ads
DOLAR 36.23 ₺
EURO 38.09 ₺
STERLIN 45.64 ₺
G.ALTIN 3,364.37 ₺
Ç.ALTIN 5,619.13 ₺
BİLEZİK 3,134.34 ₺
BTC 97,661.34 $
ETH 2,702.02 $
BİST 9,877.59

Kadın Cinayetleri !

Yayınlama: 14 Ocak 2016 Perşembe 11:06 Kaynak: Haber Merkezi Editör:

Kadın Cinayetleri !

Türkiye’de işlenen kadın cinayetleri, giderek artıyor. Korunan kadınlar bile öldürülüyor. Kadınları ikinci sınıf vatandaş gibi gören bu iktidar, ne yazık ki kadınlarımızı koruyamıyor.

-------------------------------------------------------------------------

      Değerli okuyucularım; Türkiye’ bir kadın katliamı’dır, almış başını gidiyor. Kimileri eşleri tarafından, kimileri akrabaları, kimileri sevgili tuttukları kişiler tarafından, hem de hunharca öldürülüyorlar.

      Öldürüleceğini bilen kadınların çoğu, Savcılıklardan koruma istiyor. Bazen veriliyor, bazense “Bir şey olmaz.” denilerek verilmiyor.

     Bir kişi tarafından takip edilip öldürüleceğini anlayan başka bir kişi, Sultan II. Abdühamid’e başvurup, korunmasını istiyor.

     Padişah, “Merak etme, eğer seni öldürürse, ben ona en ağır cezayı veririm.” diyor. Şaşıran adamcağız bu kere, ”Hünkarım, o adam beni öldürmeden acaba bir şey yapabilir misiniz?”^demek zorunda kalıyor.

    Bizdeki korunanlar da, işte bu durumda. Öldürüldükten sonra suçlular aranıyor, eğer bulunabilirse.

      Edinilen bilgilere göre,  Türkiye’de 2013 yılında 234 kadın, 2014 de 297 kadın, 2015 te de 303 kadın öldürülmüş. Yazık bu insanlara.

      Esasen, idam cezasının kaldırılmış olması yalnız cinayetleri değil, her türlü suçların ve suçluların sayısını artırdı.

    İdam cezası Avrupa’da olmasa bile, Amerika’da halen uygulanıyor. Üstelik, mahkemenin verdiği kararın Valiler tarafından onanması, idamın infazı için yeterli oluyor.

      Değerli okuyucularım, Allah’ın verdiği canı, bir başkasının alması katiyen doğru değil. Madem ki ortada bir devlet var, madem ki yüce yaradan “Ulul-i Emre itaat edin.” diyor, Ulul-i Emir denilen devletin ve onun tayin ettiği organların yani mahkemelerin verdiği idam cezalarını uygulamak gerekir.

      İdamdaki muradımız, bir kişinin canını almak değildir. Mesela o kişi katil, bir ya da daha fazla kişinin canını almış ise, onun canı da tabii ki alınacaktır.

      Üstelik, idam cezalarının uygulanması TBMM’nin onayı ile olmakta, yani mahkemeden sonra Meclisin de onayından geçmektedir.

                                         NEDEN KADIN CİNAYETLERİ?

     Değerli okuyucularım; suçu sadece öldürende aramamak gerekir. Kadınlarımızın bir çoğu, davranışları ve bilhassa ahlaki yozlaşma sebebiyle, eş ya da arkadaşlarının kurbanı oluyorlar.

      Kimi genç kızlarımızın da, aynı hataları yapıp bu zulme çanak tuttukları ve hayatlarını kaybettikleri görülüyor.

     Öldürmek hiçbir zaman çare olmadığı gibi, kimsenin hakkı da değildir, Öldürmek yerine hukuki yolları seçmek ya da o kişiden uzaklaşıp irtibatı kesip unutmak, çok daha yararlı bir yoldur.

     Ölen kişi hayatını kaybederken, öldüren de hürriyetini kaybetmekte ve hayatı sönmektedir.

      Her şeye rağmen öldüren kişinin de, akıbetinin ölüm olması gerekir. Tarihte  bunun çok değişik örnekleri var.

      Hz. İsa’dan önceki tarihin eski dönemlerinde bile ölüme karşı ölüm cezası veriliyordu. Ünlü Hamurabi’nin “Kısasa Kısas” yani ayni ile mukabele etmek kararına ya da kanununa göre, öldüren kişi de mutlaka öldürülürdü. Mesela, kol koparanın kolu koparılır, göz çıkaranın da gözü çıkarılırdı.

                              BU İKTİDAR, KADINA KARŞI DUYARSIZ

       13 yıldan beri ülkeyi yöneten AKP iktidarı döneminde, eskiye göre daha çok sayıda kadın öldürülmüş oldu. Bu iktidar döneminde 5 binden fazla sayıda kadının öldürüldüğü bildiriliyor. Cinayetler devam ediyor.

      Kadını ikinci sınıf bir varlık gibi gören bu zihniyet, analarının ve kız çocuklarının da birer kadın olduklarını sanki unutuyor. Çok yazık!

   

 

İlk Yorumu Sen Yaz
code
google-site-verification=uSnnSC5jUTWittUtiCokfxv6706ikL65px5KxiN1Mg4