Bizi hayatta tutan ve en önemli organımız olan kalbimizin damarları, acaba ne kadar sağlam? Daralan ya da tıkanan damarların ameliyatla Bypass (Baypas) edilmesi,öteden beri hayat kurtarıyor. Ancak, ameliyatsız Baypasda artık mümkün. Ama, nasıl? İşte onu, Prof. Dr. Günsel Avcı ile konuştum.
Kalbimiz yalnız sağlığımızın değil, sevgimizin de simgesi. Kalp ağrısını, kalp çarpıntısını, kalp kırılmasını anlatırken, her zaman kalpte bir sağlık sorunu olduğunu sanmayın.
Sanmayın çünkü, gerek seven gönüllerin birbirine karşı, gerekse tek taraflı sevgide yalnız kalanların kalbinde oluşan rahatsızlık bir sağlık sorunu değil, aşık’ınmaşuk’laolan sorunudur.
Ancak, bizim konumuz kalpleri bir biri için çarpan aşıklarla ilgili olmayıp, tamamen kalp sağlığıyla ya da hastalığıyla ilgili.
KALBİMİZİ, NE KADAR TANIYORUZ?
Kan dolaşımının merkezi olan kalbimiz, çeşitli çaplarda damarlarla çevrili. O damarlar ki, Aort Atardamarı’ndan tutun da, her tarafına yayılmış kılcal damarlara kadar, bütünüyle kan dolaşımına hizmet ediyorlar.
Yanlış beslenme dahil, çeşitli sebeplerle daralan hatta tıkanabilen damarlar, kalbin kanla beslenmesini, dolayısıyla kan dolaşımını sekteye uğratabiliyorlar.
Tedbir alınmaması, vücutta çeşitli rahatsızlıkların yanı sıra, hayatın sonlanmasına kadar sebep olabiliyor.
Bu yazımda, birçok vatandaşımızın ilgilendiği ve dolayısıyla bilgilendiği Cerrahi Baypas olayına alternatif gibi gösterilen “Doğal Baypas” olayını, fazlaca tıbbi detaya girmeden açıklamaya çalışacağım.
KALP HASTALIKLARI, ÖNCEDEN BELİRLENEBİLİYOR
Hastanın şikayetçi olması ya da periyodik kontrollerde, kalp hastalıkları kolayca belirlenebiliyor.
Yaygın olan Efor Testleri ve Anjiyo Uygulamaları ile kalbin çalışması izlenebiliyor, çekilen filmlerle haritası çıkarılabiliyor.
Pek tabii ki, burada damarların yapısı, daralma ya da tıkanma olup olmadığı, daralma varsa bunun oranı ve kalbin bütün anatomik yapısı resmedilebiliyor.
Daralma ya da tıkanmalar, hastanın sağlığını tehdit eden boyutta ise, iki yol izleniyor.
Birincisi, “Balon-Stent” adı verilen halka görünümlü bir parça damarın içine yerleştirilerek, damarın açık tutulması sağlanıyor.
Bu yöntem yeterli görülmüyorsa, adına “Baypas” denilen robotik (kapalı) ya da açık kalp ameliyatı uygulanıyor.
Baypas, adından da anlaşılacağı üzere, daralan ya da tıkanan damarın atlanarak (devre dışı bırakılarak), vücuttan (bacak ya da göğüs bölgesinden) alınan yeni bir damarın iki uca takılması olarak uygulanıyor.
BAYPAS, HANGİ HASTANELERDE YAPILIYOR
Her hastanede, tabii ki yapılmıyor. Donanımlı hastanelerde, ancak ehil Cerrahlar tarafından yapılabiliyor.
Pahalı bir ameliyat olan Baypas’ın bedelini, sosyal güvencesi olan hastalar için devlet ödüyor.
Türkiye’de, Kalp Cerrahisi üzerine yetişmiş deneyimli, başka bir ifadeyle sayısı binlerle ifade edilen Baypas ameliyatını gerçekleştirmiş Cerrahlar var.
Baypas ameliyatları artık, sıradan ameliyatlar haline getirilmiş. Bir gün önceden hastaneye yatırılan hasta, ertesi günü 3-4 saat süren bir operasyondan sonra önce yoğun bakıma, daha sonra da servise çıkarılarak,bir hafta sonra taburcu edilebiliyor. Kısa bir süre sonra da, önceki aktif hayatına dönebiliyor.
GELELİM, DOĞAL BAYPAS ‘A
Doğal Paypas’ta, adından da anlaşılacağı gibi, herhangi bir ameliyat (operasyon), yani neşter vurmak yok.
Kısaltılmış adı ECP(External Counter Pulsation) olan doğal Baypas’ın geçmişi 1960’lı yıllara dayansa da, 1970’li ve 80’li yıllarda, öncelikle Çin’de uygulama alanı buluyor.Amerika’da gelişiyor. 2000 yılında Ankara’ya, daha sonra da Prof. Dr. Günsel Avcı’nın gayreti ve sahiplenmesiyle, İstanbul’da uygulanmaya başlıyor.
Prof.Avcı, bir taraftan uygulamayı sürdürürken, öte yandan uluslararası gelişmeleri de yakından izleyerek,bir çok uluslararası toplantılara katılıyor. Ve bu gün, en gelişmiş metotlarla hastalarını tedavi ediyor.
NEDİR BU DOĞAL PAYPAS?
Öncelikle, yapılan ön etütlerde hastanın kalbindeki damar yapısıyla, bu tedaviye uygun olup olmadığı araştırılıyor.
Uygun bulunduğu takdirde, hasta tedaviye alınıyor. Kalp damarlarındaki cerrahi Baypas olayı, damarların daralması ya da tıkanması üzerine yapıldığına göre, bu yöntemle de damarların açılması ve böylece kan akışının hızlanması amaçlanıyor.
Doğal Baypas işleminde, makineye bağlanan hastanın daralan damarlarına kanın tazyikle verilerek/yüklenerek, damarın açılması ya da genişlemesi sağlanıyor.
Başka bir anlatımla, sırt üstü yatırılan hastanın belden aşağısına, baldırlar, uyluklar ve kalçalar düzeyinde olmak üzere, üç çift ve kan basıncını ölçen aletin sargısına benzer görünümde, ancak daha geniş sargılar sarılıyor.
Elektrokardiyogram ve ECP cihazının bilgisayarı ile bu sargıların, kalbin her atımında basınçlı hava ile şişip boşalması sağlanıyor. Vücudun belden aşağı kısmına derin masaj etkisi sağlayan sıkıştırma ve gevşetmeler, peş-peşe uygulanıyor.
Bu işlem, her gün bir ya da iki saatlik seanslarla yapılıyor. Toplam 30 ya da 35 saatlik seanslar, sonuç almak için yeterli olabiliyor.
Bu işlemde, kandaki doğal tansiyonun damarlara yaptığı basınçla, burada uygulanan basınç yöntemini, birbiriyle karıştırmamak gerekiyor.
ECP tedavisi sırasında hasta, hiçbir ağrı ve rahatsızlık duymuyor. İsterse, kitap ya da gazetesini okuyor, televizyon seyredebiliyor, hatta uyuyabiliyor.
Uygulama, haftanın 5 gününde yapılıyor ve 7 haftada tamamlanıyor. Hastalar, hastanede yatmıyor ve seans bitiminde, günlük işlerine dönebiliyorlar.
Tedavinin başlamasından kısa bir süre sonra, hastanıngöğüs ağrısı, nefes darlığı, halsizlik ve benzeri yakınmalarıortadan kalkmaya başlıyor.Kullandığı ilaçların sayısı azalabiliyor. Özellikle şeker hastalarında, bu fark daha bariz biçimde görülebiliyor.
Bugüne kadar yapılan uygulamalarda, hastaların % 95 inde, hastanın sağlığına kavuştuğu görülmüş.
BU YÖNTEMİN, BAŞLICA FAYDALARI
Doğal Baypas; kansız, ameliyatsız, tamamen ‘ritmik masaj’ niteliğinde bir uygulama olup, kalp ve damarların doğal bir tedavi yöntemidir.
Damarları, “Damar Sertliği”ne karşı koruyan, “Anti-Aterosklerotik” etkiye sahiptir.
Kök hücrelerin aktivitesini artırıp, hücre yenilenmesini sağlayan bir yöntemdir.
Koroner Kalp hastalığının her evresinde, etkili olan bir tedavi yöntemidir.
Tüm organların kanlanmasında artış sağlamakta, bellekte netleşme ve cinsel güçte de ayrıca artış sağlamaktadır.
Türkiye’de 12 yıldan beri uygulanmakla beraber, gerekli tanıtımı hala yapılamamıştır. Bu bir eksikliktir.
Hiç bir yan etkisi saptanmamış olan bu yöntemle, tedavi ve koruma amaçlı bir çok organın kanlanması sağlanmaktadır.
Kalp krizine, Balon-Stent ve Cerrahi Baypas uygulanmasına ve çeşitli ilaç tedavisine rağmen, göğüs ağrıları geçmeyen ve damarları başka tedavi kabul etmeyen hastalar için, gerekli ve önemli bir tedavi yöntemidir.
DOĞAL BAYPAS, HANGİ HASTANELERDE?
Doğal Baypas’ın, ülkemizde 10 kadar merkezde uygulandığı ve hemen her hasta için olumlu sonuçlar alındığı ifade ediliyor.
İstanbul’da Özel Memorıal Hastanesi ve onun Klinik Şefi Prof. Dr. Günsel (Şurdum) Avcı, bu konuda en tanınmış uygulayıcı uzman olarak biliniyor.
Prof. Avcı, bir Kardiyolog. 1978-2005 yılları arasında kısa fasılalarla Amerika ve İngiltere de, çeşitli Üniversitelerde araştırmalar yapmış, bilgi ve görgüsünü artırarak daha sonra Türkiye’de çalışmaya başlamış. Halen, İstanbul/Memorıal Hastanesi’nde Doğal Baypas Ünitesi’nin başında.
Ayrıca, Nişantaşı’ndaki Özel Muayenehane’sinde de, hastalarının tedavisini sürdürüyor.
Devlet, sosyal güvencesi olan hastalar için CerrahiBaypas’ın ücretini öderken, Doğal Paypas’ın ücretini henüz ödemiyor. Ne var ki, Doğal Baypas ücreti ötekinden ucuz ve hastaların ödeme gücüne de uygun.
PROF. GÜNSEL AVCI İLE GÖRÜŞTÜM
İlgimi çeken bu tedavi yöntemini daha iyi tanıyabilmek için, Prof.Avcı’yı Muayenehanesinde ziyaret ettim. Etraflıca görüştük, detaylı bilgi aldım.
Prof. Dr. Günsel Avcı; özetle şöyle diyordu; “Bu yöntem, koroner kalp hastaları için son derece yararlı bir yöntem. Cerrahi Baypas, toplumda daha çok konuşulduğu için, bu yöntem her tarafta bilinemiyor. Oysa bu yöntem, tedaviye yatkın olan hastalar için bulunmaz bir fırsat ve imkan. Şimdiye kadar tedavi ettiğimiz hastalar, şifa bulduklarını ve son derece memnum olduklarını ifade ediyorlar. Meslektaşlarım dahil, bu konuda her isteyene bilgi vermeye hazırım. Dünyada yaygın olan bu kolay tedavi yönteminin, bizde de yaygınlaşmasını ve daha çok sayıda hastamızın bu yolla tedavi görmesini arzu etmekteyim. Devletin de desteği ve katkısı olursa, bu imkan toplumun bütün kesimlerine yayılmış olacaktır.Çünkü, yaşamın ve sevginin merkezi olan kalbimizi, ihmal etmememiz gerekiyor.”
