir okula verilmiş. Geçen gün de, İstanbul Esenyurt’ta başka bir okula verildi.

    Esenyurt Belediye Başkanı,  ad verme töreninde onu öve öve bitiremedi. Ve,  büyük bir törenle adını bu okula verdiler.

     Başbakan’a buradan sesleniyorum. Şehit cenazelerine katılmakla ve onlara rahmet dilemekle olmuyor.

    Hüseyin Çelik gibilerin adlarını, bu okullardan kaldırın ve bu okullara şehitlerin adlarını verin.

     Verin ki, bu millet sizin dillendirdiğiniz üzüntülerinizi ve. eylemlerinizi görüp, samimiyetinize inansın.