Ve, Bahçeli değişiyor. Bunu bildiği ve gördüğü için, memleketi Osmaniye’ye bir ev yaptırmaya başlamış bile. Tilkinin dolaşıp geleceği yer gibi o da benzer biçimde, geldiği yere dönecek. Dönecek, ama ya geride bıraktığı hatalar. Ya, ülkeye verdiği zararlar ne olacak?
Anlattıklarına göre, MHP’nin kurucusu olan Alparslan Türkeş, ona hiç değer vermemiş. Kendisinden sonra Başkan olmasını da istememiş. Sadece, partinin içinde, dışarıya karşı onu bir ”Ajan” gibi kullanmış. Çünkü, Bahçeli daha önce MİT’te de çalışmış.
Çalışmış, ama günün birinde partinin başına geçip de, ülkenin başına dert olan bir iktidara yandaşlık ya da stepnelik yapacağını nereden bilsin?
Onun yaptığı bu stepnelik yüzünden, daha da güçlenen AKP’nin ülkeye verdiği zararlar ortada. Bu zararlarda, Devlet Bahçeli’nin payı, küçümsenmeyecek kadar büyük.
BAHÇELİ GİDİYOR!
5 aylık iki seçim aralığında partisinin oylarını yarıya, Vekil sayısını da aynı şekilde yarıya düşüren Bahçeli’ye “Git!” demek zorunda kaldılar.
Bahçeli’nin bütün direnmesine ve iktidarın desteğine karşın, partinin uçuruma gittiğini gören muhalifler, olağanüstü büyük kurultayı 19 Haziranda toplamayı başardılar.
Tüzük değişikliği yapan Kurultay, 10 Temmuz’da yapılacak yeni bir Kurultayla Bahçeliye, usulen teşekkür edip, onu memleketine gönderecek.
GENEL BAŞKAN, KİM OLACAK?
Kamuoyu yoklamaları, Meral Akşener hanımı işaret ediyor. Büütün mesele, muhaliflerin arasında bir ayrılık çıkmasın. Aksi halde, parti bölünebilir.
Milliyetçi Hareket Partisi, yeni genel Başkanı ile ilk seçimde oylarını en az ikiye katlayabilecektir.
Bu durum, iktidar partisinin aleyhine olacak ve yapılacak bu ilk seçim de bir CHP + MHP Koalisyonu ortaya çıkabilecektir.
İşte o zaman, Devlet Bahçeli gibi, AKP’ye de “Geçmiş ola!”
Bolu Milli Eğitim Müdürü’ne Aferin (!)
Eskiler ne diyor? “Haddini bilmeyene haddini bildirmek, yetim çocuğu giydirmek kadar sevaptır.”
Bolu Milli Eğitim Müdürüne haddini bildirecek birileri çıkmazsa, yazık olsun bu ülkenin vatandaşlarına. Hem de binlerce yazık olsun!
Beyefendi(!), Bolu’daki okullarda 10.Yıl Marşı’nın çalınmasını ve okunmasını yasaklamış. Belli ki, bu marşın ne zaman ve ne için yazılıp bestelendiğini ve 1933 yılından beri neden çalınıp söylendiğini bilmiyor.
Ey ahali, koca Bolu’da bu cahile bunu bildirecek ve öğretecek yok mu acaba? Yoksa, bu kişiye haddini bildirecek te mi yok acaba?
Diplomalı Cahiller
Biliyorsunuz, terör sebebiyle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgemizdeki okullar birkaç ay önce tatil edilmiş, öğretmenler memleketlerine gönderilmişti.
Milli Eğitim Bakanlığı aldığı bir kararla, bu bölgelerdeki bütün öğrencilerin okumadan sınıflarını geçmelerine ya da mezuniyetlerine karar vermiş.
Yani, çaylar şirketten, diplomalar okumadan Milli Eğitim Bakanlığından,
Çocuklar diplomalı, ama hepsi cahil. Görüyorsunuz, Türkiye işte böyle çağ atlıyor.
Vizesiz Avrupa ha! Avrupa, kültürlü insan istiyor. Çoban bulmak kolay.
Atatürk Portresi, Fena Batmış!
Bir kamu şirketine Genel Müdür olarak atanan bir zat, önce sakal bırakmış sonra da göreve başladığı gün, makam odasında arkasında bulunan Atatürk Portresini kaldırtmış.
Yerine bir çiçek tablosu astıran bu kişi, belli ki çiçeği çok seviyormuş. Atatürk’ü sevmediği ise, besbelli. Lakin, makam odalarına Atatürk resmi asmak, zaten zorunlu ve değişmeyen bir gelenek.
Bu zat, acaba okulda da mı hiç okumamış? Bu zat, bu makama acaba nereden gelmiş? Bu zatı, kim Genel Müdür yapmış?
Bu kafalar değişmezse, bu adamı yakın bir gelecekte Genel Müdürlerin Genel Müdürü bile yaparlar!
